Bilgi:
Instagram'da @mersinhaber'i
takip ederek anlık gelişmelerden daha hızlı haberdar olabilirsiniz.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Koç:
-"Yıllarca devleti birlikte işgal eden 'Ne istediniz de vermedik' diye ağlaştığınız, birlikte kumpaslar, tezgahlar, oyunlar çevirenler, hep sizdiniz Ahmet Bey. Hep sizlerdiniz Ahmet Bey"
-"Siz değil misiniz, TSK'ya, Sayın Baykal'a, MHP'li milletvekili aday listesinde yer alan kişilere, aydınlara, gazetecilere kumpas kuran veya kurduran, siz değil misiniz Ahmet Bey? Bu ne genişlik? Herkes ahmak, herkes unutkan, herkes yaşadığını hafızadan silmiş"
ANKARA - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, "Yıllarca devleti birlikte işgal eden 'Ne istediniz de vermedik' diye ağlaştığınız, birlikte kumpaslar, tezgahlar, oyunlar çevirenler, hep sizdiniz Ahmet Bey. Hep sizlerdiniz Ahmet Bey" diye seslendi.
Koç, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu'nun, partisine ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik sözlerini değerlendirdi.
Siyaseti günlük polemikler üzerine kurmak istemediklerini dile getiren Koç, genel seçimlere 4 ay kaldığını hatırlattı. Koç, "Bu 4 ay içinde siyaset, halkın karşı karşıya olduğu temel sorunlara çözüm üretsin, bu çerçevede önümüzdeki döneme hazırlansın diye gayret ediyoruz'' dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun Sakarya'da kullandığı ifadeleri eleştiren Koç, ''Davutoğlu, kaçak saraydan verilen talimatlarla aynen fabrika ayarı bozulmuş bir televizyon gibi, görüntüsü olan ama kendi yetki alanı ile ilgili hiçbir iradesi olmayan bir şahsiyet konumunda şu anda Türkiye'de. Acı ama görünen tablo bu'' iddiasında bulundu. Koç, şu ifadeleri kullandı:
''Kendine çizilen kapasite alanı içinde, önce dağa taşa selam veriyor, sonra bağa bahçeye selam veriyor. Ondan sonra aldığı talimat gereğince konuşmasının ikinci bölümüne geçiyor ve CHP'ye, onun Sayın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na asılsız saldırılarda bulunmaya başlıyor. Söylediklerinin ne kadar boş, ne kadar temelsiz olduğunu aslında kendisi de biliyor. Kendisine siyasette biçilen rol Küçük Hüsamettin tipi. Siyasette Davutoğlu'na biçilen rol, biliyorsunuz bir mizah serisi vardı, oradaki Küçük Hüsamettin tipi. Bunun ötesine geçemiyor. Kapasiteyle geçemiyor, tavırla geçemiyor, söylemle geçemiyor. Üzücü. Ancak onu oynayabiliyor, onu canlandırabiliyor, onun gereklerini yerine getirebiliyor. Neler söylüyor, neler. 'Kim tutar Ahmet Bey seni. Salla gitsin' demesi geliyor insanın."
Koç, Davutoğlu'nun Sakarya'dan Kılıçdaroğlu'na seslendiğini hatırlatarak, "(Eee) demesi geliyor insanın. 'Sen kendi genel başkanına ihanet ederek bu çetenin kurduğu kumpas üzerinden genel başkanlığa geldin. Anlaşılan şimdi bunun diyetini ödüyorsun. Biraz bağımsız davran kendin ol.' Aynanın karşısında konuşuyor Hüsümettin. 'Şuradan, buradan gelen talimata göre hareket etme.' Kendisi irade kullanıyor çünkü. 'Bir Türkiye Cumhuriyeti Devletinin anamuhalefet partisinin lideri olarak sorumlu hareket et.' Bırak bu Hacivat numaralarını Ahmet Bey. Bırak. Hacivat bile çok sevimli bir kahraman senin yanında" değerlendirmesinde bulundu.
-"Siz, kumpas kurmada da bir numarasınız"
"Bak taşeron Başbakan, şunu çok iyi dinle. Sayın Baykal'a tezgahlanan oyunun ana aktörü şimdi seni siyasi mengeneye alan ağabeyin. Bunu unutma" iddiasında bulunan Koç, 5 yıldır konunun üzerine gidilmediğini, soruşturulmasının engellendiğini öne sürdü.
Koç, "Allah aşkına, 5 yıldır iktidarda kim var Türkiye'de? Niye soruşturtmadınız bu işi? Niye sonuçlandırtmadınız bu işi? Ucu size mi dokunuyor? Ucu gözlüklerini burnunun ucuna kadar indirmiş laptop ekranına bakan yayınlayın talimatını veren kişiye mi dokunuyor? Meydan meydan dolaşıp o tarihten sonra 'Bunlar özel özel, genel değil bunlar' diye bağıran kimdi Allah aşkına?" sorularını yöneltti.
Bunları yapanları Davutoğlu'nun çok iyi hatırladığını ileri süren Koç, şöyle devam etti:
"Yıllarca devleti birlikte işgal eden 'Ne istediniz de vermedik' diye ağlaştığınız, birlikte kumpaslar, tezgahlar, oyunlar çevirenler, hep sizdiniz Ahmet Bey. Hep sizlerdiniz Ahmet Bey. Toplantılarda böyle menemen saksısı gibi yanyana dizilip 'Bitsin bu hasret, bitsin bu vuslat, kavuşalım' diye ağlaşanlar, zırlaşanlar, sizlerdiniz Ahmet Bey. Şimdi siz, yürütmede olduğu gibi götürmede de kumpas kurmada da bir numarasınız. Bunu hiç unutma. Siz değil misiniz, TSK'ya Sayın Baykal'a, MHP'li milletvekili aday listesinde yer alan kişilere, aydınlara, gazetecilere, Türk Silahlı Kuvvetlerine kumpas kuran veya kurduran siz değil misiniz Ahmet Bey? Bu ne genişlik? Herkes ahmak, herkes unutkan, herkes yaşadığını hafızadan silmiş."
-"Etekleriniz tutuşuyor"
"Siz sadece hırsızlığın, yolsuzluğun rüşvetin değil ahlaksız kumpasların Türkiye'nin yaşadığı tüm ahlaksız kumpasların da suç ortağısınız" görüşünü dile getiren Koç, hesap gününün yaklaştığını, iktidarın eteklerinin tutuştuğunu savundu.
"Siz, suç işlemek için kurulan bütün çetelerin suç ortağısınız" diyen Koç, şöyle devam etti:
"Siz aynı zamanda değişik çetelere yardım ve yataklık dolayısıyla da sanık olacaksınız. Hesabını vereceksiniz tüm bunların. Çıldırmışçasına, ahlaksızca saldırganlaşmanız da bundan kaynaklanıyor hiç şüphesiz. Ama inanın korkunun ecele faydası yok. Sonra devam ediyor, Başbakanlık koltuğunda esnek istihdamla oturtulan kişi, geçici Başbakan."
Koç, Başbakan Davutoğlu'nun Sakarya'daki konuşmasında kullandığı ifadeleri anımsatarak, "Bak Ahmet Bey, şunu kafana yerleştir: Sizi demokrasi, belirli hak ve özgürlükleri kullanmanıza olanak sağlayarak iktidara getirdi. Siz şimdi, sizi oraya getiren hak ve özgürlükleri ortadan kaldırarak demokrasiyi yok etmeye çalışıyorsunuz. Zaten demokrasilerin en tehlikeli durumu da budur. Hırsızlar eninde sonunda faşizme sığınırlar" dedi.
Haluk Koç, "Eğer siz bu süreci, demokrasiyi, sizi oraya getiren hak ve özgürlükleri yok etmeye kalkarak, rafa kaldırmaya kalkarsanız, yine demokrasilerde bir kural daha vardır: O zaman direniş, meşru bir hak haline gelir. Sayın Kılıçdaroğlu'nun söylediği budur. Akademisyen sıfatın da var. Anlarsın sen bunları. Sayın Kılıçdaroğlu'nun söylediği budur. Demokrasilerdeki direniş ne zaman bir meşru hak haline gelir? Demokrasi adım adım tahrip edilir, bir faşizan düzen ülkeye dayatılırsa o zaman halkın direnme hakkı meşru hale gelir" diye konuştu.
İç Güvenlik Yasa Tasarısını da eleştiren Koç, tasarıyla ülkede sürekli sıkı yönetim hali uygulanmak istediğini savundu.
Koç, tasarıya karşı çıkanların da Başbakan tarafından suçlandığını anlatarak, "Yurtsever CHP'liler, bu ülkenin demokrat insanları, bu ülkenin aydınlık insanları sizi çok iyi tanıyor Ahmet Bey. Seni de tanıyor, seni oraya getiren iradeyi de tanıyor, sizin kafanızın içindekini de çok iyi biliyor, kafanızın arkasındaki hırsları, saplantıları, beklentileri de çok iyi biliyor. Onun için sizin işbirlikçi, emperyalist, teslimiyet projelerinde üstlendiğiniz rolleri de çok iyi biliyor yurtsever CHP'liler. Onun için başka adrese" diye konuştu.
"Fotoğraf bu, manzara bu" diyen Koç, "Konuştukça cevabını alırsın. Sataştıkça hakettiğin cevabı CHP'den alırsın. Boyuna posuna bakmadan CHP'ye ve onun Sayın Genel Başkanına bir daha laf söyleyecek olursan hakettiğini misliyle alırsın Ahmet Bey" ifadesini kullandı.
Muhabir: Hande İlbeyi Canca
Yayınlayan: Kudret Topçu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.