Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü İşyurtları Daire Başkanlığı tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen ve 52 ceza infaz kurumundaki hükümlü ve tutukluların yaptığı el sanatları ürünleri sergisi Antalya’da açıldı.
Cumhuriyet Meydanı’nda açılan sergiye Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yüksel Kocaman, Antalya Valisi Muammer Türker, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Ceza İnfaz Kurumları İşyurtları Daire Başkanı Vehbi Kadri Kamer, Antalya Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Dağlı, cezaevi müdürleri ve personelleri katıldı. Açılışta konuşan Antalya Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Bağcı, Ceza İnfaz Kurumları’ndaki hükümlü ve tutukluların ürettikleri ürünlerin tanıtımı ve satışı amacıyla sergi düzenlendiğini kaydetti. Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü koordinasyonu ile 225 ceza infaz kurumunda İş Yurtları Daire Başkanlığı bünyesinde atölyelerin kurulduğunu aktaran Bağcı, bu atölyelerde 100 farklı iş kolunda üretim yapıldığını söyledi. Atölyelerdeki çalışmaların gönüllülük esasına göre olduğunu ve ticari amaç güdülmediğini belirten Bağcı, "Hükümlülere çalışmaları karşılığında ücret ödeniyor ve sigortaları yapılıyor. Hükümlüler gelir elde ederken, zamanlarını üreterek, çalışarak geçiriyorlar. Hem ailelerine hem de ülke ekonomine katkı sağlıyorlar" dedi.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Enis Yavuz Yıldırım, dünyada en fazla araştırma yapılan çözüm modelleri ortaya konulmaya çalışılan konuların başında ceza infaz kurumlarında gerçekleştirilen rehabilitasyon çalışmalarının geldiğini söyledi. Yürütülen rehabilitasyon çalışmaları kapsamında hükümlü ve tutuklulara okuma yazma kurslarından lisans ve lisansüstü eğitime kadar her kademe eğitim imkanının sağlandığını aktaran Yıldırım, "İstihdam imkanı dikkate alınarak meslek eğitim kursları açılıyor. Madde bağımlılığından kurtulma, öfke kontrol gibi birçok psikososyal program uygulanıyor. Bu çalışmaların amacı cezaevinden çıkanların bir meslek sahibi ve üretken olmaları, sorumluluk sahibi bir birey olarak toplum içindeki yerlerini almalarıdır. Geçen yıl 357 ceza infaz kurumumuzda ÖSYM ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın sınavlarına 25 bin 149 hükümlü ve tutuklu girmiş, okuma yazma eğitiminden doktora programına 35 bin 847 hükümlü ve tutuklu faaliyetlere katılmıştır. Öfke kontrolü ve bağımlılıktan kurtulma programlarına 16 bin 97 hükümlü ve tutuklu katılmıştır. 219 bin 509 tutuklu ve hükümlü ile bireysel görüşme yapılmıştır" diye konuştu.
HÜKÜMLÜYE İŞ İMKANI
Ceza ve infaz kurumlarının birer eğitim ve meslek edindirme, bir rehabilitasyon merkezine dönüştüğünü işaret eden Yıldırım, şunları söyledi:
"İş Yurtları sistemi hükümlülere meslek edindirme ve var olan mesleklerini geliştirmek amacıyla 1997 yılında oluşturuldu. Geçen yıl itibariyle İş Yurtları Kurumları’nda müdürlük sayısı 250’ye ulaşırken, çalışan hükümlü sayısı 34 bin 114 olarak gerçekleşmiştir. Bu yıl İş Yurtları dışında 22 kamu kurumu ile yapılan protokolle bin 976 hükümlüye iş imkanı sağlanmış, 91 özel sektör firması ile yapılan işbirliği ile bin 655 hükümlüye iş verildi."
“SERGİ İLE KURUMLARIMIZ KAPILARINI DÜNYAYA AÇMIŞTIR”
Ceza infaz kurumlarında yürütülen eğitim ve meslek eğitim çalışmalarının ürünlerinin Antalya’da sergiye çıktığını aktaran Yıldırım, "Sergide kurumlarımızda bulunan İş Yurtları’nda çalışan hükümlü ve tutukluların el emekleri ve göz nuru ile ürettikleri tekstilden mobilyaya, gıdadan hediyelik eşyaya kadar yüzlerce çeşit ürün halkımızla buluşturuldu. Bu sergide 52 ceza infaz kurumunda üretilen ürünler sergilenecek olup, 155 personel ile tutuklu ve hükümlüler görev almıştır. Sergi ile kurumlarımız kapılarını dünyaya açmıştır. Bu sergiler bize ceza infaz kurumlarının tüketen ve boş zaman geçirilen kurumlar olmadığını, üreten kurumlar haline geldiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
DOKUMADAN SÜT ÜRÜNLERİNE KADAR ÇEŞİTLİ ÜRÜNLERİN SATIŞI YAPILIYOR
Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yüksel Kocaman, reformların amacının tutuklu ve hükümlülerin topluma kazandırılması olduğunu ifade ederek, sergide ise bu değişimin meyvelerinin alındığını kaydetti.
Antalya Valisi Muammer Türker, ceza infaz kurumlarında kalanlar için bir takım faaliyetler yürütmesi gerektiğini dile getirerek, "Bütün toplumlarda benzer kurumlar var. Önemli olan burada kalan insanların vakitlerini verimli kullanmaları, bir takım sanatsal faaliyetler ve meslek edinmelerini sağlayıcı ortamı hazırlamamız gerekir. Hayatın çeşitlendirilmesi önemlidir. Sanat, spor, kültürel faaliyetler insanların günlük yaşamları içinde yorgunluklarını alan faaliyetlerdir. Bunu toplumun bütün kesimlerine yaymamız gerekir" dedi.
Konuşmaların ardından serginin açılış kurdelesi kesildi. 25-31 Mart tarihleri arasında açık kalacak sergide dokuma, tekstil, deri işlemesi, gümüş, bakır, çini, mermer işlemesi, süs eşyası, sedef kakma, et ve süt ürünleri, tarım ürünlerinin tanıtımı ve satışı yapılıyor. Açılışı yapılan sergiye vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Stantların önünde tornada seramik, su kabağının işlenmesi, cam sanatını vatandaşlar ilgiyle izledi. Vali Türker ve beraberindekiler stantları gezerek, ürünler hakkında bilgi aldı.
İMRALI CEZAEVİ DE KATILDI
Sergide, İmralı E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu İş Yurdu Müdürlüğü’nün standında ise "İmralı Adası’ndaki zeytin ağaçlarından üretilen saf doğal sağlıklı zeytin ve zeytin yağı" yazılı pankart dikkat çekti. Ürünlerin markasının ise İM-CE olduğu görüldü.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.