Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek arasında yaşanan tartışmayla ilgili AK Parti siyasi hareketinin bundan sonraki yürüyüşü konusunda bir fitne çıkmayacağını belirterek, “Bu süreç içerisinde yanlış anlaşılmalara mahal teşkil edecek kişisel kanaatlerin ifade edilmemesinin en doğru olduğu kanaatindeyim” dedi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Hindistanlı gazeteci ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerini kabul etti. Başbakanlıkta gerçekleşen görüşmede gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kurtulmuş, izleme heyetiyle ilgili soru üzerine, “Çözüm süreci dediğimiz irade ve bu anlamda şimdiye kadar alınan mesafe Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde ortaya konulmuş olan kesin bir siyasi iradeyle başlamış olan süreçtir. Her türlü siyasi riski alarak zaman zaman karşılaşılan siyasi provokasyonlara rağmen Sayın Cumhurbaşkanımızın hem Başbakanlığı döneminde hem Cumhurbaşkanlığı döneminde provokasyonlardan sonra da ‘Biz bu işin altına elimizi, ruhumuzu, bütün bedenimizi koyduk’ açıklaması ortadadır. Dolayısıyla Başbakanımızın inisiyatifiyle, Cumhurbaşkanımızın inisiyatifle başbakanlığı döneminde başlamış olan bir süreçtir. Fevkalade olumlu mesafeler alınmıştır geçtiğimiz dönemde. Bu anlamda da elinden silahı bırakanların da silahları bırakma iradesinin büyük oranda devam ettiği Türkiye’de barışa dayalı, özgürlüklere dayalı yeni bir dönemin başlaması noktasında nevruzdaki açıklamanın da aynı iradeye sahip olduğunu göstermesi bakımından önemli olduğunu ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
“ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE BU KONU NETLEŞECEKTİR”
Büyük çoğunluğu bitmiş olan, geriye az bir kısmı kalmış olan çözüm sürecinin en kısa zamanda tamamlanmasının ümitleri olduğunu kaydeden Kurtulmuş, şunları söyledi:
“Çözüm sürecinin başarıyla sonuçlanması sadece Türkiye’nin bir başarısı olmayacak. Aynı zamanda giderek daha fazla siyasi istikrarsızlık içinde büyük bir türbülansa yakalanmış bölge ülkeleri için bölge halkları için hatta ve hatta bütün dünya için de barışın sağlanabileceğini göstermesi bakımından fevkalade önemli bir umut, örnek teşkil edecektir. Ben sürecin devam etmekte olduğunu ve asla akabete uğramayacağını bir kere daha ifade etmek istiyorum. İzleme heyetiyle ilgili süreçte burada izleme heyetinin fonksiyonları nasıl olur, ne şekilde olur, heyetin vazifeleri ne olacaktır, bütün bunlar kamuoyuyla da paylaşılacak. Önümüzdeki günlerde zaten izleme heyeti konusunda bir karar noktasında yani kimler olacak, nasıl olacak noktasında henüz de bir karar verilmediği için önümüzdeki günlerde bu konu netleşecektir. Süreç devam edecektir. Türkiye’ye mal olmuş halka mal olmuş bu sürecin bir şekilde kesintiye uğraması asla düşünülemez.”
“AK PARTİ SİYASİ HAREKETİNİN BUNDAN SONRAKİ YÜRÜYÜŞÜ KONUSUNDA ASLA BİR FİTNE ÇIKMAZ”
Başbakan Yardımcısı Arınç ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek arasında yaşanan tartışmayla ilgili soruya ise Kurtulmuş, “Başlangıcından itibaren AK Parti’nin Sayın Abdullah Gül’ün 11.Cumhurbaşkanımızın, Sayın Cumhurbaşkanımıza görevi bırakması halk tarafından seçilen ilk cumhurbaşkanı olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın görevine başlaması ve bu süreç içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımızın AK Parti Genel Başkanlığı’nı ve başbakanlığını Sayın Başbakanımıza devretmesi Türkiye siyasi tarihine örnek teşkil edecek fevkalade büyük bir olgunluk içerisinde tecelli etmiştir. O süreçlerde ve sonrasında bir takım çevrelerin önce Sayın Cumhurbaşkanımızla Başbakanımız arasında bir takım ayrılıkların olacağı noktasındaki birazda bu ayrılıklar ortaya çıksın şeklinde temenniden oluşan bazı fitne senaryoları içerisinde olduğunu da hepimiz biliyoruz ve şahit olduk. Dolayısıyla bu tartışmalardan asla herhangi bir şekilde AK Parti siyasi hareketinin bundan sonraki yürüyüşü konusunda asla bir fitne çıkmaz. Asla bir ayrılık çıkmaz, buradan bir ayrışma ortaya çıkmaz. Kimse buradan bir kriz ve kaos beklentisi içerisinde olmasın. Bundan mahcup olurlar, elleri boş kalır” yanıtını verdi.
“KİŞİSEL KANAATLERİN İFADE EDİLMEMESİNİN EN DOĞRU OLDUĞU KANAATİNDEYİM”
Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Seçim ortamları seçimlere gidilen süreçte doğal olarak siyasetin doğası gereği lafın çok olduğu, söylenen lafların da çoğaltılıp başkaca noktalara çekildiği dönemlerdir. Yine seçim dönemlerinde bir takım anlaşmazlıkların ve fitnelerin ortaya çıkmasından medet umacak olan bir takım çevrelerde her zaman olur, her seçim döneminde olur. Burada benim bu siyasi hareketin mensubu olarak bütün arkadaşlarımızdan tavsiyem ve beklentim şudur; hiç kimsenin maksadını aşan sözlerle konuşmaması. Bu süreç içerisinde yanlış anlaşılmalara mahal teşkil edecek kişisel kanaatlerin ifade edilmemesinin en doğru olduğu kanaatindeyim. Çünkü AK Parti sadece bir siyasi parti değil, AK Parti Türkiye’nin 150 yıllık demokrasi mücadelesinin en önemli siyasi hareketlerinden birisidir. AK Parti’nin başarısı sadece Türkiye’de milletimizin başarısı olmayacak, aynı şekilde Türkiye’nin gözünün içine bakan işte Hindistan Müslümanları da burada. Dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar, dünyanın dört bir tarafındaki mazlumlarında gerçekten hassasiyetle gözünün içine baktığı bir ülkedir Türkiye. Bu hareketin mensubu olan hiç kimsenin şahsi mütalaalar hiçbir şekilde bu siyasi hareketi rencide edecek bu siyasi harekete gerçekten dualarıyla katkı sunan dünya Müslümanlarını ve dünya mazlumlarını zor durumda bırakacak vesileleri oluşturmaması gerektiği kanaatindeyim.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.