Mersin Büyükşehir Belediyesinin Üniversitelerle Proje Yapma Yetkisinin Seçer'e Verilmesi Teklifi Oy Çokluğuyla Reddedildi
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 2020 yılı Ağustos Ayı Olağan Toplantı Döneminin 1. Birleşimi, Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında gerçekleştirildi.
@mersinhaber 'i takip et
4 yıllık üniversiteyi kazanan öğrencilere verilen öğrenim yardımının 1250 TL’den 1400 TL’ye çıkarılmasının görüşüldüğü meclis toplantısında, 60 hektarlık kent merkezinin yenilenmesi konusu da gündeme geldi. Bunun için etaplama yöntemini seçtiklerini aktaran Başkan Seçer, “Hiçbir kaynak bulamazsak da biz bunu karşılarız. 70, 80 milyon lirayı bu belediyeler karşılayamayacak kadar güçsüz değil. Burası Mersin’in geçmişini temsil eden bir yer. Geleceğe de bırakacağımız en önemli miras olarak görüyoruz” dedi. Akkuyu Nükleer Güç Santrali hakkında da değerlendirmelerde bulunan Başkan Seçer, ülke koşulları, çevre ve ekolojik dengeyi ilgilendiren konularda gerekli hassasiyetin ön plana alınarak yatırım yapılmasının önemini vurguladı.
Seçer: “Geçen yıl 7 bin 284 öğrencimize eğitim yardımında bulunduk”
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, 4 yıllık fakülte ya da bölümlere kayıt yapan öğrencilere verilen 1250 TL’lik öğrenim yardımının 2020-2021 eğitim ve öğretim dönemi için 1400 TL’ye yükseltilmesi konusu görüşülerek, komisyona sevk edildi. İlgili maddeye göre, kendisi veya ailesi Mersin’de ikamet eden ve 2020 yılı Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na girerek üniversitelerin 4 yıllık bölümlerini kazanan ve kayıt yapan öğrencilere ilk yıla mahsus verilen öğrenim yardımlarında 150 TL’lik artış yapılacak ve hak eden öğrenciler 1400 TL’lik yardımı taksitler halinde alacak.
Başkan Seçer, mecliste yaptığı konuşmada, 2019-2020 eğitim-öğretim döneminde başvuru yapan 7 bin 284 öğrenciye eğitim yardımında bulunduklarını belirterek, “Mersin’de yaşayan ailelerin üniversiteyi kazanan, 4 yıllık fakülteyi kazanan öğrencilerimizin beyan usulüne göre, herhangi bir araştırma yapmaksızın kendilerine eğitim yardımında bulunduk. Öğrenci başı 1200 TL’lik yardımı böldüğümüz taksitler doğrultusunda her ay başı hesaplarına paraları geçiyordu. Bir saniye dahi geciktirmeden bu yardımları öğrencilerimize yaptık. Biz öğrenci yardımlarını da zorunlu ödeme kapsamına aldık” dedi.
“Bu yıl öğrenci başına 1400 TL’lik yardım yapacağız”
Geçen yıl yapılan eğitim yardımı toplamının 11.2 milyon lira olduğunu kaydeden Başkan Seçer, “Şu anda üniversiteye kayıt işlemleri devam ediyor. Bizlere de tabii ki müracaatlar devam ediyor. Bu sayı kaç olur? 7 bin olur, 7 bin 500 olur, 8 bin olur. İnşallah çok daha yüksek sayıda öğrencimiz üniversiteyi kazanmış olur. Biz tamamına 1400 TL’lik öğrenci başı yardımlar yapacağız” diye konuştu.
“2 yıl eğitim-öğretimle aileye yük farklı. 4 yıl eğitim-öğretimle o aileye yük farklı”
Bazı meclis üyelerinin 2 yıllık bölümleri kazanan önlisans öğrencilerinin de öğrenim yardımından faydalanabilmesi yönündeki önerilerine yanıt veren Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Geçen yıl 9 bin 460 öğrencimiz 2 yıllık fakülte kazanmış. Bu yıl da tahminen 10 bin öğrencimizin kazandığını varsayarsak, 1400 lira üzerinden, 14 milyon lira gibi bir bütçe söz konusu. Dikkat ederseniz biz bu yardımı beyan usulüne göre yapıyoruz. Herhangi bir testten geçirmiyoruz. Gelir testi, ailesinin durumu vs. ya da hangi fakülteyi kazandı, puanı nedir? Öyle bir kriter arayışımız yok. Tamamına bu yardımı yapıyoruz. Şimdi 2 yıllıklara gelince, tabii ki gönül o öğrencilerimize de yardım yapmak ister. Ama biz mevcut imkanlarımızı en akılcı şekilde kullanmak için daha çok 4 yıllık fakülte eğitimi için Mersin’de ya da Mersin dışında öğrenim görecek öğrencilerimizin ailelerinin yükünün daha fazla olduğunu düşünüyoruz. 2 yıl eğitim-öğretimle aileye yük farklı. 4 yıl eğitim-öğretimle o aileye yük farklı. Dolayısıyla attığımız taş ürküttüğümüz kuşa değmezse de bir kıymeti yok. Yani buradan yasak savmak için, yardım yapıyoruz demek için bunu kuşa çevirip, bu yardımları daha da geniş bir skalaya yayalım dersek, bu biraz aslında amacı karşılamaz.”
2 yıllık önlisans öğrencileri için “harçlık” biçimde bir ödeme öngörülebilecek
Başkan Seçer, üniversitelere yapılan yerleştirme sonuçları doğrultusunda 2 yıllık önlisans öğrencileri için ‘harçlık’ şeklinde bir ödeme planlaması öngörebileceklerini de ifade etti. Seçer, “Sonuçlar tam olarak belli olduktan sonra rakamı önümüze alırız. Ondan sonra bir ilave değerlendirme yaparız. Dediğiniz gibi, belki bu kadar olmaz ama okul başladığı aylarda bütün öğrencilerin masrafı çok fazla oluyor. Bir defaya mahsus hani gittiği yerde evini tutuyor, yurda kayıt oluyor, kırtasiyesini alıyor gibi bir harçlık şeklinde, farklı bir statüde bunu da buradan hem sizlere hem vatandaşlarımıza duyuralım. Bir nevi meclisin sözü olarak vatandaşlarımız ya da önlisansa kayıt yaptıracak öğrencilerimiz bizleri dinliyorsa, takip etsinler. Kayıtlar olduktan sonra beraberce böyle bir çalışma yapalım” dedi.
60 hektarlık kent merkezinin yenilenmesi için etaplama yöntemi seçildi
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, Akdeniz İlçesi’ne bağlı Mahmudiye Mahallesi’ndeki 14, Camişerif Mahallesi’ndeki 1 adanın, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun kapsamında 1. Etap Proje alanı olarak belirlenmesi teklifi görüşüldü. Madde üzerine söz alan Başkan Seçer, Mersin’in tarihi kent merkezinin 2015 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla yenileme alanı olarak ilan edildiğini hatırlattı. Seçer, 60 hektar büyüklüğünde bir yenileme alanının bütün olarak projelendirilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle etaplama yöntemini seçtiklerini ve proje üzerinde Akdeniz Belediyesi ile birlikte çalıştıklarını söyledi.
“Bir ucundan başlayalım, kaynak bulamazsak da biz bunu karşılarız”
1. Etap alanın sınırları içerisinde Kasaplar Çarşısı, Büyük Hamam, Zafer Çarşısı, Eski Silifke Garajı, Mersin Büyükşehir’in kullandığı Kırmızı Lacivert İş Hanı ile İl Özel İdare İş Hanı’nın bulunduğunu kaydeden Seçer, şunları söyledi:
“Ayrıca Uray Caddesi üzerinde konumlanan 71. Ada yine bizim 1. Etap sınırlarımız içerisinde olacak ve etap alanı yaklaşık olarak 49 bin metrekare, yani 49 dönüm, yani 4,9 hektar. Yani baktığınız zaman o 60 hektarlık alan içerisinde çok da büyük bir yer değil ama inanılmaz zaman alıyor. Aşağı yukarı maliyetini de arkadaşlarımız önümüze koydu. Biz dedik ki bir ucundan başlayalım. Hiçbir kaynak bulamazsak da biz bunu karşılarız. 70, 80 milyon lirayı bu belediyeler karşılayamayacak kadar güçsüz değil. Burası Mersin’in geçmişini temsil eden bir yer. Geleceğe de bırakacağımız en önemli miras olarak görüyoruz. Biz bunu zaten bilimsel bir gözlemle yapıyoruz. Mersin Üniversitesi bizim burada çok değerli bir devlet üniversitemiz. Onların önemli katkılarıyla biz bunu yapıyoruz, bizim de tabii ki teknik kadromuz, bürokrasi kadromuz önemli katkılar veriyor.”
“Bu bilimsel, uzman gözüyle değerlendirilmesi gereken bir çalışma”
İlk olarak 1. Etap içindeki bulunan bölgelerde çalışmalar yürütüleceğini fakat ileriki süreçte Çamlıbel ve diğer bölgelerde de düzenlemeler yapılması üzerine çalışılacağını söyleyen Başkan Seçer, “Tek başımıza yapacağız gibi bir kaygımız, düşüncemiz de yok. Biz bunu ilçe belediyelerimizle de paylaşabiliriz. ‘Burayı siz yapın ama bu yapılan çalışmaya uygun bir planlama yapın’ deriz. Biz ayrı, siz ayrı, bir diğeri ayrı gibi yaptığımız çalışmalarda bir bütünlük olmaz. Neticede kent estetiği konuşuluyor. Bu bilimsel bir çalışma, uzman gözüyle değerlendirilmesi gereken bir çalışma. Her birimizin bakış açısına göre o caddelerimizi düzenlediğimiz noktada da bir görsel karmaşa meydana gelir. Bu temel prensipler çerçevesinde biz de her türlü işbirliğine hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum” ifadelerine yer verdi. Konuşmaların ardından teklif ayrıntılı görüşülmek üzere ilgili komisyonlara sevk edildi.
Seçer: “Çevreyi, ekolojik dengeyi ilgilendiren konuları, hassasiyeti ön plana alarak yatırımların yapılmasını istiyoruz”
Meclis’te TEİAŞ Genel Müdürlüğü yatırım programında yer alan 380 kV Akkuyu NGS - Mersin 380 TM Enerji İletim Hattına ait, Gülnar İlçesi Büyükeceli Mahallesi sınırları içinde 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı değişiklik teklifi ile ilgili komisyonlara müştereken havale edilen konu görüşüldü. Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili yapılan değerlendirmelerle ilgili konuşan Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Konumuz nükleerin faydası, zararı, eksiği, Türkiye'nin enerji açığından ziyade daha önce bir mahkeme kararına istinaden Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında bir uluslararası sözleşme imzalandı. Buranın daha önce ihalesi yapılmıştı. Danıştay ihaleyi bozdu, yürütmeyi durdurdu. İç hukukun aşılması yöntemi olarak, sizin de bildiğiniz gibi anayasamız gereği ‘Uluslararası sözleşmeler iç hukukun üzerindedir’den yola çıkarak, böyle bir uluslararası sözleşme oldu. Şimdi burada Meclis’i ya da bu işe muhalefet eden arkadaşlarımızın tamamını zan altında bırakacak yanlış bir değerlendirme oldu. Türkiye'de enerji açığı var, enerji yatırımlarına karşı gibi bir hüküm verdiniz, böyle bir hüküm yok. Hepimiz Türkiye'de yatırımın olmasını istiyoruz ama yatırım yaparken de başta ülkemiz koşulları, özellikle çevreyi, ekolojik dengeyi ilgilendiren konuları, o hassasiyeti ön plana alarak yatırımların yapılmasını istiyoruz. Örneğin burada polipropilen tesisi yapılacak, kimyasal tesis yapılmasına karşı olmamız eşyanın tabiatına aykırı. Türkiye'nin ihtiyacı varsa bunlar olacaktır. Liman genişlemesine bazı kesimler yanlış diyorsa bu demek değildir ki Mersin'de ikinci bir liman yapılmasın diye kimsenin bir iddiası yok. Burada yapılacak işlemlerin bize, çevremize, kentimize, yaratacağı olumsuzluklara bakmak lazım. Bir de kavramlar yanlış kullanılıyor. Nükleer güce karşı olmak farklı bir şeydir, nükleer güç santraline karşı olmak çok farklı bir şeydir. Türkiye'de nükleer güç santrallerinin yapılmasının değerlendirilmesi farklı kavramlardır.”
“Kaçak kayıp oranımız % 20”
Türkiye olarak aslında demode olmuş enerji nakil hatlarının yenilenmesi durumunda kaçak kayıp oranının elektrikte resmi rakamlarla % 20 olacağını söyleyen Seçer, “Çok büyük bir oran. Yaklaşık olarak % 6 civarında Türkiye'nin kullandığı elektriği karşılayacak bir nükleer güç santralinden bahsediyoruz. Diğer tarafta kaçak kayıp oranımız % 20, oraya dikkat çekmiyoruz. Bunlar çok geniş tartışılacak konu ama çok fazla dağıtmak istemiyorum. Ben nükleer teknolojiye karşı değilim. Tıpta da kullanılıyor, ziraatta da kullanılıyor, enerjide de kullanılıyor, bu başka bir alan. Çok geniş bir tartışma götüren bir alan, onun için burada noktalamak istiyorum. Yanlış bir mecraya götürmeyelim konuyu. Herkes görüşünü aktardı, buradaki temel konu daha önce yapımına başlanan Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili, enerji nakil hatlarıyla ilintili imarda yapılacak bazı uygulamalarla ilgili” dedi.
Oylama ile ilgili Meclis üyelerini de bilgilendiren Seçer, “Yalnız burada oy çokluğuyla bunun kabulü gerçekleşmiş, muhalefet şerhi var. Oylamayı yaparken dikkat edin lütfen. Teklifi, komisyon raporunun doğrultusunda, geldiği şekliyle oylarınıza sunacağım. Ona göre oyunuzun rengini belirleyin. Komisyon raporu bunun kabulü şeklinde çıkmış. Eğer komisyon raporunu onaylıyorsanız, doğal olarak bu konunun geldiği şekline de kabul oyu vereceksiniz. Komisyon raporunu kabul etmiyorsanız red vereceksiniz” diye konuştu. Teklif Meclis üyeleri tarafından oy çokluğuyla kabul edildi.
Üniversitelerle proje yapma yetkisi verilmesi reddedildi
Meclis toplantısında, devlet ve vakıf üniversiteleriyle yapılacak projelerde Başkan Seçer’e yetki verilmesi konusu gündeme geldi. Komisyondan gelen raporda, Başkan Seçer’e proje bazında yetki verilmesi önerisi yer aldı. Bazı meclis üyelerinin de benzer görüş belirtmesi üzerine Başkan Seçer, “Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kentimde bulunan iki devlet, iki vakıf üniversitesiyle oturup bir konuda proje geliştirme yetkisi alamayacak mıyım Meclis’ten? Bu kadar mı Meclis-Başkan arasında güven bunalımı var gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Bu bir mesai kaybı. Şimdi Cuma günü ikinci birleşimi yapacağız. Pazartesi günü Mersin Üniversitesi ivedi bir proje hakkında benden işbirliği istedi. Bir dahaki Meclis ne zaman? Bir sonraki ay. Şimdi o yapılacak proje kapsamı da 15-20 gün içerisinde tamamlanması gerekiyor. Yani ben bir dahaki Meclis’i mi bekleyeceğim ya da proje yapamayacak mıyım? Burada anlayışlı olmanızı rica ediyorum sizden. Bu tip şeylerle birbirimizi bence yormayalım. İşler sorunlu olur. Zaten uygun olmayan çalışmaları ben, üniversite ya devlet üniversitesi. Tarsus Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Toros Üniversitesi, Çağ Üniversitesi. Bunlar bizim üniversitelerimiz. Sizlerin de bildiği bizim de bildiğimiz üniversitelerimiz” ifadelerini kullandı.
Yapılan oylama sonucunda, Başkan Seçer’e üniversitelerle proje yapma yetkisi verilmesi teklifi oy çokluğuyla reddedildi.
Seçer: “Geçen yıl 7 bin 284 öğrencimize eğitim yardımında bulunduk”
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, 4 yıllık fakülte ya da bölümlere kayıt yapan öğrencilere verilen 1250 TL’lik öğrenim yardımının 2020-2021 eğitim ve öğretim dönemi için 1400 TL’ye yükseltilmesi konusu görüşülerek, komisyona sevk edildi. İlgili maddeye göre, kendisi veya ailesi Mersin’de ikamet eden ve 2020 yılı Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na girerek üniversitelerin 4 yıllık bölümlerini kazanan ve kayıt yapan öğrencilere ilk yıla mahsus verilen öğrenim yardımlarında 150 TL’lik artış yapılacak ve hak eden öğrenciler 1400 TL’lik yardımı taksitler halinde alacak.
Başkan Seçer, mecliste yaptığı konuşmada, 2019-2020 eğitim-öğretim döneminde başvuru yapan 7 bin 284 öğrenciye eğitim yardımında bulunduklarını belirterek, “Mersin’de yaşayan ailelerin üniversiteyi kazanan, 4 yıllık fakülteyi kazanan öğrencilerimizin beyan usulüne göre, herhangi bir araştırma yapmaksızın kendilerine eğitim yardımında bulunduk. Öğrenci başı 1200 TL’lik yardımı böldüğümüz taksitler doğrultusunda her ay başı hesaplarına paraları geçiyordu. Bir saniye dahi geciktirmeden bu yardımları öğrencilerimize yaptık. Biz öğrenci yardımlarını da zorunlu ödeme kapsamına aldık” dedi.
“Bu yıl öğrenci başına 1400 TL’lik yardım yapacağız”
Geçen yıl yapılan eğitim yardımı toplamının 11.2 milyon lira olduğunu kaydeden Başkan Seçer, “Şu anda üniversiteye kayıt işlemleri devam ediyor. Bizlere de tabii ki müracaatlar devam ediyor. Bu sayı kaç olur? 7 bin olur, 7 bin 500 olur, 8 bin olur. İnşallah çok daha yüksek sayıda öğrencimiz üniversiteyi kazanmış olur. Biz tamamına 1400 TL’lik öğrenci başı yardımlar yapacağız” diye konuştu.
“2 yıl eğitim-öğretimle aileye yük farklı. 4 yıl eğitim-öğretimle o aileye yük farklı”
Bazı meclis üyelerinin 2 yıllık bölümleri kazanan önlisans öğrencilerinin de öğrenim yardımından faydalanabilmesi yönündeki önerilerine yanıt veren Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Geçen yıl 9 bin 460 öğrencimiz 2 yıllık fakülte kazanmış. Bu yıl da tahminen 10 bin öğrencimizin kazandığını varsayarsak, 1400 lira üzerinden, 14 milyon lira gibi bir bütçe söz konusu. Dikkat ederseniz biz bu yardımı beyan usulüne göre yapıyoruz. Herhangi bir testten geçirmiyoruz. Gelir testi, ailesinin durumu vs. ya da hangi fakülteyi kazandı, puanı nedir? Öyle bir kriter arayışımız yok. Tamamına bu yardımı yapıyoruz. Şimdi 2 yıllıklara gelince, tabii ki gönül o öğrencilerimize de yardım yapmak ister. Ama biz mevcut imkanlarımızı en akılcı şekilde kullanmak için daha çok 4 yıllık fakülte eğitimi için Mersin’de ya da Mersin dışında öğrenim görecek öğrencilerimizin ailelerinin yükünün daha fazla olduğunu düşünüyoruz. 2 yıl eğitim-öğretimle aileye yük farklı. 4 yıl eğitim-öğretimle o aileye yük farklı. Dolayısıyla attığımız taş ürküttüğümüz kuşa değmezse de bir kıymeti yok. Yani buradan yasak savmak için, yardım yapıyoruz demek için bunu kuşa çevirip, bu yardımları daha da geniş bir skalaya yayalım dersek, bu biraz aslında amacı karşılamaz.”
2 yıllık önlisans öğrencileri için “harçlık” biçimde bir ödeme öngörülebilecek
Başkan Seçer, üniversitelere yapılan yerleştirme sonuçları doğrultusunda 2 yıllık önlisans öğrencileri için ‘harçlık’ şeklinde bir ödeme planlaması öngörebileceklerini de ifade etti. Seçer, “Sonuçlar tam olarak belli olduktan sonra rakamı önümüze alırız. Ondan sonra bir ilave değerlendirme yaparız. Dediğiniz gibi, belki bu kadar olmaz ama okul başladığı aylarda bütün öğrencilerin masrafı çok fazla oluyor. Bir defaya mahsus hani gittiği yerde evini tutuyor, yurda kayıt oluyor, kırtasiyesini alıyor gibi bir harçlık şeklinde, farklı bir statüde bunu da buradan hem sizlere hem vatandaşlarımıza duyuralım. Bir nevi meclisin sözü olarak vatandaşlarımız ya da önlisansa kayıt yaptıracak öğrencilerimiz bizleri dinliyorsa, takip etsinler. Kayıtlar olduktan sonra beraberce böyle bir çalışma yapalım” dedi.
60 hektarlık kent merkezinin yenilenmesi için etaplama yöntemi seçildi
Mersin Büyükşehir Belediye Meclisi’nde, Akdeniz İlçesi’ne bağlı Mahmudiye Mahallesi’ndeki 14, Camişerif Mahallesi’ndeki 1 adanın, 5366 sayılı Yıpranan Tarihi ve Kültürel Taşınmaz Varlıkların Yenilenerek Korunması ve Yaşatılarak Kullanılması Hakkındaki Kanun kapsamında 1. Etap Proje alanı olarak belirlenmesi teklifi görüşüldü. Madde üzerine söz alan Başkan Seçer, Mersin’in tarihi kent merkezinin 2015 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla yenileme alanı olarak ilan edildiğini hatırlattı. Seçer, 60 hektar büyüklüğünde bir yenileme alanının bütün olarak projelendirilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle etaplama yöntemini seçtiklerini ve proje üzerinde Akdeniz Belediyesi ile birlikte çalıştıklarını söyledi.
“Bir ucundan başlayalım, kaynak bulamazsak da biz bunu karşılarız”
1. Etap alanın sınırları içerisinde Kasaplar Çarşısı, Büyük Hamam, Zafer Çarşısı, Eski Silifke Garajı, Mersin Büyükşehir’in kullandığı Kırmızı Lacivert İş Hanı ile İl Özel İdare İş Hanı’nın bulunduğunu kaydeden Seçer, şunları söyledi:
“Ayrıca Uray Caddesi üzerinde konumlanan 71. Ada yine bizim 1. Etap sınırlarımız içerisinde olacak ve etap alanı yaklaşık olarak 49 bin metrekare, yani 49 dönüm, yani 4,9 hektar. Yani baktığınız zaman o 60 hektarlık alan içerisinde çok da büyük bir yer değil ama inanılmaz zaman alıyor. Aşağı yukarı maliyetini de arkadaşlarımız önümüze koydu. Biz dedik ki bir ucundan başlayalım. Hiçbir kaynak bulamazsak da biz bunu karşılarız. 70, 80 milyon lirayı bu belediyeler karşılayamayacak kadar güçsüz değil. Burası Mersin’in geçmişini temsil eden bir yer. Geleceğe de bırakacağımız en önemli miras olarak görüyoruz. Biz bunu zaten bilimsel bir gözlemle yapıyoruz. Mersin Üniversitesi bizim burada çok değerli bir devlet üniversitemiz. Onların önemli katkılarıyla biz bunu yapıyoruz, bizim de tabii ki teknik kadromuz, bürokrasi kadromuz önemli katkılar veriyor.”
“Bu bilimsel, uzman gözüyle değerlendirilmesi gereken bir çalışma”
İlk olarak 1. Etap içindeki bulunan bölgelerde çalışmalar yürütüleceğini fakat ileriki süreçte Çamlıbel ve diğer bölgelerde de düzenlemeler yapılması üzerine çalışılacağını söyleyen Başkan Seçer, “Tek başımıza yapacağız gibi bir kaygımız, düşüncemiz de yok. Biz bunu ilçe belediyelerimizle de paylaşabiliriz. ‘Burayı siz yapın ama bu yapılan çalışmaya uygun bir planlama yapın’ deriz. Biz ayrı, siz ayrı, bir diğeri ayrı gibi yaptığımız çalışmalarda bir bütünlük olmaz. Neticede kent estetiği konuşuluyor. Bu bilimsel bir çalışma, uzman gözüyle değerlendirilmesi gereken bir çalışma. Her birimizin bakış açısına göre o caddelerimizi düzenlediğimiz noktada da bir görsel karmaşa meydana gelir. Bu temel prensipler çerçevesinde biz de her türlü işbirliğine hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum” ifadelerine yer verdi. Konuşmaların ardından teklif ayrıntılı görüşülmek üzere ilgili komisyonlara sevk edildi.
Seçer: “Çevreyi, ekolojik dengeyi ilgilendiren konuları, hassasiyeti ön plana alarak yatırımların yapılmasını istiyoruz”
Meclis’te TEİAŞ Genel Müdürlüğü yatırım programında yer alan 380 kV Akkuyu NGS - Mersin 380 TM Enerji İletim Hattına ait, Gülnar İlçesi Büyükeceli Mahallesi sınırları içinde 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı değişiklik teklifi ile ilgili komisyonlara müştereken havale edilen konu görüşüldü. Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili yapılan değerlendirmelerle ilgili konuşan Başkan Seçer, şunları söyledi:
“Konumuz nükleerin faydası, zararı, eksiği, Türkiye'nin enerji açığından ziyade daha önce bir mahkeme kararına istinaden Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında bir uluslararası sözleşme imzalandı. Buranın daha önce ihalesi yapılmıştı. Danıştay ihaleyi bozdu, yürütmeyi durdurdu. İç hukukun aşılması yöntemi olarak, sizin de bildiğiniz gibi anayasamız gereği ‘Uluslararası sözleşmeler iç hukukun üzerindedir’den yola çıkarak, böyle bir uluslararası sözleşme oldu. Şimdi burada Meclis’i ya da bu işe muhalefet eden arkadaşlarımızın tamamını zan altında bırakacak yanlış bir değerlendirme oldu. Türkiye'de enerji açığı var, enerji yatırımlarına karşı gibi bir hüküm verdiniz, böyle bir hüküm yok. Hepimiz Türkiye'de yatırımın olmasını istiyoruz ama yatırım yaparken de başta ülkemiz koşulları, özellikle çevreyi, ekolojik dengeyi ilgilendiren konuları, o hassasiyeti ön plana alarak yatırımların yapılmasını istiyoruz. Örneğin burada polipropilen tesisi yapılacak, kimyasal tesis yapılmasına karşı olmamız eşyanın tabiatına aykırı. Türkiye'nin ihtiyacı varsa bunlar olacaktır. Liman genişlemesine bazı kesimler yanlış diyorsa bu demek değildir ki Mersin'de ikinci bir liman yapılmasın diye kimsenin bir iddiası yok. Burada yapılacak işlemlerin bize, çevremize, kentimize, yaratacağı olumsuzluklara bakmak lazım. Bir de kavramlar yanlış kullanılıyor. Nükleer güce karşı olmak farklı bir şeydir, nükleer güç santraline karşı olmak çok farklı bir şeydir. Türkiye'de nükleer güç santrallerinin yapılmasının değerlendirilmesi farklı kavramlardır.”
“Kaçak kayıp oranımız % 20”
Türkiye olarak aslında demode olmuş enerji nakil hatlarının yenilenmesi durumunda kaçak kayıp oranının elektrikte resmi rakamlarla % 20 olacağını söyleyen Seçer, “Çok büyük bir oran. Yaklaşık olarak % 6 civarında Türkiye'nin kullandığı elektriği karşılayacak bir nükleer güç santralinden bahsediyoruz. Diğer tarafta kaçak kayıp oranımız % 20, oraya dikkat çekmiyoruz. Bunlar çok geniş tartışılacak konu ama çok fazla dağıtmak istemiyorum. Ben nükleer teknolojiye karşı değilim. Tıpta da kullanılıyor, ziraatta da kullanılıyor, enerjide de kullanılıyor, bu başka bir alan. Çok geniş bir tartışma götüren bir alan, onun için burada noktalamak istiyorum. Yanlış bir mecraya götürmeyelim konuyu. Herkes görüşünü aktardı, buradaki temel konu daha önce yapımına başlanan Akkuyu Nükleer Güç Santrali ile ilgili, enerji nakil hatlarıyla ilintili imarda yapılacak bazı uygulamalarla ilgili” dedi.
Oylama ile ilgili Meclis üyelerini de bilgilendiren Seçer, “Yalnız burada oy çokluğuyla bunun kabulü gerçekleşmiş, muhalefet şerhi var. Oylamayı yaparken dikkat edin lütfen. Teklifi, komisyon raporunun doğrultusunda, geldiği şekliyle oylarınıza sunacağım. Ona göre oyunuzun rengini belirleyin. Komisyon raporu bunun kabulü şeklinde çıkmış. Eğer komisyon raporunu onaylıyorsanız, doğal olarak bu konunun geldiği şekline de kabul oyu vereceksiniz. Komisyon raporunu kabul etmiyorsanız red vereceksiniz” diye konuştu. Teklif Meclis üyeleri tarafından oy çokluğuyla kabul edildi.
Üniversitelerle proje yapma yetkisi verilmesi reddedildi
Meclis toplantısında, devlet ve vakıf üniversiteleriyle yapılacak projelerde Başkan Seçer’e yetki verilmesi konusu gündeme geldi. Komisyondan gelen raporda, Başkan Seçer’e proje bazında yetki verilmesi önerisi yer aldı. Bazı meclis üyelerinin de benzer görüş belirtmesi üzerine Başkan Seçer, “Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak kentimde bulunan iki devlet, iki vakıf üniversitesiyle oturup bir konuda proje geliştirme yetkisi alamayacak mıyım Meclis’ten? Bu kadar mı Meclis-Başkan arasında güven bunalımı var gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Bu bir mesai kaybı. Şimdi Cuma günü ikinci birleşimi yapacağız. Pazartesi günü Mersin Üniversitesi ivedi bir proje hakkında benden işbirliği istedi. Bir dahaki Meclis ne zaman? Bir sonraki ay. Şimdi o yapılacak proje kapsamı da 15-20 gün içerisinde tamamlanması gerekiyor. Yani ben bir dahaki Meclis’i mi bekleyeceğim ya da proje yapamayacak mıyım? Burada anlayışlı olmanızı rica ediyorum sizden. Bu tip şeylerle birbirimizi bence yormayalım. İşler sorunlu olur. Zaten uygun olmayan çalışmaları ben, üniversite ya devlet üniversitesi. Tarsus Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, Toros Üniversitesi, Çağ Üniversitesi. Bunlar bizim üniversitelerimiz. Sizlerin de bildiği bizim de bildiğimiz üniversitelerimiz” ifadelerini kullandı.
Yapılan oylama sonucunda, Başkan Seçer’e üniversitelerle proje yapma yetkisi verilmesi teklifi oy çokluğuyla reddedildi.