Bilgi:
Instagram'da @mersinhaber'i
takip ederek anlık gelişmelerden daha hızlı haberdar olabilirsiniz.
ANKARA - İpek Üniversitesi’nde 'Hilmi Yavuz ile Edebiyat Sohbetleri'nde konuşan ünlü Şair ve Yazar Hilmi Yavuz, islamofobinin artık batının meselesi olmaktan çıktığını vurguladı. Yavuz, IŞİD’le mücadelenin de İslam’ın gerçek manada öğrenilmesinden geçtiğine dikkat çekti.
Hilmi Yavuz, doğunun batı algısı ile ilgili İpek Üniversitesi’ndeki öğrencilere açıklamalarda bulundu. Oryantalizmin karşıtı olan Oksidentalizmi (doğunun batı algısı) konusunda açıklamalarda bulundu. Sömürge aydınlarını tarif eden Yavuz, düşünce taşeronlarının her geçen gün arttığını iddia etti.
Yavuz, şunları kaydetti: “Oryantalist, doğunun irfanını tenkit konusu yapan batılı insandır. Doğunun düşünce, entelektüel ve doğunun sanat hayatına bakan batılıların kendilerine verdikleri addır. Oksidentalist ise batının irfanını, entelektüel hayatını irdeleyen doğululardır. Bugün Oksidentalizm ve Oryantalizmin aslında birlikte ele alınması irdelenmesi gerekir.”
Yavuz, batıyı tartışan aydınların sömürge karşıtı yerli aydınlar olduğunu söyledi. Bu meselenin Türkiye’de fazla tartışılmadığına dikkat çeken Yavuz, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu meseleleri gerçekten çok hayati bir biçimde, çok canhıraş bir biçimde yaşayan bazı toplumlar var. Mesela Hindistan ve Çin gibi. Özellikle Hintli ve Çinli aydınların bu konuda yazdıklarına, postkolonyalizm deniyor bu çalışmalara bunlara çok ciddi bir şekilde bakmak lazım. Osmanlı veya Türkiye Cumhuriyeti İstiklal Savaşı ile (bu antiemperyalist bir savaştır) Hindistan gibi Vietnam gibi bir sömürge ülkesi olmamıştır.”
Yavuz, bir ülke sömürgeleştirilmiş olursa, o zaman sömürge aydınları olur diye bir şey olmadığını ifade ederken, Türkiye veya Osmanlı İmparatorluğu’nun sömürgeye uğramadığını savundu. Yavuz, Hindistan veya birçok Afrika ülkeleri gibi sömürge olmadığını belirtirken, buna rağmen bazı aydınların, sömürge aydınları denilen bir topluluğun olduğunu söyledi. Yavuz, şöyle konuştu: “Sömürgeleşme ile bir ilgisi yoktur. Bu çok önemli noktadır. İkincisi ise sömürge olmayı ya da Batı’nın dayattığı kavramlar, idealar, formlar vs. bağlamında bizim gerçeklerimizi algılamayı reddeden, yani oksidentalistler, batıyı alalım ama eleştirerek alalım her şeyi iyi değildir. Biz zihnimizi sömürgeleştirmeyelim şeklinde eleştirel bir bakış açısıyla bakanların da milliyetçilik akımının gelişmesine çok ciddi katkıda bulunmuşlardır.”
‘İSLAMOFOBİ ARTIK BATI MESELESİ OLMAKTAN ÇIKTI’
Yavuz, Avrupa’nın Türkiye’yi nasıl gördüğünün bir önemi olmadığını kaydetti. Yavuz, önemli olanın Türkiye’nin nasıl verdiği olduğunu söyledi. Yavuz, konuşmasına şöyle devam etti: “İslamofobi bir batı meselesi olmaktan artık çıkmıştır. Biz bu meseleyi daima Avrupa’ya atfediyoruz. Diyoruz ki; Bunlar bizi küçümsüyorlar, aşağılıyorlar, bunlar bizim peygamberimizle alay ve hakaret ediyorlar. Peki de Türkiye'de açık veya örtük bir biçimde bu tavrı onaylayanlar var mı yok mu? Dolayısıyla islamofobiyi biraz da yerli bir problem olarak ele almamız gerektiği kanısındayım. Türkiye’de bugün İslam’ın yaşanış biçiminin de bir takım insanlarda öylesine bir islamofobi etkisi uyandırmış olması da anlaşılabilir bir meseledir. Ama bunun böyle olmaması gerektiğini düşünüyorum. Yani Türkiye’de müstağriplerin (oksidentalistler) sömürge entelektüeli olmayanların artık çoğunlukta olmadığını düşünüyorum. Olması gerekenin tam tersine bizim değerlerimizi ve irfanımızı savunan ve bunu belli bir entelektüel temele dayandırarak savunan (küfrederek değil) aydınlara gereksinimiz olduğunu düşünüyorum.”
‘IŞİD’LE MÜCADELE İSLAM’IN ÖĞRENİLMESİNDEN GEÇER’
Yavuz, İslam adına konuşmakla İslam’ın kendisinin hiçbir zaman aynı olmadığını dile getirdi. Yavuz, konuşmasına IŞİD örneğini vererek şu ifadeleri kullandı: “Şimdi oturup göz göre göre kameralar önünde bir takım masum insanların boyunlarını kesmenin İslam’la uzaktan yakından bir ilgisi yoktur. İslam adına konuşuyor olmaları onları gerçek anlamda İslam budur dememizi gerektirmez. Böyle bir yanlışlık varsa bunun düzeltilmesi gerekir. Bu İslam değildir. Peki, nasıl karşı durulur? Gayet basit; İslam’ın ne olduğunu öğrenerek.”
Yavuz, İslam ile ilgili konuların bilinmesi gerektiğini vurguladı. Yavuz, “İslam’ı bileceğiz. Eğer İslam’ı bilmiyorsak IŞİD’i İslam’ı temsil eden bir kimlik bir temsilci olarak zannedebiliriz. Ama biliyorsak, böyle bir zanna kapılmayız.” dedi. CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.