Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, eşi Meral Seçer ile birlikte Mersin Cemevi’nde gerçekleştirilen ‘21. Aşure Programı’na katıldı. Muharrem ayının tüm insanlığa barış, huzur, kardeşlik ve refah getirmesini dileyen Başkan Seçer, “Tüm Alevi canların yas-ı matemi hak katında kabul olsun” dedi.
Gülbengin okunduğu ve semahların dönüldüğü program, Cemevi Şube Başkanı Hasan Kılavuz’un konuşmasıyla başladı. Programa, Başkan Seçer ve eşi Meral Seçer’in yanı sıra Mersin Valisi Ali İhsan Su, kent protokolünün önde gelen isimleri ile inanç grubu temsilcileri katıldı.
“Bu vatana hizmet etmiş bütün değerlerimizin önünde saygıyla eğiliyorum”
Başkan Seçer, katılımcıların 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı da kutlayarak, “99 yıl önce bu kadim topraklar üzerinde laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin kilometre taşları döşenmeye başladı. Başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu vatana hizmet etmiş, değer katmış, katkı sunmuş bütün değerlilerimizin önünde saygıyla eğiliyorum. Şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.
“Toplumlar dilek ve temennilerle yönetilmez”
Muharrem ayının tüm insanlığa barış, huzur, kardeşlik ve refah getirmesini temenni eden Başkan Seçer, “Tüm Alevi canların yas-ı matemi hak katında kabul olsun. Dünya tarihinde önemli olaylar vardır. Üzerinden onlarca, yüzlerce asır da geçse o olayların gelecek kuşaklara aktardığı siyasi, kültürel, toplumsal bir takım mesajlar vardır. Kerbela, elbette İslam toprakları üzerinde her ne kadar İslam dinine mensup alt kimliklerin, mezheplerin, meşreplerin oluşmasına neden olan bir iktidar mücadelesi, kavgası gibi görünse de aslında tüm insanlığı, dinleri, öğretileri ilgilendiren önemli mesajlar taşır. Sadece bir dini temsiliyetin saltanat peşinde koşma ya da saltanat oluşturma arzusunun bir sonucu olarak Kerbela değerlendirilmemeli. Kerbela’nın verdiği çok daha geniş mesajlar var” diye konuştu.
Kerbela gibi olayların günümüzde de bitmediğini vurgulayan Seçer, “Hemen karşıda, karşı coğrafyada yaşananları tüm dünya gibi bizler de yakından izliyoruz. Temel amacımız elbette dua edeceğiz, elbette temennide bulunacağız. Ama özellikle bizlerin başta Sayın Valimiz, sayın milletvekillerimiz, bizler, seçilmişler, yöneticilerin alacağı kararlarla, toplumlar dilek ve temennilerle yönetilmez. Yasalarla, uygulamalarla yönetilir. Alacağımız kararlarla yapacağımız düzenlemelerle öncelikle ülkemize, Türkiyemize arzu ettiğimiz hukuk devleti anlayışını, içselleşmiş bir demokrasi, insanların özgürce yaşadığı, konuştuğu bir ülke haline getirme ile başlamak zorundayız. Bu gerçeği hepimizin görmesi lazım” ifadelerine yer verdi.
“Benim görevim Mersin’de yaşayan her canlıya hizmet etmek”
Mersin’in çok güzel bir kent olduğunu da sözlerine ekleyerek konuşmasını sürdüren Başkan Seçer, şöyle devam etti:
“Böyle bir kentte Belediye Başkanı olduğum için önce Allah’ıma şükrediyorum. Sonra da milletimiz bu desteği verdiği için bu güveni verdiği için onlara sonsuz teşekkürler ediyorum. Onlara minnettarım. Bu sebeple de gecemizi gündüzümüze katarak bu insanlara layık olmaya çalışıyoruz. Mersin tüm Anadolu coğrafyasının bütün kültürlerini, birikimlerini, değerlerini, renklerini bir potada eritmiş bir kent. Türkiye’nin izdüşümü. Burada yönetici olmak çok zengin bir görev. Ama sorumluluğu ağır bir görev. Burada her şeyden önce bu kültürlerin, bu insanların huzur ve barış içerisinde yaşamalarını sağlamanız gerekiyor. Ama her toplumda, her ülkede, her şehirde olduğu gibi mutlaka Mersinimizde de bu birliği, bu huzuru bozmaya yeltenen bazı anlayışlar yok değil. Şu anda da hüküm sürüyor. Şu anda da sokaklarda dolaşıyor. Siyasi gelecek uğruna, makam uğruna, mevki uğruna, ekonomik rant uğruna bu ülkenin, bu şehrin huzurunu kaçıranları bu mübarek günde lanetliyorum. Ben Belediye Başkanınız olarak doğudan batıya, kuzeyden güneye, etnik yapısı, mezhebi, meşrebi, siyasi görüşü ne olursa olsun bütün insanlığı, bütün hemşehrilerimi, hatta hemşehri olmayan, hatta vatandaşımız olmayan herkesi kucaklıyorum. Benim görevim Mersin’de yaşayan her canlıya hizmet etmek. Bu bilinçle çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”
Aşure lokmalarının dağıtıldığı programda, konuşmaların ardından Grup Abdal bir dinleti sundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.