Fuarın partner şehri olan Mersin; doğası, tarihi, denizi ve yayları ile 4 mevsim misafirlerine farklı bir doğal güzellik sunmasının yanı sıra, eşsiz lezzetleri ile de standı ziyaret edenlere unutulmaz bir deneyim yaşattı.
Eşsiz bir tarihe sahip Mezopotamya topraklarında bu yıl ikincisi düzenlenen ‘Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı’na, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin standı damga vurdu. Kapılarını ziyaretçilerine açan fuarda en çok ilgi çeken stantlardan birisi haline gelen Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı tarafından kurulan Mersin Büyükşehir’in standı, Mersin’e özgü yemekleri ile ziyaretçilerin ilgi odağı oldu.
Fuarın partner şehri olan Mersin; doğası, tarihi, denizi ve yayları ile 4 mevsim misafirlerine farklı bir doğal güzellik sunmasının yanı sıra, eşsiz lezzetleri ile de standı ziyaret edenlere unutulmaz bir deneyim yaşattı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ve Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası desteği ile TÜRSAB Fuarcılık Hizmetleri A.Ş. ve Diyarbakır Fuarcılık ve Ticaret A.Ş. tarafından gerçekleştirilen 2. Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı, 23 Mayıs’ta misafirlerine kapılarını açtı. Toplam 104 firma ve kuruluşa ev sahipliği yapan fuar, Türkiye’nin dört bir yanından ve 23 farklı ülkeden yüzlerce ziyaretçiyi ağırladı.
Özdülger: “Mersin’e özgü gastronominin tanıtılmasını hedefledik”
Mersin Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü, Opera Sanatçısı Bengi İspir Özdülger, bu yıl 2.’si gerçekleştirilen ‘Mezopotamya Turizm ve Gastronomi Fuarı’nda partner şehir olarak yer aldıklarından söz ederek, gastronomi üzerine yapılmış bir fuar olduğu için de katılımcılara Mersin gastronomisi ile ilgili bilgi verip, o lezzetleri tattırdıklarından söz etti. Özdülger, “Amacımız, coğrafi işaretli ürünlerimizin burada da tanıtılmasını sağlamak. Coğrafi işaretli kerebiçimiz, cezeryemiz ve Lamas Limonumuzu katılımcılara ve ziyaretçilere tattırıyoruz ve dağıtıyoruz. Aynı zamanda geniş yelpazede ürünlerimiz olduğu ve perspektifimiz geniş olduğu için de, bununla ilgili bir video çalışması hazırladık. Tarsus’un kebabı, lahmacunu ve humusu, Silifke’nin batırığı gibi videoları da hazırlayarak, Mersin’e özgü gastronominin tanıtılmasını hedefledik” dedi.
“Mersin standına ilgi çok yüksek oldu”
Mersin standına ilginin çok yüksek olduğundan söz eden Özdülger, “Anadolu toprakları kültürüyle ve gastronomisiyle çok zengin. Onun burada görülüyor ve deneyimleniyor olması da, bizim için ayrı bir keyif. Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak her zaman yaptığımız işlerin kaliteli ve vizyoner bir bakış açısıyla sunulması ve değerlendirilmesini kendimize misyon aldığımızdan dolayı, buradaki yaklaşımımız da bu şekilde oldu. Yapmış olduğumuz bu video çalışmasıyla, sunumlarımızla, karşılıklı diyaloglarımız ve güler yüzümüzle de, güzel şehrimiz Mersinimizi ve elbette ki Büyükşehir Belediyemizi en iyi şekilde tanıtmayı hedefledik. Bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum” diye konuştu.
“Bizim şehrimiz Akdeniz’in incisi”
Ziyaretçilerden aldıkları geri dönüşlerin de kendilerini mutlu ettiğinden bahseden Özdülger, “Herkesi Mersin’imize, güzel şehrimize davet ediyoruz. Bu noktada yaptığımız çalışmaların, diyaloglarımızın, irtibatlarımızın ve sunumlarımızın da çok faydalı olduğunu görüyoruz. Çünkü bizim şehrimiz hakikaten bir inci; Akdeniz’in incisi. Doğal güzellikleriyle, tarihi noktalarıyla, gastronomisiyle, doğa turizmiyle, deniziyle ve her şeyiyle bu şehrin herkes tarafından deneyimlenmesini, gezilip görülmesini istiyoruz. Gastronomisi de bunlardan bir tanesi. Onu da en iyi şekilde tanıtmayı hedefledik ve yapıyoruz. Çok mutlu ve gururluyuz. 2. Uluslararası Mezopotamya, Turizm ve Gastronomi Fuarı’nda partner şehir olarak bulunmaktan ve davet edilmekten elbette ki mutluyuz. Bu karşılıklı ilişkiler için çok keyifliyiz. Güzel bağlantılar ve diyaloglar oluşturduk” ifadelerine yer verdi.
Aslan: “Mersin demek Diyarbakır demek, Diyarbakır demek Mersin demek”
Mersin standını ziyaret eden Diyarbakır Organize Sanayi İşadamları Derneği (DOSİAD) Başkanı Abdurrahman Aslan, “Mersin’i önemsiyoruz. Mersin demek Diyarbakır demek, Diyarbakır demek Mersin demek. Diyarbakır’ın ve bölgemizin en çok Mersin ile ticari, sosyal ve siyasal ilişkileri var. Vahap Başkan’ın tekrar Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilmesi, Mersin için de büyük bir şanstır. Vahap Başkanımız Mersin’in çehresini ve ruhunu değiştirdi. Var gücüyle ve bütün enerjisiyle Mersin için çok büyük derecede bir mücadele veriyor” dedi.
Başkan Seçer’in ekibi ile birlikte güzel işlere imza attığından da söz eden Aslan, “Bizim istediğimiz şudur; Diyarbakır ile Mersin’in ilişkilerini, diyaloğunu ve istişarelerini her konuda güçlendirelim, derinleştirelim, daim kılalım ve bu şekilde bir olgu ortaya çıksın. Onun için Mersin bizim için çok önemli. Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da yaşayan insanların ilk uğradıkları yer Mersin’dir” ifadelerini kullanarak, Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin fuarda yer almasının kendisini son derece mutlu ettiğini belirtti.
“Mersin’in sadece tantunisini biliyordum, mutfağı çok genişmiş”
İlk defa gastronomi fuarına katıldığını söyleyen Diyarbakır’da yaşayan Nihal Dağdelen, “Farklı kültürlerle bir arada olmak çok keyif verici. Özellikle Mersin ile alakalı öğrendiğim bilgiler merak uyandırdı. Fuar sayesinde Mersin’in yeme içme konusunda ne kadar zengin olduğunu öğrendim. Ben sadece tantuni var sanıyordum, ama çok daha farklı lezzetlerin olduğunu fark ettim. Bu tarz fuarlar o şehre gitme isteği uyandırıyor. Gidemesek bile öğrenmiş oluyoruz” diyerek, en kısa zamanda Mersin’e gelmek istediğini ve bu kez farklı bir bakış açısıyla gezmek istediğini belirtti.
El yapımı ürünlerin çok güzel olduğunu belirten Mardin Büyükşehir Belediyesi adına fuara katılan Hamit Özcan, gençlerin bu sanatlara yönelmesini çok istediğini söyledi. El emeği işlemelerde hem Tarsus’ta, hem de Mardin’de çok sık rastlanan Şahmeran hakkında konuşan Özcan, “Bir tarafımız insan, diğer tarafımız yılan olmayalım diye insanlara uyarıcı bir simge” dedi.
“Mersin bizim göz bebeğimiz”
Mersin’in kendilerinin göz bebeği olduğunu vurgulayan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden katılan ve Mersin Başkonsolosluğu’nda Turizm Koordinatörü olarak görev yapan Kazım Türkan “Mersin, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye’ye açılan kapısıdır. Mersin’de görev yapmaktan, yaşamaktan ve şu anda da Diyarbakır'da olmaktan dolayı mutlu hissediyoruz. Tabii ki Mersin yıllar içerisinde kendini geliştirmiş, yerel yönetimlerin de destekleri ile bugünlere gelmiş. Çağdaş, yenilikçi, güzel ve yaşanabilir bir kent hüviyetine kavuşmuş” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.