Mersin Belediye Başkanı olmanın bir çok farklı boyutu olduğundan ve bu yüzden vatandaşları önceleyen politikalar ortaya koyma zorunluluklarından bahseden Seçer, “Belediye bir ticarethane değildir. Belediye Başkanı bir tüccar değildir. Vatandaşı önceleyen politikalar ortaya koymamız lazım” dedi.
Programda, ayrıca Metro Projesi’nin Mersin için önemini dile getiren Seçer, Metro’nun çarşı esnafını da ilgilendirdiğinden söz etti ve “Vatandaşlarımızın çarşıya, yani eski çarşıya ulaşımını rahatlatacak ve buradaki esnafların da alışverişinin artmasına önemli katkı sunacak. Bütün Mersin halkını ilgilendiren Metro’yu hayata geçireceğiz” dedi.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ‘Geleneksel 26. Ahilik Kültürü Haftası Kutlama Töreni’ne katıldı. Törende, birlik yönetim kurulu tarafından ahi unvanı verilen Seçer, kaftan giydi.
Ulu Cami Meydanı’nda gerçekleştirilen kutlama programına, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in yanı sıra, Mersin Valisi Ali İhsan Su, AK Parti Mersin Milletvekili Hacı Özkan, Mersin İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Muhammet Gültak, Toroslar Belediye Başkanı Atsız Afşin Yılmaz, Mersin İl Müftüsü Şaban Kondi, Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Talat Dinçer, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan ve Meclis Başkanı Hamit İzol, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Mersin Başkonsolosu Zalihe Mendeli, kaymakamlar, mesleki kuruluşların ve kooperatiflerin başkanları, yönetim ve denetim kurulu üyeleri, esnaf ve sanatkarlar, öğrenciler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
“Alın terinin, paranın, rızkın, kazancın ne demek olduğunu orada öğrendim”
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, konuşmasına başlarken, 5 yaşında annesi tarafından kunduracı çıraklığına verildiğinden ve alın terinin, paranın, rızkın, kazancın ne demek olduğunu orada öğrendiğinden söz etti. Seçer, “Ahilik kültürü, bizi var eden, bizi yönlendiren, şekil veren, sevk ve idare eden bir kültür. Ben 5 yaşına geldiğimde annem elimden tuttu, beni götürdü, 5 yaşında kunduracı çırağı olarak sokağa bıraktı. Dürüstlüğü, saygıyı, sevgiyi, hoşgörüyü, yumuşaklığı, insanlara yardım etmeyi ben orada ustamdan öğrendim, oradaki kalfamdan öğrendim. Her şeyden önemlisi alın terinin, paranın, rızkın, kazancın ne demek olduğunu orada öğrendim” dedi.
Konuşmasında dünyanın en büyük sanayi üretimine sahip bir ülkenin bile, ahlaklı ve dürüst bir toplum olmadığı sürece, yerle yeksan olmaya mecbur oluşundan söz eden Başkan Seçer, “İstediğiniz kadar sanayide, teknolojide gelişin, bu temel ilkeleri, prensipleri taşımıyorsanız dünyada saygın ülke olamazsınız” şeklinde konuştu.
“Esnaf Masası kurma çalışmalarını bitirmek üzereyiz”
Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak yakın zamanda kurulması planlanan Esnaf Masası Projesi’nin detaylarını katılımcılarla paylaşan Seçer, “Sizlerin bana önerdiği Esnaf Masası kurma çalışmalarını şu anda bitirmek üzereyiz. Meclis’in takdirine sunduk. Sizlerin de sağladığı önemli katkı ile önümüzdeki günlerde hayata geçireceğiz. Buradaki temel amacımız, esnafımızın sorunlarının, Belediyemiz tarafından bir an önce çözülmesi ya da diğer bir tanımla esnafımızla Belediye arasında süratli bir iletişim bağı oluşturmak” ifadelerini kullandı.
“Belediye bir ticarethane, Belediye Başkanı da bir tüccar değildir”
Belediye Başkanı olmanın bir çok farklı boyutu olduğundan ve bu yüzden vatandaşları önceleyen politikalar ortaya koyma zorunluluklarından bahseden Seçer, “Belediye bir ticarethane değildir. Belediye Başkanı bir tüccar değildir. Ancak Belediye Başkanı olmanın tabii ki farklı boyutları vardır. Siyasi bir makamdır. Dolayısıyla vatandaşı önceleyen politikalar ortaya koymamız lazım. Ekmek Fabrikamız ekmek üretiyor, bunu tamamen yoksul ve dar gelirli yurttaşlarımıza bir imkan sağlama amaçlı yapmaktayız. Yoksa fırıncılarımızla mücadele etmek gibi bir derdimiz yok. Örneğin; biz yönetime geldiğimizde Dosteli Marketler vardı. Dar gelirli yurttaşlarımıza ucuz gıda maddeleri ya da zaruri ihtiyaç maddeleri temin ediyordu. Bunun doğru bir yöntem olmadığını düşündük, Halk Kart uygulamasını başlattık. 1 Ekim’den sonra faaliyete giriyor. 10 bin yoksul yurttaşımızın cebine bu kart girecek. Bunun belediyemize maliyeti her yıl 12 milyon lira, her ay 1 milyon lira. Buradaki esnafımızı ilgilendiren yönü, vatandaşlarımız alışverişlerini anlaşma yaptığımız yerli esnafla yapacak. Mahallenin bakkalıyla, mahallenin küçük marketine gidecek orada alışverişini yapacak. Her ay 1 milyon lira sizlerin, esnafımızın kesesine girecek. Vatandaşlarımızın da temel ihtiyaç maddeleri olarak evlerine girecek” dedi.
“Tevfik Sırrı Gür Lisesi’nin oradaki otopark yeni şekli ile hizmete girecek”
Parkomat uygulamasının tamamen esnafın taleplerine yönelik bir uygulama olduğundan bahseden Seçer, ayrıca otopark konusunun da esnaf için ne kadar önemli bir problem olduğundan bahsetti. Parkomat uygulaması ile Belediye’nin bir gelir elde etme beklentisi içerisinde olmadığını ifade eden Seçer, “Parkomat uygulamasını geçtiğimiz aylarda Meclisimiz’den geçirdik. Otopark çarşı esnafı için önemli bir sorundu. Tevfik Sırrı Gür Lisesi’nin oradaki belediyeye ait mevcut otopark, yeni şekli ile hizmete girecek. İhale aşaması devam ediyor. Kısa süre sonra vatandaşlarımızın hizmetine sunulacak” şeklinde konuştu.
“Bu dönemin sonuna kadar Metro’yu hayata geçireceğiz”
Metro Projesi’nin Mersin için önemini dile getiren ve geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı tarafından yatırım programına alındığını ifade eden Seçer, Metro’nun çarşı esnafını da ilgilendirdiğinden söz etti. Seçer, “Bu Mersinimiz için önemli bir konudur. Metro, Mezitli’den Serbest Bölge’ye kadar, 18.7 kilometre uzunluğunda, doğu-batı aksında önemli bir toplu taşıma aracı. Bu mesafeyi 1 buçuk saatten, 25 dakikaya düşürecek bir hat ve çarşı esnafını çok ilgilendiriyor. Vatandaşlarımızın çarşıya, yani eski çarşıya ulaşımını rahatlatacak ve buradaki esnafların da alışverişinin artmasına önemli katkı sunacak. Bütün Mersin halkını ilgilendiren Metro’yu hayata geçireceğiz” diye belirtti.
“Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi alışveriş merkezlerinin de bir disipline girmesi lazım”
Çarşı esnafını sıkıntıya sokan konulardan bir tanesinin de AVM’ler olduğunu belirten Seçer, “Çarşı esnafının canlanması, buranın şenlenmesi lazım. Vatandaşlarımız AVM'ye kaydı. AVM ayrı bir sorun, sadece benim sorunum, yerel yönetimlerin sorunu değil. Ankara'nın da sorunu. Batılı toplumlarda, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi alışveriş merkezlerinin de bir disipline girmesi lazım. Yeri, kapsamı, mesai saatlerinin bir düzene girmesi lazım. Biz yerel yönetimler olarak özellikle ilçe belediye başkanlarımızın da hassasiyet göstermelerini istiyorum. Artık Mersin'de Alışveriş Merkezi kurmak için bizlerden izin istendiği zaman bu ruhsatları, bu izinleri kolay vermememiz lazım. Bunu küçük esnafımızın adına yapmamız lazım” dedi.
Konuşmasında kentte var olan tabela sorununa da değinen Seçer, bu konuda kesin tedbirler aldıklarını dile getirdi ve “Artık her gelen istediği yere tabela koyma özgürlüğüne sahip olmayacak, herkes yasalara riayet edecek. Ben Belediye Başkanı olarak da buna riayet edeceğim, diğer kamu kurumları da, sade vatandaş da, esnaf da. Yoksa kent bir curcuna halini alıyor” şeklinde konuştu.
“Plan olmazsa yatırımları yapamıyoruz”
Kaldırım işgallerinden özellikle yayaların şikayetçi olduğunu belirten Seçer, esnaf odalarının da bu konuda kendi bünyesindeki üyelerine eğitimler vermeleri gerektiğinden bahsetti. Belediye olarak esnafla karşı karşıya gelmek istemediklerine değine Seçer, “Yenişehir dışında, Toroslar, Mezitli ve Akdeniz bölgelerinde planladığımız yatırımları yapabilmek için 1/5000’lik ikinci etap planını mutlaka bir an önce bitirmek zorundayız ki ardına 1/1000’lik uygulama planlarını yapalım. Bizlerden beklentiler çok. Küçük Sanayi Sitesi, Lojistik Köy, İhtisas Ticaret Bölgeleri, Mobilyacılar Çarşısı, Hurdacılar Çarşısı. Biz bu yatırımları, ikinci etap 1/5000’lik planın yapıldığı alana yapma zorunluluğumuz var. Plan olmazsa bu yatırımları yapamıyoruz” diye belirtti.
İşportacılar ve seyyar satıcılar konusunda yaşanan sorunlara da değinen Seçer, “Bununla ilgili bizim bir Meclis kararına ihtiyacımız var. Bunları kayıt altına almak istiyoruz. En azından izin vereceğimiz, bu çalışmaları yapacak esnaflara seyyar satış yapabilmelerine imkan tanıyan tek tip bir araba çalışması içerisindeyiz. Mevzuata uygun, kayıt altına alabileceğimiz nitelikte bir çalışma içerisindeyiz. Diğer siyasi partilerin de Meclis üyeleri uygun görürse, bunu Meclis’ten geçirdikten sonra uygulamaya koyacağız” ifadelerini kullandı.
“Bizler sizler için varız”
Çalışırken birlik ve beraberlik içerisinde olmak zorunda olduklarını dile getirerek sözlerine son veren Seçer, “Bizler sizler için varız. Tüm Mersinlilerimiz için varız. Çocuklarımız, öğrencilerimiz, gençlerimiz, esnaflarımız, sanayicilerimiz, kadınlarımız, bütün gruplar için, bütün hemşehrilerimiz için. Onların emirlerine amadeyiz. Çalışmak zorundayız. Çalışırken birlik ve beraberlik içerisinde olmak zorundayız. Bu bir zorunluluk. Biz kavga edemeyiz. Kavga eden, anlaşamayan, birbirine hoşgörü ile yaklaşmayan toplumlar bir gün tükenmeye mahkumdur. Ülkemizi seviyoruz. Hep beraber seviyoruz, sizleri seviyoruz, bütün çocuklarımızı seviyoruz, ayrım yapmadan seviyoruz. Umut ediyorum önümüzdeki günlerde yapacağımız çalışmalarla sorunlarınızı azaltacak projeler ortaya koyacağız, gelecek yıllarda artık bunları konuşacağız” dedi.
Başkan Seçer’in yanı sıra, Mersin Valisi Ali İhsan Su, AK Parti Mersin Milletvekili Hacı Özkan, Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Talat Dinçer, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan birer konuşma yaptı. Konuşmaların ardında halk oyunları gösterisi yapıldı. Programda ayrıca Temsili Şed Kuşatma Töreni Gösterisi, ilin ahisi, kalfası ve çırağına ödüllerinin verilmesi ve son olarak da geleneksel ahilik pilavı ikramının yapılması ile tören sona erdi.
Ayrıca birlik yönetim kurulu tarafından ahi unvanı verilen Seçer, kaftan giydi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.