Bosnalı koleksiyoncunun ''Türk medyası'' ilgisi

Bilgi: Instagram'da @mersinhaber'i takip ederek anlık gelişmelerden daha hızlı haberdar olabilirsiniz.

Bosnalı koleksiyoncunun "Türk medyası" ilgisi

- Travnik şehri yakınlarındaki Laşva kasabasında otantik bir restoran işleten koleksiyoncu Fahrudin Meşkoviç, eski saat, para, kitap, fotoğraf, mobilya ve el yapımı birçok farklı eşyanın yanı sıra 1950'li yıllara ait Türk gazetelerini de biriktiriyor

- Hürriyet, Yeni İstanbul, Ekspres, Gece Postası ve Dünya gazetelerinin 1950'li yıllardaki baskılarını restoranının baş köşesinde sergileyen Meşkoviç, restoranını ziyaret edenlerin de eski gazetelere yoğun ilgi gösterdiğini söyledi

- Meşkoviç: "Gazeteleri, koleksiyoncu Saraybosnalı bir arkadaşımdan beş yıl önce satın aldım. Gazeteleri o tarihte kim biriktirmiş bilmiyorum. Restoranıma gelen turistler bu gazetelere yoğun ilgi gösteriyor"

LAŞVA - AMİNA ZORNİÇ - Bosna Hersek'te ''Vezirler Şehri'' olarak nitelendirilen Travnik yakınlarındaki Laşva kasabasında restoran işletmeciliği yapan ve aynı zamanda koleksiyoncu olan Fahrudin Meşkoviç, çok sayıda farklı antikanın yanı sıra 1950'li yıllara ait Türk gazetelerini de biriktiriyor.

Koleksiyonculuğu "sevdiği" için yaptığını ve herhangi bir kar amacı gütmediğini anlatan Meşkoviç, Hürriyet, Yeni İstanbul, Ekspres, Gece Postası ve Dünya gazetelerinin 1950'li yıllardaki baskılarının bulunduğu koleksiyonunu restoranının baş köşesinde sergiliyor..

Meşkoviç, 60 yıldan fazla geçmişe sahip olan gazete arşivinin Saraybosnalı bir koleksiyoncu arkadaşından beş yıl önce satın aldığını ifade ederek, gazeteleri o yıllarda kimin biriktirdiğini bilmediğini vurguladı.

Eski yıllara ait gazetelerin ilk görüşte ilgisini çektiğini ve bu nedenle satın almak istediğini söyleyen Meşkoviç, "Restoranıma gelen turistler bu gazetelere yoğun ilgi gösteriyorlar. Herkes bu arşive nasıl ulaştığımı soruyor" dedi.

Meşkoviç, eski olan her şeyin ilgisini çektiğini belirterek, topladığı tarihi eserler arasında Vranduk'taki kazılarda bulunan Osmanlı dönemine ait bir tüfeğin de yer aldığını belirtti.

"Eskiler, Bosna'nın bir parçası" diyen Meşkoviç, özellikle ülkenin orta kesimlerine ait çok sayıda tarihi eser biriktirdiğini ve bu işi severek yaptığını söyledi.

Türkiye'ye karşı ayrı bir sevgi ve his beslediğini anlatan Meşkoviç, "Birçok kez Türkiye'yi ziyaret ettim. Bursa'ya, İzmir'e, İstanbul'a çok kez gittim. Orada kendi evimizde gibiyim. O yüzden restorana ne zaman Türk müşteriler gelse ben de onlara karşı dostça, kardeşçe yaklaşıyorum" şeklinde konuştu.

Meşkoviç'in zengin koleksiyonunda ayrıca şapka ve şallar, örme yelek ve kazaklar, eldivenler, taş plaklar, kasetler, kitaplar, ansiklopediler, dergiler, avizeler, saatler ve kilimler de bulunuyor.

- Radyo ve banka reklamları

Meşkoviç'in koleksiyonundaki dönemin Türk gazetelerinde özellikle radyo ve banka reklamları dikkati çekiyor.

O tarihlerde özellikle köylerde elektriğin olmadığı göz önüne alındığında, "yeni çıkan" pilli radyoların reklamları gazetelerde geniş yer alıyor. O tarihlerden tanıtımı yapılan radyoların bugün sadece antikacılarda bulunabileceği ise 1950'lerden günümüze teknolojinin ne kadar geliştiğini gözler önüne seriyor.

Gazetelerdeki bir diğer dikkat çeken nokta ise banka reklamları. Reklamlarda, parasını bankaya yatıran vatandaşların çeşitli hediyelerin dağıtılacağı kuraya katılacağını bildiriliyor.

Gazetelerin birinde yer alan araştırma yazısı ise dikkati çekiyor. Yazar, geleceğe dair hayal kurduğu yazısında, bir gün Chicago'daki bir maçın aynı andan Türkiye'den de seyredilebileceğini savunuyor.

- "Stalin öldü"

Hürriyet gazetesinin 6 Mart 1953 tarihli basımında "Stalin Öldü" başlığı ile yayımlanan haberin fotoğrafı dikkati çekiyor. Gazetenin manşetindeki haberde kullanılan görsel, Stalin'in hastane odasındaki bir yatak üzerinde gözleri kapalı bir şekilde yattığını gösteren bir kara kalem çalışması.

Aynı gazete, 9 Mart 1953 tarihli basımında ise ölümünden üç gün sonra "Stalin'in cesedinin ilk resmi" başlığı ile Sovyet devlet adamının cesedine ait ilk resmi yayınlıyor.

Muhabir: Amina Zorniç
Yayınlayan: Atakan Çelik