Mersin 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada yargılanan isimler, Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı eski başkanı Prof. D. T. (49) ile aynı fakültede öğretim üyesi olarak görev yapan eşi C. E. T. (49). 18 aydan 6’şar yıla hapsi istenen Tok çiftinin yargılandıkları davaya konu suçlamalar 2016-17 dönemine ilişkin. BİMER ve CİMER’e yapılan ihbar üzerine üniversitenin yaptığı soruşturma sonrası çift hakkında rapor hazırlandı. Çift, haklarında soruşturma açılamasına ilişkin kararı Danıştay’a taşıdı. Ancak, Danıştay yapılan itirazı ret etti.
ÜÇ SUÇLAMA YÖNELTİLDİ
Danıştay’ın kararı sonrası Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı, çift hakkında iddianame düzenledi. İddianamede Tok çiftine 3 temel suçlama yöneltildi. Anılan suçlamalar özetle şöyle:
*Şüpheliler, hastane kayıtlarında değişiklik yaparak, uzmanlık ve yan dal uzmanlık öğrencilerini 2. cerrah olarak ameliyatlara girmiş gösterdi. Bu öğrencilere ödenen asistan ücretlerini, ilgili öğrencilerden aldılar.
*Asistan ücretlerini vermeyen öğrenciler, ameliyata almama, rotasyonlarda ayrımcılık yapılarak baskı altına alındı.
*Şüpheliler, iştirak halinde 2016-17 yılları arasında yapılan ameliyatlarda, gerçekte uygulanmayan işlemlere ait ameliyat kodlarını girerek haksız kazanç sağladılar. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) ve Mersin Üniversitesi Hastanesi zarara uğratıldı.
ASİSTANA BORÇ VERDİM
Hazırlanan iddianameyi kabul eden mahkeme ilk duruşmayı geçen 24 Eylül’de yaptı. Duruşmaya, sanık Tok çifti ile bazı tanıklar katıldı. Prof. Dr. C. E. T. savunmasında özetle “Suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum.
Burada benim, suç değil ama hatam, iyi niyetli olarak bir asistanıma borç vermem… Asistan ücretlerini almadım. Kimseden de hak etmediğim şekilde para almadım” dedi. Prof. Dr. D. T. ise, kendilerine yönelik suçlamaların kaynağında, aynı hastanede görevli hekim F. Ç.’nin, asistanları yönlendirmesinin olduğunu öne sürdü.
PARALARI HOCAYA GÖNDERDİM
Davada tanık olarak dinlenen Y. İ. ise, asistan olarak kendilerine yatan paraları banka yolu ile Prof. Dr. D. T.’ya gönderdiğini söyledi. Halen aynı hastanede görev yapan Y. İ. ifadesinde özetle şunları kaydetti:
“Hocamız, her ay, ameliyata giren asistanın ismi ve onun adına yatan para miktarını bana söyleyerek, onlardan almamı istiyordu. Ben de hocanın gönderdiği bu yazıyı, asistan arkadaşların olduğu Whatsapp grubuna atıyordum.
Arkadaşlar benim hesabıma bu paraları gönderiyorlardı. Ben de hocanın hesabına EFT yapıyordum. Hocanın bu davranışına tepki olarak konuşan bazı asistan arkadaşlar uzun süre poliklinikte çalıştırıldı; ameliyata alınmadı. Mesela aynı yerde görevli D. U. 8-10 ay poliklinikte çalıştırıldı, ameliyata alınmadı.”
BEN BATARSAM SİZ DE BATARSINIZ
İ., soruşturma sürecinde dekanlığa yaptığı verdiği bilgide ise, Prof. C. E. T.’nin, ifadelerini değiştirmeleri yönünde kendilerine baskı uyguladığını öne sürerek “Bu gemide hep birlikteyiz ya beraber çıkarız ya da beraber batarız. Ben batarsam siz de batarsınız’ dedi. Biz, ifademizi değiştirmeyeceğimizi söyledik”
İSİM LİSTESİ DOSYADA
Dava dosyasına, el yazısı ile yazılmış iki isim listesi de girdi.
Anılan listede, hastanede görevli asistanların isimleri yer alıyor. Prof. Dr. C. E. T.’nin hazırladığı iddia edilen listelerde, asistan isimleri yanında değişik tutarlar da yer alıyor.
Farklı aylara ait olduğu değerlendirilen listelerde, yer alan tutarların kuruşu kuruşuna yazıldığı anlaşıldı. Öte yandan, haklarında dava açılan isimlerden Prof. Dr C. E. T. için ‘uzaklaştırma’, Prof. Dr. D. T. için ise ‘açığa alma’ kararının verildiği öğrenildi. (Hürriyet)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.