Fazla Kilo Laparoskopik Cerrahiye Engel Değil

Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, aşırı kilonun, rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanseri başta olmak üzere pek çok jinekolojik hastalığın görülme olasılığını arttırdığını belirtirken, kanserin ilk tedavi seçeneği olan cerrahinin laparoskopik..

04 Mayıs 2015 Pazartesi, 12:20
Fazla Kilo Laparoskopik Cerrahiye Engel Değil
-

Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, aşırı kilonun, rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanseri başta olmak üzere pek çok jinekolojik hastalığın görülme olasılığını arttırdığını belirtirken, kanserin ilk tedavi seçeneği olan cerrahinin laparoskopik (kapalı ameliyat) şeklinde uygulanmasının, hastaya işlem sırasında önemli ayrıcalıklar sunduğunu ve ameliyat sonrasında hastanın fazla kiloların oluşturacağı risklerden korunduğunu belirtti.
Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, jinekolojik onkoloji ameliyatlarında laparoskopik yöntemlerin hastaya sağladığı ayrıcalıklar hakkında bilgi verdi. Jinekolojik cerrahide rahim ağzı ve rahim kanserinin tedavisinde uygulanan açık ameliyatların, göbeğin orta hattından göğüs kemiğine kadar kesi yapılmasını gerektirebildiğine dikkat çeken Op.Dr. Öztürkmen, “Bu da hastanın iyileşme ve hastanede kalış süresini uzatır, kanama riski ve ağrı kesici ihtiyacını da artırır. Hasta açık ameliyat sonrası an az 4 ila 6 haftaya kadar uzayan bir iyileşme dönemi geçirmek durumunda kalır” dedi.
LAPAROSKOPİK CERRAHİ İLE 1 HAFTADA NORMAL YAŞAM
Laparoskopik ameliyatların, vücutta açılan 0,5 - 1,5 santimetrelik küçük deliklerden girilip, vücut içine yerleştirilen teleskopa monte edilmiş yüksek çözünürlüklü kamera sistemi ile bir ekrana yansıtılan ve organın yaklaşık 10-15 kat büyütülmüş görüntüsü eşliğinde yapılan ameliyatlar olduğunu belirten Op.Dr. Öztürkmen, “Bu yöntemle ameliyat olan hasta birkaç günde taburcu olur ve bir hafta sonra günlük yaşamına devam edebilir” dedi.
AŞIRI KİLOLU HASTALAR İÇİN DE ÖNEMLİ BİR SEÇENEK
Laparoskopik ameliyatların aşırı kilolu hastalarda uygulandığında, açık cerrahide hastanın kilosuna bağlı olarak ortaya çıkabilecek önemli risklerin de önüne geçilmiş olduğunu söyleyen Op.Dr. Öztürkmen, şunları kaydetti:
”Hastalar, normal kilodaki diğer hastalar gibi aynı sürede taburcu olmakta ve iyileşme süreleri kısalmaktadır. Kilolu hastaların önemli bir bölümünde diyabet ve buna eşlik eden yüksek tansiyon gibi önemli sağlık soruları da bulunmaktadır. Laparoskopik cerrahi bu açıdan da hastaya önemli bir ayrıcalık sunmakta ve işlem küçük deliklerden yapıldığı için özellikle yaraları geç iyileşen diyabet hastalarına hızlı bir iyileşme süreci sağlamaktadır.”
EK TEDAVİLERE GEÇİŞ DAHA HIZLI
Tüm jinekolojik kanserlerde laparoskopik (kapalı) yöntemin günümüzde ilk seçenek olması gerektiğini ifade eden Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, ”Ameliyat sonrası hastaların hızlı iyileşmeleri, radyoterapi, kemoterapi gibi ek tedavilere hemen geçilebilmesi ve bu tedavilere hastanın toleransının artması laparoskopinin avantajlarıdır. Kilolu hastalarda açık ameliyatların yarattığı diğer bir risk de yağ dokusunun enfeksiyona daha açık olmasıdır. Enfeksiyon riskinin hem küçük kesilerle hem de hastanede kısa kalış ve iyileşme süresi sayesinde azaltılması mümkün olabilmektedir. Laparoskopik ameliyatlar enfeksiyon riskini en aza indiren özelliği ile de kilolu hastalar için tercih edilmelidir” dedi.
CERRAHİDE BAŞARI İÇİN ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ
Cerrahi tedavinin başarısı için erken tanı önemli olduğu için, rutin jinekolojik kontrollerin aksatılmamasının önem taşıdığını belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, yılda bir jinekolojik kontrol muayenesi ile yaptırılacak smear testinin, rahim ağzı kanseri oluşmadan kanser öncesi bulguların fark edilmesi ve sorunun hastalık aşamasına gelmeden tedavi edilmesine olarak tanıdığına dikkat çekti. Op. Dr. Mehmet Öztürkmen, “Kontrol ultrasonu ile rahim duvarında yer alan tümörler, rahim içi tabakasındaki kalınlaşmalar ve yumurtalıklardaki kistik ve solid tümörler erken dönemde teşhis edilebilmektedir. Böylelikle cerrahi tedavinin başarısı artmaktadır” diye konuştu.

Etiketler:
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Henüz yorum eklenmemiştir.
© 2000 - Tüm Hakları Saklıdır, Kaynak Gösterilmeden İçerik kopyalanamaz.

Mersin Haber ,Mersin










Oluşturma süresi(ms): -1
SON DAKİKA
BÜYÜKŞEHİR, KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KADINLARLA BİRLİKTE “DUR” DEDİ
MERSİN'DE ACİL SAĞLIK HİZMETLERİ İSTASYON SAYISI ARTIRILDI
"O KÖY BİZİM KÖYÜMÜZ" 3. YILA MERHABA DEDİ
MERSİN'DE EV YANGINI KORKUTTU
BÜYÜKŞEHİR ÇOCUK MECLİSİ’NDE KADINA ŞİDDET VE AKRAN ZORBALIĞINA DİKKAT ÇEKİLDİ
MESKİ, AZALAN SU KAYNAKLARINA KARŞI ALTERNATİF ÇÖZÜMLER ÜRETİYOR
PAYDAŞ KURUMLARLA BİRLİKTE YAPILAN DENETİMLERDE 7 MİLYON 340 BİN TL İDARİ PARA CEZASI UYGULANDI
"SEVGİ GÜÇTÜR, ŞİDDET ACİZLİKTİR"
MERSİN'DE "ÇİFTÇİ NEREDE BİZ DE ORADAYIZ" TOPLANTISI
ÖĞRETMENLERDEN BAŞKAN SEÇER’E ZİYARET