MANİSA - Manisa’nın Soma ilçesinde 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ'ye ait Eynez Maden Ocağı'nda meydana gelen faciada bir oğlu, iki damadını şehit veren Saniye Kılıç, geride kalan yedi yetimi nasıl büyüteceği kaygısında olduğunu söyledi.
Soma’daki faciada 301 madencinin hayatını kaybettiği faciayla ilgili davanın beşinci duruşma dördüncü celsesine Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. 301 madencinin hayatını kaybettiği feci faciada 30 yaşındaki oğlu Hüseyin Kılıç, 37 yaşındaki damadı Bilal Ay ve 39 yaşındaki damadı Hüseyin Kılıç'ı şehit veren gözü yaşlı anne Saniye Kılıç, beşinci duruşmanın dördüncü celsesinde verilen arada gazetecilere açıklamalarda bulundu. Faciada bir oğlu ve iki damadını şehit verdiğini dile getiren Saniye Kılıç, "Bende 7 tane çocuğu nasıl büyüteceğim diye onun kaygısı içerisindeyim. Bir oğlumu, iki damadımı kaybettim. Yedi tane yetim çocuğu nasıl büyüteceğim onun kaygısındayım. Oğlumun mezarına gittiğim zaman feryat ediyorum 'oğlum bana sesini duyur' diye. Benim torunum akşam olunca yıldızlara yalvarıyor babamı gönder bana diye." şeklinde konuştu.
"BENİM CANIM GİTTİ"
Faciada oğlu İbrahim Duman’ı şehit veren Seher Duman da tutuklu tanıklara tepki gösterdi. Seher Duman şunları söyledi: "Yeter artık, sussunlar. '301 kişinin katiliyiz demiyorlar da' mahkeme salonunda kendilerini savunuyorlar bir şey yapmamış gibi. Ne bunların azgınlığı, ne bunların şımarıklığı, yeter artık ya. Benim evladımı aldılar, benim canımı aldılar. Benim canım gitti."
"TORUNUMUN BABASIZLIKTAN PSİKOLOJİSİ BOZULDU"
Faciada 27 yaşındaki oğlu Sezai Kılıç’ı şehit veren anne Arzu Kılıç da 10 yaşındaki torunun babasızlıktan psikolojisinin bozulduğunu söyledi. Şehit oğlunun iki tane geride yetim bıraktığını dile getiren anne Arzu Kılıç, "Erkek torunum 10 yaşında. 10 yaşındaki benim çocuğum buraya geldiği zaman ‘Babamın katillerini gördüğüm zaman yerlere, göğe sığamıyorum babaanne’ diyerek duruşma salonuna dahi geremiyor. Evlerde duramıyor. Okuluna gitmiyor. Bunlar yetmiyormuş gibi şimdi davada işçiler suçlu duruma, katillerde haklı duruma düştü. Bizim çocuklarımız madende çalıştığı için suçlu mu? Çocuklarımız faciada yandığı için suçlumu? Ölenlerin hepsi suçlu mu? Şimdi bizimkiler suçlu oldu, onlar suçsuz oldu. Bizimkilerin yer altında ciğeri söküldü, onların kafası, başı dik geziyor. Kucaklarında okula geliyormuş gibi dosya ile geliyorlar. Hani bizim yavrularımız, bizim yavrularımız nereye gitti. Benim yavrum 25 yaşında kara toprağa düştü." diye konuştu.
CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.