Burdur'daki Lisinia Doğa Proje Alanı'nda kanser hastalarının tedavilerine destek olmak amacıyla karpuz konsantresi üretiliyor.
Ailesinden birçok kişiyi kanser nedeniyle kaybeden veteriner hekim Öztürk Sarıca, kansere karşı projeler de geliştirmek amacıyla Burdur merkeze bağlı Karakent Köyü yakınlarında Lisinia Doğa Proje Alanı oluşturdu. Bu alanda çok sayıda projeye imza atarken, kanseri önleyici özellikli besinler ve yiyecekleri de geliştirmeye çalışan Öztürk Sarıca, son birkaç yıldır kanser hastalarına tedavilerinde destek olmak amacıyla karpuz konsantresi üretimini yapıyor. Kanser hastalarından da yoğun rağbet gören karpuz konsantresinden bu yıl 1 ton üretilmesi hedefleniyor.
'KANSER HASTALARINA ULAŞTIRDIK'
Karpuzun yaz aylarında bol bulunan çok değerli bir meyve olduğunu söyleyen Öztürk Sarıca, karpuzun kışın da tüketilmesi gerektiğini ancak taze bulma şansı olmadığını aktardı. Lisinia'da özellikle kanser hastalarının kemoterapiden önce kan değerlerinin yükselmesini sağlayan karpuz konsantreleri ürettiklerini anlatan Öztürk Sarıca, "Bu süreçte ürettiğimiz karpuz konsantrelerinin büyük kısmını kanser hastalarına ulaştırdık. Bu yıl fazla olan bu talep karşısında tekrar karpuz konsantresini üretmeye başladık. Özellikle karpuzun içinde bulunan likopen insan sağlığı için çok önemli. Hücresel dayanıklılığı artıran bir madde. Tüm renkli meyvelerde olan bir madde. Özellikle domateste çok fazla olduğu biliniyor ama karpuzda domatesten çok daha fazla" dedi.
PROSTAT KANSERİNDE ETKİLİ
Hücresel dayanıklılığı artıran likopenin insanları kansere karşı koruduğuna vurgu yapan Öztürk Sarıca, "Karpuzun yapısında olan fazlaca potasyum da vücuttan suların atılmasını sağlıyor, bunun yanında kan dolaşımında düzenlemeyi sağlıyor. Diğer taraftan içindeki aminoasit kan dolaşımında ciddi düzenlemeler yapıyor. Yapılan çalışmalarda özellikle prostat kanserlerinde çok ciddi etkilerinin olduğu saptandı. Hücresel dayanıklılığı artırmasının yanında karpuz, yapısı itibariyle çok fazla miktarda içerdiği vitamin ve mineralle insan sağlığını olumlu yönde etkiliyor" diye konuştu.
'BESİNLERİN BÜYÜK BİR KISMI KABUĞUNDA'
Tüm dünyada insanların özellikle yaşlanma etkilerini geciktirmek amacıyla karpuz ve karpuz ürünlerini kullandığına dikkati çeken Öztürk Sarıca, bu yıl Lisinia'da 1 tona yakın karpuz konsantresi üretmeyi hedeflediklerini kaydetti. Ürünlerin büyük kısmının sağlık için kullanılacağını belirten Sarıca, karpuz konsantresi üretim aşamasını şöyle anlattı:
"Toplanıp da Lisinia'ya gelmiş karpuzlar önce yıkanıyor. Yıkandıktan sonra parçalama makinesinden geçiyor. Karpuzda bulunan besinlerin büyük bir kısmı kabuğunda. Karpuz tüketilirken kabuğu ile birlikte tüketilmesi gerekiyor. Yeşil kısmı hariç beyaz kısmı tüketilmeye müsait. Sindirim sistemini düzenliyor. Kabuğuyla birlikte rendeden geçirerek kabuğundaki aktifleri de alarak karpuzu kaynatıyoruz. Yaptığımız ısıl işlem düşük ısıda 8- 10 saati buluyor. Bu süre sonunda karpuz suyunun yaklaşık yüzde 95'ini uçurarak geriye yüzde 5'lik konsantre kısım elde ediliyor. Bu konsantre kısımda şeker oranı yüksek olduğu için katkısız saklanabiliyor."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.