DİYARBAKIR - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, hükümetin Cizre’ye başka ülke muamelesi yaptığını savundu. Yüksekdağ, “İşin acı tarafı başka bir ülke vardır, kontrol edemediğiniz, bir çatışma vardır. Orada kendi yurttaşlarınızı çağırısınız. Denir ki orası güvenli değil şehri, ülkeyi terk etsinler. Şu an bu iktidar o topraklara (Cizre, Silopi) başka bir ülkeymiş gibi muamele yaptı.” dedi.
HDP Meclis grup toplantısını, Sur ilçesinde devam eden sokağa çıkma yasağına tepki amaçlı Diyarbakır’da yaptı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Konferans Salonu’nda yapılan toplantıda partinin Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, gündemle ilgili açıklamalarda bulundu. Hükümetin istikrarsızlıkta bir istikrar oluşturduğunu öne süren Yüksekdağ, şunları kaydetti: “Diyarbakır’da yanan ateş, bütün toplumun geleceğini tutuşturacak bir siyasi sorunu ve gerçeği tanımlıyor. Böyle bir tablo karşında bir siyasi iktidar çıkıp hesap vermesi gerekirken 'daha fazla operasyon yapacağız' demekten başka bir siyaset üretemiyor. Başbakan'a soru sormuşlar onun verdiği cevap 'HDP’ye sorun' olmuş. Başbakan sizsiniz, bizi muhalefet olarak bile istemiyorsunuz. Varlığımıza tahammül edemiyorsunuz. Size sorulan sorularda bize topu atıyorsunuz ayıptır.”
Gazetecilerin Başbakan’a öğretmenleri Cizre’den neden çağırdığını sorduğunu anımsatan Yüksekdağ, “ O mesajı gönderen sizsiniz. Bu sorunun cevabını vermiyorsa bir Başbakan, topu cevabı bize atıyorsa gitsin kalmasın. Zaten kendi görevini Cumhurbaşkanı yapıyor. Gitsin o zaman. O öğretmenlerin niye çağrıldığını çok iyi biliyoruz. Ama bir Başbakan olarak neden ücretli izne ayrıldığını, çağrıldığını izah edemiyorsanız siz işte yine aynı kapıya geliyoruz. Bu topraklarda hükmünüzü yitirmişsiniz demektir.” ifadelerini kullandı.
BURAYI TÜRKİYE’DEN BÖLDÜ
Öğretmenlerin iktidar tarafından Cizre ve Silopi'de yapılacak operasyon nedeniyle çağrıldığını iddia eden Yüksekdağ, şöyle devam etti: “Çok büyük bir kitle katliamı bir imha operasyonu hazırlanıyor. İşin acı tarafı hani orada başka bir yer vardır başka bir ülke vardır. Kontrol edemediğiniz bir çatışla vardır. Orada kendi yurttaşlarınızı çağırısınız. Denir ki yurttaşlarınız orası güvenli değil şehri ülkeyi terk etsinler. Şu an Türkiye’deki iktidar bu topraklara başka bir ülkeymiş gibi muamele yapıyor. Sonra başkası çıkıp burası tarihsel olarak başka yerdir dediği zaman vay hain, bölücü oluyor. Bakın iktidar öğretmen ve memurlarını çağırarak başka ülke muamelesi yapmıştır. Biz 'burası başka bir ülkedir' demedik. Siyasi iktidar, devlet, hükümet, sağlık personelini geri çağırarak buraya başka bir ülke ve memleket muamelesi yaptı. Burayı Türkiye’den böldü. Bunun geri çağrılmasının başka bir açıklaması yoktur. Diyor ki 'siz oradan çekilin, ben katliam yapacağım'. Bunu halkın gözünün içine baka baka yapıyorlar. Halk arasında çok açık bir ayrım koyuyor. Orada girişeceği bir kıyım operasyonunda ölmemesi gerekenler olarak halkını, yurttaşını birbirinden ayırıyor. Öğretmenlere 'siz terk edin, öğrenciler sizin can güvenliğimiz yok, siz hedefimizsiniz' diyor. Böyle açık bir devlet zulmü açık saldırı ilanı karşısında bizim tek seçeneğimiz direnmektir. Böyle bir zulüm karşısında artık halkın direnmesi en insani ve onurlu seçenek olacaktır.”
CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.