Yemeğe Başkan Kocamaz’ın yanı sıra Çamlıyayla Belediye Başkanı İsmail Tepebağlı, MHP Mersin İl Başkanı Sebahattin Kılıç, Mersin Ülkü Ocakları İl Başkanı Zeynel Uğur Gölgeli, Ülkücü İşçiler Derneği Genel Başkan Yardımcısı Fatih Atlar, Ülkücü İşçiler Derneği Mersin İl Başkanı Mehmet Veysi Çalışkan, MHP Kadın Kolları İl Başkanı Dilek Uslu Var, TÜRKAV Mersin Şube Başkanı Mustafa Tekerek, Türk Eğitim-Sen Mersin Şube Başkanı Tevabil Akıncı, Taş Medreseliler İl Başkanı Ünal Atik, MHP ilçe başkanları, Ülkü Ocakları ilçe başkanları ve Ülkücü İşçiler Derneği ilçe başkanları katıldı.
Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen yemek Kuran-ı Kerim tilaveti ile başladı ve Mersin Büyükşehir Belediyesi Konservatuarı’nın müzik dinletisi eşliğinde devam etti.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, bu güzel akşamda böyle bir yemekte bulunmaktan dolayı duyduğu onuru dile getirdi. Ülkenin çok zor günler geçirdiğini ifade eden Başkan Kocamaz, bu süreç içerisinde yaşanan 15 Temmuz hadisesine değinerek, “Yaşadığımız bunca payenin içerisinde bir de 15 Temmuz hadisesini yaşadık. 15 Temmuz bir anda olmadı. Önce bir fidan olarak dikildi, sulandı, gübrelendi, belli bir dönemde devletin belli bölgelerinde yapılandı, buna fırsat verildi, göz yumuldu ve bu günlere geldik. Geçmişte Sayın Genel Başkanımızın defalarca dile getirdiği gibi bu örgütle gerekli mücadeleler yapılmış olsaydı belki 15 Temmuz yaşanmamış olacaktı” dedi.
“Mersin’in Burçlarına 3 Hilali Çektik”
Belediye Başkanlığını kazandığı dönemden bahseden Başkan Kocamaz, “Gün geldi, gün geçti, partimiz bize bir görev verdi, ‘Büyükşehir Belediye Başkanlığına hazırlan’ dedi. Biz de görev adamıyız. Devlet görevini hiçbir şekilde aksatmadan gece gündüz demeden çalışırız. Neticede sizlerin gayretleri ve çabaları, gece gündüz demeden koşturmanız ve dua etmeniz, gönül birliği içerisinde büyük bir mücadeleye girişmeniz ile 30 Mart 2014’te birilerinin tahmin etmediği gibi Mersin’in burçlarına 3 hilali çektirdik. O dönemde birlikte çalıştığımız arkadaşlara şunu söylemiştim; ‘Arkadaşlar biz bu seçimi alacağız, ama esas mücadele 30 Mart’tan sonra başlayacak’ demiştim. Mersin birilerinin at koşturduğu, birilerinin adeta terör estirdiği bir dönemi yaşıyordu. MHP’li bir yönetimin gelmesiyle bu oyun bozuldu. Birilerinin fincancı katıları ürktü” şeklinde konuştu.
Bugüne kadar bu makamlarda köylü, Yörük ve Türkmen çocuklarının görev almadığına değinen ve ancak belediyelerdeki temizlik, asfalt işlerinde çalıştırıldıklarını ifade eden Başkan Kocamaz, belediyenin yükünü zamanında hep köylü çocuklarının çektiğini ve birilerinin kendilerinin buralara gelmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.
Belediye üzerinde oynanan oyunlarından bahseden Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “Biz kulun adaletine güvenmesek de Allah’ın adaletine güveniyoruz. İnşallah yakın gelecekte gerçekler ortaya çıkacak ve kumpası kuranlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Kimsenin yaptığı yanına kar kalmamalı. Elbette belediye çalışanları içerisinde FETÖ’ye bulaşanlar varsa cezasını çeksin. Ancak sadece bankaya para yatırdı ya da çocuğunu okula gönderdi diye bir insan ihraç ediliyorsa buna da itirazımız var. Bu işe bulaşmış her kim varsa cezasını çeksin. Kamuda görev yapanların FETÖ terör örgütüne mensup olmaktan dolayı ihracı için ihraç kriterleri konuldu. Belirlenen bu kriterlere uyan herkes cezasını çeksin, ama bu 14 kıstas herkese eşit uygulansın. Kimseye farklı muamele yapılmasın. Bu süreçte Mersin’de bir gecede 396 adet öğretmen açığa alındı, sadece çocuğu okula gitti diye. Ama bir sürü iş adamı var, bürokrat var, yönetici var, asker var, polis var çocuğu oraya gitmiş ama onlar işinde gücünde. Bankaya milyonlar yatıran iş adamları var, hepsi dışarıda dolaşıyor. Bir gariban bin lira yatırdı diye şu an açıkta. Devletin adaleti uygulamadığı hiçbir yerde bekası mümkün değildir. Bir an evvel adalet erini bulmalı, suçlu varsa cezasını çekmeli” diye konuştu.
“Bütün Mesele Bu Makama Bir Yörük Çocuğunun Gelmiş Olması”
Başkan Kocamaz, Mersin hariç hiçbir belediyede insanların elleri kelepçelenmiş olarak götürülmediğini sözlerine eklerken, “Türkiye’de 900 civarında belediye çalışanı ihraç edildi. Biz çifte standarta isyan ediyoruz. Herkese eşit muamele yapılırsa ve adalet ruhu eşit uygulanırsa biz bu kürsülerde bu feryadı yapmayız. Dolayısıyla bütün mesele bu makama bir Yörük çocuğunun gelmiş olması. Artık geçmiş dönemler geride kaldı. Kimse artık Yörük ve Türkmenler’i kapı ardına itemeyecek. Kurtuluş Savaşı’nı dedelerimiz verdi, bugünkü bozuk düzene kurtuluş mücadelesini, hak hukuk mücadelesini de onların torunları verecek. Ben 3 şeyden korkarım. Birincisi Allah’tan korkarım, ikincisi kul hakkı yemekten korkarım, üçüncüsü de iftiradan korkarım. Allah’tan ve kul hakkından korkmak benim elimde ama iftira çok tehlikeli. Nereden, nasıl geleceğini tespit etme şansınız yok. Ben öyle inanıyorum ki onlar bizim üzerimize öyle kumpaslar kurarken belki evinde bir kuru ekmeği bile bulunmayan, Allah’a inandığı gibi Ülkücü Harekete de inanan ve bizlere dua eden birçok kişi olduğunu da biliyoruz. Onun için oyuna gelmeyeceğiz” şeklinde konuştu.
“Bir defa yükselen bayrağın bir daha inmeyeceği’nin ve inmemesi için el ele, gönül gönüle mücadeleye devam edeceklerinin altını çizen Başkan Kocamaz, bu millete, devlete ve Mersin’e hizmet etmeye devam edeceklerinin vurgusunu yaptı.
Mersin İl Başkanı Sebahattin Kılıç ise konuşmasına Adana Aladağ’da yaşanan yurt yangınından duydukları üzüntüyü dile getirerek başladı. Sözlerine devletin gerekli tedbirleri alıp yurt yapmak yerine bu işleri dernek ve vakıflara bıraktığını ekleyen İl Başkanı Kılıç, “Ülke genelinde orta ve yüksek öğrenim yurtlarının yetersizliği hala devam etmekte olup, devlet bu hususta gerekli tedbirleri alıp yurt ihtiyacını karşılamak yerine bu alanı bu hususta liyakatı olmayan dernek ve vakıflara terk etmiş bulunmaktadır. Bu hususta da derme binalarda hizmet veren öğrenci yurtları ortaya çıkmıştır. Çocuklarımızın can güvenliği açısından son derece tehlikeli olan bu durum maalesef son olarak Aladağ’da orta öğretimde okuyan on bir öğrencimiz ve eğitmenimizin vefatı ile sonuçlanmıştır. İktidar bu soruna köklü çözümler üretmediği sürece bu olay ne ilk ne de son olacaktır. İktidarın bu hususta ‘Sorumlular mutlaka bulunacak ve adalete teslim edilecektir’ demeçleri bu felaketin vebalinden kendini kurtaramaz. Bu vebal iktidarın boynunda kıyamete kadar asılı kalacaktır” dedi.
Anayasa değişikliği paketinden de bahseden MHP İl Başkanı Sebahattin Kılıç, “Son günlerde ülke gündemini işgal eden hususlardan bir tanesi de mevcut siyasal sistemimizde köklü değişiklikler yaratacak olan Anayasa değişikliği paketidir. 12 maddelik anayasa değişikliği paketi önümüzdeki günlerde AKP tarafından Meclise sunulacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi paket ile ilgili genel görüşünü açıklarken; Cumhurbaşkanı tarafından Anayasaya aykırı bir şekilde yaratılan fiili durumun sistemi çalışamaz hale getirdiği, devleti kilitlediği bu kargaşanın son bulması ve yasal çerçeveye kavuşturulmasının Anayasal sistemin sürdürülebilirliği açısından elzem olduğu görüşünü dile getirmiştir. Sayın Genel Başkanımız Türk Milliyetçilerinin söz sahibi olduğu bir Anayasa değişikliğinin Devlet ebed ruhunun ilelebet yaşaması bakımından elzem olduğunu görmüş ve hamlesini ona göre yapmıştır. Bu hususta Sayın Genel Başkanımıza güvenimiz ve desteğimiz tamdır” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.