AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, yargıda şuanda Pensilvanya’dan talimat alan çok sayıda tetikçi olduğunu belirterek, "Kağıt üzerinde kanun adamı olarak gözüküyorlar ama bunlar birer teröristir" dedi.
AK Parti Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar, TGRT Haber ve İHA Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’a konuk oldu. Tayyar, gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın açıklamalarını değerlendiren Tayyar, “Bana göre de çok sağlam bir konuşma diye düşünüyorum. Çünkü Haşim Kılıç, maalesef anayasa mahkemesini son dönemlerinde hak etmediği bir yere doğru savurmuştu. Geçmişte bizim de çok önemsediğimiz bir isimdi. Hırs bazen aklın önüne geçtiği zaman esir alabiliyor. Haşim Kılıç’da son dönemde kendisine farklı çevrelerden verilen gazlarla bir cumhurbaşkanı adayı gibi her zaman kendisini görmeye başladı. O süreçte sağa sola savruldu. Bir kamuoyu baskısı oluşturmaya çalıştı. Anayasa mahkemesini biraz siyasallaştırdı. Sayın Zühtü Arslan’ın uygulamaları, konuşmasında dikkat çektiği unsular son derece önemli. Anayasa Mahkemesi Haşim Kılıç’ın yol açtığı tahribatı yavaş yavaş tamir etmeye ve suyu kendi mecrasında akıtmaya başladığını görüyoruz” şeklinde konuştu.
“BUNLAR CÜBBELİ TERÖRİSTTİR”
"Bir süredir paralel yapı ile mücadele bize bir gerçekliği de ortaya çıkardı. Bunların ağırlıklı olarak emniyette ve yargı da kümelendiklerini görüyoruz" diyen Tayyar, şöyle devam etti:
"Buna ilişkin tavsiye yapamıyorsunuz çünkü yargı dediğiniz zaman akan sular duruyor. Paralel yapı ile mücadele yargıya uzanmazsa, yargıda ki o beyin takımı tavsiye edilmezse burada amaca ulaşılamaz. Şuanda yargıda Pensilvanya’dan talimat alan çok sayıda tetikçi var. Bunların sadece cübbeleri, kimlikleri var. Kağıt üzerinde kanun adamı olarak gözüküyorlar ama bunlar birer teröristtir. Pensilvanya’dan talimatla bir örgütün üyesi olarak ve hiçbir hukuki normu referans almadan hareket eden ve bir terör örgütünün üyesi olan bunlar yargıdaki Pensilvanya terör örgütünün bir üyesidir. Bunlar cübbeli teröristtir. Terörist sadece eline silah alan değildir, atış yaptığımız silah değildir. Bunu kalemle de yapabilirsiniz. Kalemde bir kalaşkinoftan daha etkili bir hale gelebilir.”
“TÜRKİYE’NİN ÇOK İVEDİ BİR ŞEKİLDE BAŞKANLIK MODELİNE GEÇMESİ LAZIM”
Zühtü Arslan’ın güçler ayrılığı ilkesine ilişkin açıklamaları ile ilgili ise Tayyar, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kuvvetler ayrılığı ilkesi yasama, yürütme ve yargının birbiriyle çatıştığı kavga ettiği bir anlamı ifade etmiyor. Bunların birlikte o devlet aygıtının birlikte yönetiminden söz ediyor. O nedenle sıkça başkanlık sisteminden söz ediyoruz. Parlamenter sistem pratiği, yürütmeyi daha güçlü hale getirdiği için yasamayı da etkisiz hale getiriyor. Yargı bu sefer siyasetin üzerinde ağırlık oluşturabiliyor. Konjonktüre bağlı olarak sağa sola savrulmadan, sistematik bir şekilde bütün kurumların gücünün, varlığının koruyabileceği bir mekanizmaya Türkiye’nin ihtiyacı var. Mevcut sistem içerisinde bunu yapmamız çok mümkün gözükmüyor. Türkiye’nin çok ivedi bir şekilde başkanlık modeline geçmesi lazım ama tartışma Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsı üzerinden yürütüldüğü için biz sistemin özünü konuşamıyoruz. Yeni anayasa vurgusu bu açıdan önemli. Bu sitem iflas etmiş bu böyle yürümez.”
TBMM’nin bu sistemde hiçbir etkinliğinin olmadığını vurgulayan Tayyar, “Bu sistem yürümez. Biz diğer türlü biz şuanda tiyatro oynuyoruz. Artık bu tiyatronun sona erdirilmesi lazım, patinaj yapıyoruz. Sürekli kendi yerinde saymaya başladık. Türkiye’nin ikinci bir evreye ihtiyacı var” dedi.
“ÖYLE BİR TEZGAH Kİ ŞEYTANIN AKLIN GELMEZ”
‘Paralel yapı’ soruşturmasında tutuklanan ve Cumartesi akşamı haklarında tahliye kararı verilen tutuklu sanıklara yönelik de açıklamalarda bulunan Tayyar, “Dikkat edersen daha önce yaptığımız programlarda paralel yapının organizasyon aklı devlettin aklından daha güçlüdür diye. Ergenekon ve Balyoz sürecinde baya tecrübe sahibi oldular. Bu süreçte yabancı istihbarat örgütleri ile tanışıp bilgilerini geliştirdiler. Öyle bir tezgâh ki şeytanın aklın gelmez. Yetkisi olmayan bir mahkemeden karar böyle bir karar çıkartılacağına ihtimal dahi vermezsin. Buna yeltenemezler diye düşünürsün normalde. Ama adamlar bunu yaptılar. Devletin her kurumun, herkesin uyanık olması lazım. Şeytanın bile aklına gelmeyecek işleri yaparlar. Öyle bir plan yapılıyor ki bir mesaj veriliyor. Dualar yapılıyor, işte bu kurgu başarıya ulaştığı zaman da bak gördünüz mü hocanın duası kabul oldu. Bunların din hassasiyeti yok ki şimdi anlıyoruz. Fethullah gülen bir din adamı değil. Artık herkes gördü” şeklinde konuştu.
Tayyar, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir tahliye kararı veriyor. Bunlar nöbet çizelgelerine göre plan yapıyorlar. Hafta sonu çalıştıkları için hafta sonu operasyon yapıyorlar. Şimdi açık ve net bir şekilde bunun niçin hukukçu olmaya da gerek yok. Aklını ve vicdanını başka kirli odaklara kiralamayan ve tek temel referansı hukuk olan bütün hukuk adamlarının açıklamalarını net bir şekilde ortaya koydu. Kanun çok açık Karar veren mekanizma tamamen sulh ceza hakimi. Sen bu mahkemeleri kaldırıyorsun, hiç yetkisi olmayan bir mahkemeye yetki devri yapıyorsun ve o yetki devriyle de tahliye kararı veriyorsun. Bu bize bir şey daha gösterdi bununla beraber her zaman fırsat bulduklarında teşebbüse girişeceklerini ve asla vazgeçmeyeceklerini gösteriyor. Bunlar son çırpınışları, bunlar neyi gösteriyor aynı haşhaşiler gibi çünkü akli hareket etmiyorlar. Burada başka bir şey var. Uyuşturucu kullanmış insanların cesareti var. Teslim olmuş ruhlar, bunlara bir yerden kumanda ile hareket ediyorsun ve hepsi saldırıya geçiyor. Akıl olsa bunu asla yapmazlar. Zihinler uyuşturulmuş, aynı haşhaşiler gibi şimdi bunlarda uyuşturucu kullanarak savaşa sürülmüş tetikçiler gibi hareket ediyorlar. Bu mücadeleden pes edersen çok ağır bir darbe yiyebilirsin. Bunu bize yeniden hatırlattığı için bu onların sadece sonunu hızlandırır. Tavsiyesini hızlandırır, bu mücadeleye olan inancı arttırır.”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ekonomik vaatlerini değerlendiren Tayyar, “Eğer hayali vaatlerde bulunuyorsanız, gerçekleşmesi mümkün olmayan vaatlerde bulunuyorsanız ve bu vaatler bulunurken sicilinizde kötüyse inandırıcı gelmiyorsunuz. Siz 40 yıllık bir siyasetçi Deniz Baykal’ı video kaydıyla devirmeyi bir başarı hikayesi olarak yazarsanız. Evet, gayriahlakidir ama onun açısından bir başarı hikayedir. Asla gelemeyeceği bir yere geldi ve oturdu” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.