Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Görenek, kalp damar hastalıkları konusunda Amerikan Kardiyoloji Kongresi’nde yaptığı konuşmada, çarpıntıya bağlı felç ihtimalinin kadınlarda daha yüksek olduğunu belirtti.
Amerika Birleşik Devletleri’nin San Diego kentinde Amerikan Kardiyoloji Koleji tarafından düzenlenen kongrede, kalp damar hastalıkları konusundaki son gelişmeler ele alındı. Otuz bini aşkın katılımın olduğu ve dünyadaki en önemli tıp kongrelerinden biri olarak kabul edilen bu toplantıya katılan Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bülent Görenek de Amerika Birleşik Devletleri dışından konuşma yapmak üzere kongreye davet edilen çok az sayıda bilim adamı arasında yer aldı.
Avrupa Kardiyoloji Derneği Eğitim Komitesi ve Amerikan Kardiyoloji Koleji Kalp Çarpıntıları Liderlik Konseyi Üyesi de olan Prof. Dr. Bülent Görenek, meslektaşlarına çok beğeni ve alkış alan bir konuşma yaptı. Prof. Dr. Bülent Görenek konuşmasında “Ritim bozukluğu olarak da ifade edilen kalp çarpıntılarının bir kısmı, beyne pıhtı gitmesinin ve felcin en önemli nedenidir. Kalp çarpıntılarının bilhassa kulakçıklardan kaynaklananları pıhtı gelişimi açısından çok tehlikeli olabiliyor. Özellikle “atriyalfibrilasyon” denen çarpıntı türü bu açıdan risk arz ediyor. Peki ritim bozluğu olan hangi hastalarda beyne pıhtı atma riski ve felç ihtimali daha fazla? Yaşlı; hipertansiyonu, şekeri olan; kalp yetmezliği bulunan, evvelce felç ya da kalp krizi geçirmiş hastalar daha riskli. Ayrıca bu konuda kadınlar daha şanssız. Yapılan pek çok çalışmada kadınların ritim bozukluğuna bağlı pıhtı gelişimi açısından erkeklerden daha riskli çıktığı görülmüştür. Bu bakımdan felçler çarpıntısı olan kadınlarda daha sık görülmektedir. Ritim bozukluğu olan bir hastada pıhtı riski yüksek ise pıhtı gelişimini önleyen ilaçların kullanılması hayat kurtarıcı oluyor. Ancak pıhtı riski düşük olanlarda bu tür ilaçlara gerek yok. Ben çarpıntısı olan hastaların mutlaka hekime başvurmasını öneriyorum” diye belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.