Mersin Büyükşehir Belediyesi, Tarsus Belediyesi, Tarsus Ticaret ve Sanayi Odası, Mersin Kent Konseyi, Tarsus Kent Konseyi işbirliği ile gerçekleştirilen 2.Tarsus Gastronomi ve Araştırma Günleri, Kubat Paşa Medresesi önünde yerli ve yabancı gurme, şef, yazarlar ve ustalarınkatılımıyla başladı.
Geçmişten günümüze birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış, doğal, kültürel ve toplumsal zenginlikleri ile damak lezzetlerini birleştiren Tarsus mutfağı gastronomi günleri ile Türkiye’ye ve dünyaya açılıyor. Geçtiğimiz yıl ilk kez gerçekleştirilen ve dünyaca ünlü gezi ve yemek yazarlarının yoğun ilgi gösterdiği Gastronomi Günleri ile Tarsus ikinci kez kapılarını gurmelere açıyor.
Tarsus’un yöresel lezzetlerinden olan fındık lahmacun, Tarsus şalgamı, Tarsusi kahvesi, kaynar, Tarsus beyazı, Tarsus yayla bandırması, dilme, karakuş tatlısının tanıtıldığı gastronomi günleri vatandaşlardan da yoğun ilgi görüyor.
“Tarsus kaynarını dünyaya da tanıtacağım”
Tarsus’a özgü bir içecek olan kaynarın yıllardır ve gastronomi günlerinde yapım aşamalarını anlatarak, tanıtımını yapan Serpil Demir,“Ben yıllardır kaynar yaparak Kırkkaşık Bedesteni’nde satışını yapıyorum. Kaynar doğum şerbetidir. Tarsus’ta bir eve girdiğiniz zaman tarçın kokusu varsa bilirsiniz ki o evde bebek vardır. 7 çeşit baharattan yapıyoruz.Aşure tadında, bağışıklık sistemini güçlendiren bir çay. İçtiğiniz zaman sizi gripten korur. Ben kaynar yapımı konusunda iddialıyım. Çünkü kaynarı markalaştırıyorum. Tarsus kaynarını tanıtmak için birçok şehirde fuarlara katıldım. Kaynarı dünyaya da tanıtacağım. Bu gastronomi günleri de bu açıdan çok iyi oldu. İnsanlar, Tarsus’un tüm lezzetlerini bir arada tatma ve tanıma fırsatı buldu. Şu anda çok kalabalık. Her şey çok güzel. Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz”dedi.
“Bu etkinlik sayesinde Tarsus’un lezzetleri gün yüzüne çıkıyor”
Gastronomi günleri sayesinde kendine özgü incir reçelli cevizli baklavasını tanıtma fırsatı bulan Ev hanımı Sevgi Garip“ Ben ev hanımıyım ve pasta, börek yapmayı çok seviyorum. Standımda da tarifi bana özgü olan incir reçelli, cevizli baklavamı tanıtıyorum. Bu Tarsus’a özgü bir tatlı değil aslında. Tamamen tarifi bana ait olan, kendi bulduğum bir lezzet. Çevremdekiler de çok seviyor. O yüzden böyle bir etkinlikte baklavayı Mersin’e tanıtmak istedim. Bu etkinlik Mersinimiz ve Tarsusumuz için oldukça önemli bir etkinlik. Tarsus’un bilinmeyen lezzetleri bu etkinlik sayesinde tüm Türkiye’ye tanıtılıyor. Gelen misafirlere yiyecekleri tattırıp, böyle lezzetlerin olduğunu gün yüzüne çıkarmak açısından oldukça önemli”şeklinde konuştu.
“Tarsus’un yemeklerini dünyaya tanıtmak istiyoruz”
Yaptığı dillere destan karakuş tatlısı ile Tarsus Yemek Yarışması’nda birinci olarak ödül kazanan Müjgan Ay ise,“Karakuş tatlımız Yörüklerimize ait bir tatlı. Yörükler yüksek yerlerde yaşadıkları ve yağ bulamadıkları için ektikleri susamın yağıyla bu tatlıyı kızartmışlar. Susam yağıyla kızaran tatlının rengi de esmer olduğu için karakuş adını vermişler. Bende hem atalarımın geleneğini sürdürmek adına hem de ev bütçesine katkı sağlamak adına bu tatlıyı yapıyorum. Geçtiğimiz yıl bu tatlı ile birinci olarak kendimi daha da kanıtlamış oldum. Bu etkinlikle de Biz Tarsus’un yemeklerini dünyaya tanıtmak istiyoruz. Dünyadan insanlar gelsin hem Tarsus’u tanısınlar, yesinler, içsinler, ekonomimize katkısı olsun”diye belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.