CHP Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, geçtiğimiz yıllarda gündeme getirildiğinde Alevi örgütlerinin sert tepkisiyle karşılaşan Cami-Cemevi projesinin, bir FETÖ projesi olduğunun ortaya çıktığını belirterek “Bu karanlık projenin tüm hatları ile aydınlatılması gerekiyor” dedi.
CHP Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, yakın geçmişte tartışmalara neden olan Cami-Cemevi projesiyle ilgili son durumu ve bu projeyle ilgili iddiaları meclis gündemine taşıdı.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Çamak, “Ankara Tuzluçayır’da gerçekleştirilmek istenen Cami-Cemevi projesi Alevi-Bektaşi kurumlarının ısrarla karşı çıktığı, Alevi asimilasyonunu amaçlayan ve FETÖ tarafından finanse edilen yapay bir projeydi” dedi.
Bu yapay projenin, AK Parti hükümetlerince başlatılan ‘Alevi Açılımının” bir parçası olarak görüldüğünü kaydeden Çamak, “Büyük bir toplumsal gerilimi barındıran son derece tehlikeli olan bu projenin uygulamaya geçmesi için 8 Eylül 2013’te dönemin meclis başkanı ve hükümet yetkilileriyle beraber temel atma töreni gerçekleştirildi. Bu paralel projeye direnerek protesto eden Tuzluçayırlılar coplandı, gazlandı ve darp edilerek bastırılmaya çalışıldı. O günlerde bu projeyi maddi ve manevi olarak destekleyen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı, projeye karşı çıkanları terörist olarak itham etti. Neticede FETÖ’nün mimarlığında gerçekleştirilen bu proje, Tuzluçayır’da bulunan bölge halkından yoğun tepki aldı” ifadelerini kullandı.
Çamak, o günlere bugünden bakıldığında, Tuzluçayır halkının bu projenin gerçek amacını ve ardındaki karanlık gücün kim olduğunu yetkililerden çok daha önce anladığının görüldüğünü kaydetti.
Çamak, “Öyle ki; aradan yıllar geçtikten sonra Tuzluçayır halkının endişelerinde son derece haklı oldukları kanıtlandı ve Ankara Mamak’taki bu cami-cemevi projesi için ‘paralel sermaye’’ iddiaları üzerine yıkım kararı verildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu tarafından bu projede yer alan şüpheliler hakkında ‘terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek’ suçundan dava açıldı. Bu davaya konu olan iddianamede, projenin bir FETÖ projesi olduğu, farklı inanç gruplarını birleştirmek yerine aksine çatışmaya ve kaosa yol açmayı amaçladığı savunuldu. Bu projenin uygulayıcılarının devlet kadrolarında, sivil toplum kuruluşlarında, her kesimdeki Alevilerle ilgilendiği ve örgütün Alevilik politikalarını belirleyip uyguladığı anlatıldı. Bununla ilgili yargı sürecinin hakkaniyetli bir şekilde sonuçlanması ve bölge halkının da buna dair herhangi bir şüphesinin kalmaması için, Alevi asimilasyonunu hedefleyen bu projenin siyasi hazırlayıcıları, perde arkasındaki devlet yetkilileri, finansörleri de aynı hukuki soruşturma süreçlerinden geçmesi gerekmektedir. Ülkemizin en hassas fay hatlarında biri olan, toplum sosyolojisini ve milyonlarca insanımızı yakından ilgilendiren bu karanlık projenin tüm hatları ile aydınlatılmasının, Türkiye’de halkımızın tüm farklılıklarıyla beraber huzur içinde bir arada yaşamasına önemli bir katkısı olacaktır” görüşünü dile getirdi.
CHP Mersin Milletvekili Dr. Hüseyin Çamak, soru önergesinde şu sorulara yanıt istedi:
Bu Cami-Cemevi projesi kapsamında haklarında dava açılan kişilerin projesindeki rolleri tam olarak nelerdir?
Bu kişilere, Alevi çalıştayların hazırlığında, uygulamasında devletçe herhangi bir görev verilmiş midir?
Bu kişilere devletimizin herhangi bir kurumunca Alevilere yönelik çalışma yapmaları için bir misyon yüklenmiş midir?
Bu projeye herhangi bir devletin misyonerlerinin veya herhangi bir devletin istihbarat örgütlerinin bir dahli olduğuna dair elinizde bir bilgi var mıdır?
Bu projenin siyasi ayağıyla ilgili de gerekli hassasiyeti gösterip bir araştırma yapmayı düşünüyor musunuz?
Devletin ve belediyenin tüm desteğini bu projeye sunan yetkililer hakkında da herhangi bir inceleme başlatılmış mıdır?
Bu projenin siyasi ayağıyla ilgili henüz herhangi bir hukuki tasarruf söz konusu değilse, arkasına devlet desteği almadan gerçekleştirilmesi mümkün olmayan bu Cami-Cemevi projesinde yer alan siyasilerin sorumlulukları neden dikkate alınmamaktadır?
Kaynak:sansasyonelhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.