Taş hastalıkları bu yöntemle tarihe karışıyor!

 Tedavideki yeni yöntemi insan vücudunun maket modeli üzerinde anlatan Prof. Dr. Ali İhsan Taşçı, “Dış idrar yolundan girilerek böbrek içerisinde en uçta bulunan taşlar lazerle kırılarak yok ediliyor. Böylelikle hasta aynı gün evine gönderilebiliyor” dedi. 

Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından düzenlenen konferansta anlatılan yeni yöntemle birlikte taş hastalıkları en ince ayrıntısına kadar masaya yatırıldı. Konferansta ürologların yanı sıra ve Amerika’da endoskopik taş cerrahisi tedavisinde uygulanan son tekniklerin eğitimlerini anlatmak için John Hopkins Medical lnstitutions Taş Hastalıkları Merkezi Başkanı Prof. Dr. Brian R. Matlaga da hazır bulundu. Prof. Dr. Matlaga taş tedavisinde Türkiye ve Amerika arasındaki başarılı tedavi oranlarının aynı olduğunu açıklayarak, “Son yıllarda özellikle teknolojik gelişmelerle beraber taş cerrahisi minimum seviyeye kaydı ve açık cerrahi artık günümüzde terk edildi. Amerika’da bu sistem oturdu. Türkiye de artık bu teknikleri enternasyonal olarak uygulayan başarılı bir ülke” dedi.

“TÜRKİYE BİR TAŞ ÜLKESİ”
Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali İhsan Taşçı taş hastalıklarında bugüne kadar uygulanan yöntemler ve gelinen son noktadaki teknik hakkında bilgi vererek; “ Türkiye bir taş ülkesi, çok sayıda taş hastamız var. Artık böbrek taşlarının tedavisi açık ameliyat ile değil kapalı olarak gerçekleşmeye başladı. Şimdi son geldiğimiz noktada ise dış idrar yolundan girilerek böbreğin içerisindeki en uç noktasındaki bir taş lazerle kırılarak aynı gün hastanın eve gönderilmesi mümkün. Delerek yapılan ameliyatılar da o kadar gelişti ki bir iğnenin ucunda adeta ameliyat yapmak mümkün” dedi.

“EN ÇOK ERİŞKİNLERDE GÖRÜLÜYOR”
Türkiye’nin taş hastalıkları haritasında çeşitli etkenlerin neden olduğunu aktaran Prof. Dr. Taşçı; “Türkiye’de çok sayıda taş hastasının olmasında coğrafi konum, genetik durum, beslenme alışkanlığı ve cinsiyet etkili. Her yaşta taş hastalığı görülebilir ama erişkinlerde daha çok görülüyor. Türkiye’nin bu hastalığında model alabileceği bir ülke yok çünkü her türlü teknoloji ve tedavi ülkemizde uygulanabiliyor” diye konuştu. 

ALEV HAMİTOĞULLARI