MALATYA - Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı Tarık Kaya, “Silopi ve Cizre’de öğretmenlere gönderilen mesajda adeta ‘Kentleri boşaltın, operasyon yapılacak’ mesajı verilmiş, gerekçe olarak ‘hizmet içi eğitim semineri’ gibi inandırıcılıktan uzak bir bahane sunularak kamuoyu açıkça yanıltılmaya çalışılmıştır.” dedi.
Tarık Kaya, düzenlediği basın toplantısında, Şırnak'ın Cizre ile Silopi ilçesinde görevli öğretmenlere SMS ile mesaj gönderilerek 'hizmet içi eğitime' alındıkları bildirilerek memleketlerine gönderilmelerine ilişkin değerlendirme yaptı. İnatla sürdürülen çatışma ortamı nedeniyle öğrenci ve öğretmenler can güvenliği endişesi yaşadığını belirten Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı, bu konuda çözüm odaklı adımlar atılması yönündeki tüm taleplere rağmen, bugüne kadar hiçbir somut adım atılmadığını ifade etti.
Tarık Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sendikamızın eğitim-öğretim yılı başında bölge illerinde yaptığı araştırma ile dile getirdiği sorunların görmezden gelinmesi ve hükümetin gerekli adımları atmaması nedeniyle sorunlar daha da derinleşmiş, çatışmaların yoğunlaştığı bölgelerde günlük yaşam ve eğitim fiilen durmuştur. 13 Aralık Pazar günü Şırnak’ın Cizre ile Silopi ilçesinde görevli öğretmenlere, İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından cep telefonu üzerinden tartışmalı bir mesaj gönderilmiştir. Cizre ve Silopi İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri, ilginç bir şekilde, üstelik eğitim-öğretim döneminin tam ortasında öğretmenlerin Silopi’de 14-15-16 Aralık 2015 tarihlerinde, Cizre’de ise süresi belirsiz bir şekilde ‘hizmet içi eğitime’ alınacaklarını bildirmiş, eğitimlere memleketlerinde katılabilecekleri ifade edilerek bu ilçelerde çalışan öğretmenlere adeta ‘ilçeyi terk edin’ mesajı vermiştir. Öğretmenlerin bir bölümünün İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerinden gelen kısa mesaj ile ilçeden ayrılmaya başlaması ve bölgede yaşanan yoğun askeri hareketlilik, başta öğrenciler ve aileleri olmak üzere halk üzerinde büyük bir endişe yaratmaya başlamıştır.”
MEB’İn aldığı kararın yasal dayanağı olmadığını vurgulayan Kaya, “Silopi ve Cizre İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri tarafından öğretmenlere gönderilen mesajda adeta ‘Kentleri boşaltın, operasyon yapılacak’ mesajı verilmiş, gerekçe olarak ‘hizmet içi eğitim semineri’ gibi inandırıcılıktan uzak bir bahane sunularak kamuoyu açıkça yanıltılmaya çalışılmıştır. MEB’in eğitim öğretim döneminin ortasında böyle bir karar almasının hiçbir yasal dayanağı bulunmamaktadır. MEB’in birden bire ‘hizmet içi eğitim’ kararı alması akıllarda bazı soru işaretlerinin oluşmasına neden olmuştur. MEB, hangi gerekçeyle öğretmenleri eğitim öğretim dönemi sürerken hizmet içi eğitime almaktadır? Hizmet içi eğitim konuları nelerdir? Cizre ve Silopi’den ayrılan öğretmenler gittikleri illerde hangi okullarda hizmet içi eğitim alacaktır? Bu durum önceden planlanmış mıdır? Cizre ve Silopi’de kalan öğretmenler hangi okullarda, nasıl bir hizmet içi eğitim alacaklardır? Cizre ve Silopi’ye hizmet içi eğitim gerekçe gösterilerek atılan kısa mesajlar ile öğretmenlere açıkça “ilçeyi terk edin” denilmesinin asıl gerekçesi nedir? MEB, yukarıda sıraladığımız sorulara samimi bir şekilde yanıt vermeli ve gerçek niyetinin ne olduğunu, kamuoyunda kuşkuya yer bırakmayacak şekilde açıklamalıdır. Aksi takdirde eğitim öğretimin sağlıklı bir şekilde yapılmasından sorumlu olan Bakanlığın, iktidarın her gün ölümden başka bir sonuç vermeyen savaş politikalarına açık destek verdiği kanıtlanmış olacaktır.” diye konuştu.
Aylardır yaşanan çatışmalar, baskılar ve yaşanan ölümler, başta öğretmenler ve öğrenciler olmak üzere, bölge halkının üzerinde büyük bir psikolojik baskı ve travma yarattığını ifade eden Eğitim-Sen Malatya Şube Başkanı, sözlerine şöyle devam etti: “Öğretmenlerin, öğrencileriyle en çok bir arada olması gereken böylesine hassas bir dönemde böyle bir kararın alınmış olması düşündürücüdür. MEB, öğretmenleri öğrencilerinden ayırarak, öğrencilerin büyük bir psikolojik yıkım yaşamasına zemin hazırlamaktadır. Daha önce de asker ve polis eşleri geçici görev uygulaması ile ilçeden çıkarılmıştır. MEB’in bu kararı, aylardır yapıldığı gibi operasyon gerekçesiyle eğitim öğretim kurumları olan okulların ve yurtların boşaltılması, her iki ilçede de uzun süreli sokağa çıkma yasağı ilan edileceği endişelerini arttırmıştır. Askeri darbe dönemlerinde bile örneklerine rastlanmayan, 1990’lı yılları bile gölgede bırakan yoğun baskı ve şiddet ortamında, MEB’in iktidarın baskıcı politikalarına destek vermek için çocukları okullarından, öğretmenleri öğrencilerinden ayırmasının hiçbir mantıklı açıklaması yoktur. MEB’in görevi, aldığı kararlarla iktidarın savaş politikalarına onay vermek, öğrenci ve öğretmenlerin can güvenliğini tehlikeye atmak değil, yaşanan şiddet ortamının sona erdirilmesi için adım atmak, eğitim öğretimin sağlıklı koşullarda yapılması için harekete geçmektir.”
Kaya, sağlıklı bir eğitim yapabilmesi için çatışmalı süreç sona erdirilmeli, öğrencilerin, öğretmenlerin ve halkın günlük yaşamını alt üst eden tüm şiddet eylemlerine derhal son verilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
CİHAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.