Dil atar… Göz tutar…
Gözün tutmadığı da karavana yani ıskadır.
Çünkü insan, duyduğuna değil gördüğüne inanır.
Çünkü lafla peynir gemisi yürümez.
Zira, ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
‘Yapacağız, edeceğizlere’ değil, yapılanları görmesiyle ikna olur insan.
Seçim zamanı verilen vaatlerin, atıp tutmaların seçim sonunda uçup gideceğini bilir.
Seçmenin gözü ise cebindedir.
Söylenenlere değil cebindekilere inanır.
Bunun için siyasiler son dönemde seçmen vatandaşın cebindeki gözüne nişan almaktalar.
Sırası gelmişken size bir anı sunayım.
99 yılındaki Genel ve Yerel seçimler için Tarsus’un EREZE köyüne gitmiştik.
Akşamüstü köye girdiğimizde; köylüler bizi o kadar güzel karşıladı ki hayret ki hayret!
Köy kahvesinde toplanan halka hitap etmeden önce 1.Sıra Milletvekili adayımıza;
” vatandaşın cebine konuş” diye fısıldamama rağmen, alışık olduğu üzere o yine eski düzen atıp tuttu.
Konuşma sırası bana geldiğinde:
“Değerli EREZELİLER, sizler bizi çok güzel karşıladınız. Üstelik sofralarınızı açıp bize yemeklerinizden ikram da ettiniz. Sağ olun. Var olun. Ama ben bu köylü olsaydım eğer gelen siyasilere bunların hiç birisini yapmazdım.
Çünkü,köyünüze gelirken baktım da yolunuz yok.Camiye abdest almaya gittik bir tank içindeki su ile abdest aldık.Anladım ki suyunuz da yok.E.. o zaman ne demeye bu kadar şatafatlı karşılama!?
Su isteyin kardeşim. Yol isteyin, iş isteyin gelenlerden.” Dedim.
*
Geçen hafta Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun konuşmasını dinlerken Tarsus için söyledikleri beni hayli heyecanlandırdı.
“TARSUS’A BİR ÜNİVERSİTE KURUYORUZ” diyordu.
Üniversite demek ekonomi, kültür ve sosyal gelişim demekti benim için.
10 Bin öğrencisi olsa, en az ayda 50 milyon liranın Tarsus’a girmesi demekti.
Bu paradan Tarsus’taki cümle esnaf nasiplenecek demekti.
“YENİCEDE LOJİSTİK MERKEZİNİN HAYATA GEÇİRİYORUZ” sözü de vaatten öte bir şeydi.
Bütün bunların yanı sıra sahil projesi ve Çukurova hava alanının da faaliyete geçmesi işsizlere iş ve ekonomik kazanım anlamına geliyor benim için.
Asgari ücret beş bin olacak, on bin olacaktan çok daha önemliydi bu sözler.
Çünkü her gün balık ikram edilmesi yerine, balık tutmasını öğretmekti insanlara bu.
Yıl da beş maaş ikramiye versen ne yazar! Bana para kazanma imkanını sağla yeter.
Kısacası Tarsus’umuza yapılan bu hizmetleri gelecek açısından çok önemsiyorum.
Çünkü herkeste olduğu gibi benim cebimde de bir göz var.
Tabi ki ben de lafa değil cebimdeki gözün gördüğüne inanırım.
Kendim için değil, Tarsus ve Ülkemin geleceği için oyumu kullanacağım.
Sizler de öyle yapın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.