Kandaki şeker miktarını ayarladığı ve kansızlığa iyi geldiği bilinen andız pekmezi; bronşit, öksürük, ağız yaraları, verem, böbrek iltihabı, sedef hastalığı, mide bulantısı, akciğer, karaciğere faydası ile şifa kaynağı olarak biliniyor.
Silifkeli andız pekmezi üreticilerinden Arslan Eyce, 100 kilo andız suyundan 10 kilo pekmez çıktığını, fakat şifasının zahmetine değdiğini söyledi.
800 ile 1000 rakımlı dağlık alanlarda yetişen andız ağaçlarının kozalaklarını toplayıp kuruttuklarını, daha sonra kırma işlemine geçildiğini belirten Arslan Eyse, “Dağlardan topladığımız andızları eve getirdikten sonra iki gün bekletiriz ki, kabukları iyice kurusun. Pekmez aşamasına gelmesi için en az 4 gün gerekli. Kabukları çok sert. Onları keserlerin arkası ile kırarız, çünkü keserin ağırlığı ancak kırıyor. Kırdığımız bu andız kozalaklarını ağzına kadar su dolu kazan, leğen veya tencerelere koyarak bekletiriz. Yaklaşık 4 gün sonra kozalaklar su içinden çıkarılır. Kazanlarda 12 saate yakın kaynatılır. Kaynama sırasında kazanın içindeki sıvı sık sık karıştırılır ve kaynama anında kazan içindeki su buharlaşarak savrulur ve sonunda andız pekmezi oluşur” dedi.
Andız pekmezinin kırmızımtırak koyu kahve renginde olduğunu belirten Eyce, pekmezin bir gün güneşte bırakılması halinde daha dayanıklı ve parlak olacağını kaydetti. Andız pekmezinin tatlı olarak yemeklerin yanında yenilebildiği gibi şerbet yapılarak da içilebileceğini anlatan Eyce, sert kozalakların kırılmasının zor olması nedeniyle andız pekmezinin yapımının çok zahmetli olduğunu söyledi.
Haber - Kaynak: Silifke Gündem
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.