Gecenin sabaha döndüğü vakitlerde dışarı çıkın. Ve şöyle bir gezin Tarsus’u. Gezintinizde karşınızda her an sokağa bırakılan sokak köpeklerini görebilirsiniz. O kadar arttı ki son aylarda sayısı, sabah saatlerinde daha net görebilirsiniz, Tarsus içinde dolaşan başıboş köpekleri.
Öyle sosyal medyada paylaşılan ufak tefek tatlı hayvancıklara benzemiyorlar. Birçoğu ortalamanın üzerinde koca koca köpeklerden bahsediyorum.
Sabah işe gitmek için evinden çıkan, özellikle bayanlar için kâbus bu köpek çeteleri. Beşerli, onarlı gruplar halinde şehrin her tarafında rastlamak mümkün.
Üçgen çarşı mevkiinde hemen hemen her gün görülebilen bu köpekler trafikte sürücüler içinde çok büyük bir tehlike söz konusu.
Hadi serinledikleri yerleri ya da gün içerisinde neler yaptıklarını bir kenara bırakalım sokak köpeklerine esnaf halkı dışında ne su veren var ne de yiyecek. Bir kap su ile ya da arta kalan yemeklerimizi çöpe atmak yerine onların karnını doyursaydık olmaz mıydı?
Belediye, kanun gereği topladığı köpekleri, kısırlaştırıp aldığı yere geri bırakıyor. Yasalar böyle diye, insanlar sokak köpeklerinin esiri haline mi gelecek? Benim bildiğim kanunlar insanların can ve mal güvenliği, şehrin sükûn ve huzuru için yapılır. İnsanlar sokağa çıktıklarında korkar ise bazılarıda bu köpeklerin hali ne olacak diye tedirgin oluyorsa, bu kanun bir işe yaramıyor demektir.
Tamam, seve seve kalsınlar mahallelerimizde. Fakat sorun her geçen gün büyüyecek. Yakında okullar açılacak ve binlerce küçük çocuk sabah erken saatlerde okula gitmek için yollarda olacak. Büyüklerin bile korktuğu bu köpek çetelerinden çocuklarımızın korkmamasını ve huzur içinde okula gidip gelmesini beklemek, çocuklarımıza haksızlık olur.
Bu duruma göre köpeklerden kurtulmak için tek çaremiz, onlardan şehrimizi terk etmeleri veya kimseyi ısırıp, saldırmamaları için ricada bulunmak komik olurdu dimi. Böyle bir şey olamayacağına göre, başka bir şeyler yapılmalı. Belediye ve Hayvan Hakları Dernekleri oturup, bu konu hakkında bir çözüm üretemez mi? Bu işin bir çözümü vardır elbet. Daha önce denenmiş ve başarıya ulaşmış örneklere bakmak gerekli.
Bu durum yakışmıyor Tarsus’a.
Gelelim toplama işlemlerine. Her ne şekilde olursa olsun bu çözümler insani merhamet ölçülerinde olmalı. Yani biz insan olarak bize yakışan bir çözüm üretmeliyiz. Unutmayalım, onların bu şekilde çoğalmasının ve sokaklarda olmasının sebebi de biziz. Bir anlık heves için alınıp, evcil hayvan olarak beslenen ve sonra sokağa bırakılan onlarca cins köpek var dışarılarda.
Sonuç olarak, Tarsus’ta hiç sokak köpeği olmasın diye bir iddiam veya talebim yok. Ancak son yıllarda bu köpeklerin sayısı rahatsızlık verici duruma geldi ve giderek artıyor. Sorumluluk sahibi kamu kurum ve sivil toplum kuruluşlarının, sokak köpeklerinin canı yakmadan bir çözüm üretmesi, en azından bir çalışma başlatması Tarsus için artık zaruri…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.