Kararsız Seçmenin Tercihi "DEVA" Olacak
Türkiye’de şuanda en büyük seçmen kitlesinin kararsızlar olduğunun altını çizen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan, “Türkiye’de en büyük parti şuanda kararsızlar partisidir.”
@mersinhaber 'i takip et
Genel Başkan Yardımcısı Babaoğlan “Karasızların çok ciddi bir oranı var ve bunların çoğunu da yeni kuşak oluşturuyor. Bu nedenle daha değişik ve yenilikçi söylemlerle bu kararsız yeni kuşak seçmene ulaşmamız gerekiyor. DEVA Partisi de genç bir yapıda 'Z' Kuşağını çok yakından takip ediyor ve gençler tarafından çok iyi anlaşılıyor, yüzde 20 oranında genç kota ve 90 kişilik kurucu kadrosunun da 18'i gençlerden oluşuyor. Dolayısıyla bizim fikirlerimizin çoğu gençlere dönük onlara yönelik fikirler. Kararsız genç seçmenler tarafından çok iyi algılanıyoruz” dedi.
Genel Başkanlığını Ali Babacan'ın yürüttüğü DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan ‘Herkes İçin Gündem’ Programında Zeynep Uzun'un konuğu oldu. “Siyaset Vatandaşın Söylemi Üzerinden Yapılacak” diyen Ali Rıza Babaoğlan DEVA Partisinin '' Dijital Parti '' kavramını açıklarken, hızla değişen dünya düzeni ile artık dijital çağda dijital vatandaş kavramı ortaya çıktı ve dijital vatandaşı yakalayabilmek için de partilerin dijital kampanyalarla mevcut kitleyi yakalaması gerektiğini düşündüklerini belirtti. Mersinli olduğunu ilköğretim ve liseyi Mersin’de okuduğunu ifade eden Babaoğlan, “Mersinliyim. İlkokulu 3 Ocak İlköğretim Okulu’nda okudum. Daha sonra Yusuf Kalkavan Anadolu Lisesi’ni bitirdim. Daha sonra özel bir üniversitede burslu okudum. Üniversiteden sonra özel sektöre atıldım. 2008 yılında dünyaca ünlü sosyal iş ağı olan linkedin Türkiye Bölge Direktörlüğü’nün Dublin Merkez Ofisinin idareciliğini yürüttüm. Bu son maaşlı işim oldu. Ondan sonra kendi şirketimi kurdum” dedi.
“DEVA PARTİSİ DİJİTAL BİR PARTİ”
Programda siyasete başlama hikayesini de anlatan Babaoğlan, “Partimizin kurucu Genel Başkanı Ali Babacan beyefendi ile daha önceden tanışıyorduk. Ankara’da ya kamu sektöründe çalışırsınız ya da kamuya iş yapan özel sektörde çalışırsınız. Dolayısıyla Ali Beyle bir sunum esnasında tanıştık. Sonra yine kendisi bakanken bir ABD ziyareti esnasında da aynı programda yer almıştık. Parti kurulma aşamasında da yine benim talebimle bir araya geldik. Kendisine parti kurulma aşamasıyla ilgili eğer yeni bir siyasi parti kurulacaksa bunun tamamen bir dijital parti olması gerektiğiyle ilgili bazı çalışmalarımdan bahsettim. Çünkü hep şunu söylerim; Türkiye’de artık bir bakkal dahi kuracak olsanız dijital dünyayı düşünerek bunu yapmanız lazım. Bunu dijital bir bakkal haline getirmeniz gerekir. Türkiye’de şuanda çok sayıda evlere teslimat yapan şirketler var ‘İste gelsin’ gibi. Bunlar tamamen bakkalların rakibi aslında. Dolayısıyla bir bakkal açtığınız da bile tüm rakiplerinizi düşünmeniz lazım. Bu kuaförler için de böyle. Kuaförlük sektörü bile artık internet üzeri randevu sistemiyle çalışır duruma geldi. Dolayısıyla 2020 yılında bu tarz bir yapının da tamamen dijital olması gerektiğini ifade ettim kendilerine. Kendisi de bunları beğendi ve bu çalışmaları biraz daha ilerletmemizi istedi. O gün bugündür de çalışmalarımız devam ediyor. Aslında DEVA Partisi artık tamamıyla bir dijital partidir diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİ SÜRECİ BİZİ ETKİLEMEDİ”
Parti kuruluş tarihinin pandemi dönemine gelmesiyle nedeniyle bir handikap yaşamadıklarını kaydeden Babaoğlan, “Partinin kuruluş tarihinin ertesi günü korona süreci başladı. Dışarıdan çok olumsuz bir etki etti gidi görülse de aslında ajandamızdan hiçbir sapma olduğunu söyleyebilirim. Çalışmalarımız planladığımız gibi devam ediyor. Dijital partinin en büyük avantajı bu süreçte ortaya çıktı. Bizim parti kuruluş etkiliğinden hemen sonraki hafta sokağa çıkma yasakları gelmeye başladı peş peşe. Çok iyi bir kurumsal ve bilişim altyapımız olduğu için pandemi sürecinden o kadar olumsuz etkilenmedik. Partinin dijital omurgasını çok iyi oluşturduğumuz için bu 3 aylık süreci kurucular kurulu toplantısında bir araya gelip bir daha hiçbir araya gelemeyen kurucular olarak bu süreci çok iyi yönettiğimizi düşünüyorum. 1 Haziran’dan itibaren de sahaya inerek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnancımızdan dolayı ‘Olanda hayır vardır’ diyerek süreci olumluya çevirdik. Bu süreçte ev ödevlerimizi tamamladık ve sahaya indik. Tüm altyapımız bu süreçte test edildi” ifadelerini kullandı.
MERSİN VE ADANA’DA BİZE ÇOK
DEVA Partisi’nde Mersin ve Adana’da çok büyük bir ilgi olduğunun altını çizen Babaoğlan, “11 Mart’tan bu yana aktif olan internet sayfamıza gönüllü katılmak isteyen 90 bine yakın vatandaşımız başvuruda bulundu. Her ilimizde partimiz bünyesinde gönüllü çalışmak isteyen binlerce başvuru aldık. Türkiye’yi 18 bölgeye ayırdık ve ben de Mersin ile Adana’dan sorumlu ekibin içinde yer alıyorum. Mersin ile Adana’dan partimize çok ciddi başvuru oldu. Bu iki ilde parti teşkilatlarında çalışmak isteyen 6 bine yakın vatandaşımız başvuru yaptı. Geçtiğimiz haftalarda 6-7 gün bu iki kentimizde bire bir görüşmeler gerçekleştirdik. Bu arkadaşlarla önce zoom üzerinden görüşmeler gerçekleştirdik. Ardından da yüz yüze mülakatlar yaptık. Artık yavaş yavaş teşkilat yapımızı kuruyoruz. Belirlenmiş herhangi bir il teşkilatımız yok. Kısa sürede çok sayıda il teşkilatının atandığını göreceksiniz. Çok şeffaf bir süreç yürütüyoruz. Üye talebinde bulunan vatandaşlarımızdan da il başkanı atayacağımızı göreceksiniz. İl bazında teşkilat yapılanmamızı yaz aylarının sonunda, ilçe teşkilatlanmamızı da sonbahar aylarının sonlarına doğru tamamlamış olacağız. Çünkü biliyorsunuz Türkiye’de seçime girme koşullarından bir tanesi de 42 ilde il teşkilatlanın kurulması ve bu illerin üçte bir ilçesinde de ilçe teşkilatlanmalarının tamamlanmış olmasıdır” diye konuştu.
“EKRAN DURDURAN ANLAR YAKALAMAK GEREKİR”
Dijital parti tanımlanmasından da bahseden Babaoğlan, “Dijital parti tanımından önce dijital vatandaş nedir? diye önce ona bakmamız lazım. 2020 yılında yaşıyoruz ve insanlar yaşayış şekilleriyle ilgili yeni kararlar veriyor özellikle de yeni kuşak. Dijitalleşmeden önce insanların evinde sadece televizyon vardı ve insanlar televizyonlardan izledikleriyle kararlar veriyordu. Ama artık gençler internetten okudukları bir tweetle bir konuyu sevmek ya da sevmemek arasındaki kararını veriyor. Artık parmak durduran anlar diye bir söylem var. Akıllı telefonlarda ekranı aşağı doğru kaydırırken önünüze bir haber ya da mesaj çıktığınız bir an duruyoruz ya işte öyle ekranı durduran anları yakalamak lazım. Telefon ekranı kadar küçük bir yerde gençlere hitap ediyorsunuz aslında. Eskide televizyonlar büyüktü ve uzun süreli yayınlar yapılırdı ama şimdi ekranlar küçüldü ve daha etkili hale geldi. Gençler uzun süreli yayınlardan çok kısa süreli özetleri seviyor. 24 saat içinde yapabileceklerimiz daha da çoğaldı. Parmak durduran anlarla ulaşabildiğiniz anda kararlara direkt etki edebiliyorsunuz. Kararını televizyon ekranlarından değil de küçük telefon ekranlarında verenlerdir dijital vatandaşlar. Dijital vatandaş kavramı 2010 yılından beri üzerinde çalıştığım ve makaleler yazdığım bir kavram. Sonrasında tüm ülke çapında da kullanılır hale geldi. Bu insanlar artık yeni şeyler talep ediyorlar. Bunları anlamak gerekir. Artık tüm siparişlerimiz bir mail ya da telefonla evlerimize geldiği bir dönemi yaşıyoruz. Dünya artık değişiyor ve dönüşüyor. Bu değişen ve dönüşen dünyada siyaset de söylemler de ve parti yapıları da değişiyor” şeklinde konuştu.
“GENÇLER TARAFINDAN ÇOK İYİ ALGILANIYORUZ”
Seçimin sonucunu kararsız seçmenlerin belirleyeceğini ifade eden DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Rıza Babaoğlan, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de en büyük parti şuanda kararsızlar partisidir. Karasızların çok ciddi bir oranı var ve bunların çoğunu da yeni kuşak oluşturuyor. Bu nedenle daha değişik ve yenilikçi söylemlerle bu kararsız yeni kuşak seçmene ulaşmamız gerekiyor. Sadece bunu söylemle değil eylemle de göstermek gerekiyor. İşte sayın genel başkanımızın yaptığı açıklamalar ve partimizin yapısı tam da bu seçmenlere göre. Bizim en önemli ortamımız aslında partimizin web sitesi. Diğer parti siteleri 5 yıl önceki halini kururken bizim parti sitemizin sürekli güncellendiğini göreceksiniz. Partimizin web sitesini haber portalı gibi her gün insanların ilgisi çekecek şekilde güncelliyoruz. Bizim web sitemize her gün girmek için bir nedeniniz var aslında. Web sitemizde Serbest Kürsü diye bir bölümümüz var. Oraya her gün vatandaşlar seslerini duyurarak, kendi alanlarındaki mesajları yazarak bizimle iletişime geçiyorlar. Türkiye’de artık siyaset vatandaşın söylemi üzerinden gelişecek. Biz bunu kendi web sitemiz üzerinden yapmış bulunmaktayız şuanda. Vatandaşın gündemi artık siyasetin de gündemi olacak. Partimizde yüzde 20’lik gençlik kotası var ve 90 kurucumuzdan 18’i genç. Doğuştan genç bir partiyiz. 33 yaşında genç bir genel başkan yardımcısıyım ama benden çok daha gençleri de var. Dolayısıyla bizim fikirlerimizin çoğu gençlere dönük onlara yönelik fikirler. Kararsız genç seçmenler tarafından çok iyi algılanıyoruz.”
Genel Başkanlığını Ali Babacan'ın yürüttüğü DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan ‘Herkes İçin Gündem’ Programında Zeynep Uzun'un konuğu oldu. “Siyaset Vatandaşın Söylemi Üzerinden Yapılacak” diyen Ali Rıza Babaoğlan DEVA Partisinin '' Dijital Parti '' kavramını açıklarken, hızla değişen dünya düzeni ile artık dijital çağda dijital vatandaş kavramı ortaya çıktı ve dijital vatandaşı yakalayabilmek için de partilerin dijital kampanyalarla mevcut kitleyi yakalaması gerektiğini düşündüklerini belirtti. Mersinli olduğunu ilköğretim ve liseyi Mersin’de okuduğunu ifade eden Babaoğlan, “Mersinliyim. İlkokulu 3 Ocak İlköğretim Okulu’nda okudum. Daha sonra Yusuf Kalkavan Anadolu Lisesi’ni bitirdim. Daha sonra özel bir üniversitede burslu okudum. Üniversiteden sonra özel sektöre atıldım. 2008 yılında dünyaca ünlü sosyal iş ağı olan linkedin Türkiye Bölge Direktörlüğü’nün Dublin Merkez Ofisinin idareciliğini yürüttüm. Bu son maaşlı işim oldu. Ondan sonra kendi şirketimi kurdum” dedi.
“DEVA PARTİSİ DİJİTAL BİR PARTİ”
Programda siyasete başlama hikayesini de anlatan Babaoğlan, “Partimizin kurucu Genel Başkanı Ali Babacan beyefendi ile daha önceden tanışıyorduk. Ankara’da ya kamu sektöründe çalışırsınız ya da kamuya iş yapan özel sektörde çalışırsınız. Dolayısıyla Ali Beyle bir sunum esnasında tanıştık. Sonra yine kendisi bakanken bir ABD ziyareti esnasında da aynı programda yer almıştık. Parti kurulma aşamasında da yine benim talebimle bir araya geldik. Kendisine parti kurulma aşamasıyla ilgili eğer yeni bir siyasi parti kurulacaksa bunun tamamen bir dijital parti olması gerektiğiyle ilgili bazı çalışmalarımdan bahsettim. Çünkü hep şunu söylerim; Türkiye’de artık bir bakkal dahi kuracak olsanız dijital dünyayı düşünerek bunu yapmanız lazım. Bunu dijital bir bakkal haline getirmeniz gerekir. Türkiye’de şuanda çok sayıda evlere teslimat yapan şirketler var ‘İste gelsin’ gibi. Bunlar tamamen bakkalların rakibi aslında. Dolayısıyla bir bakkal açtığınız da bile tüm rakiplerinizi düşünmeniz lazım. Bu kuaförler için de böyle. Kuaförlük sektörü bile artık internet üzeri randevu sistemiyle çalışır duruma geldi. Dolayısıyla 2020 yılında bu tarz bir yapının da tamamen dijital olması gerektiğini ifade ettim kendilerine. Kendisi de bunları beğendi ve bu çalışmaları biraz daha ilerletmemizi istedi. O gün bugündür de çalışmalarımız devam ediyor. Aslında DEVA Partisi artık tamamıyla bir dijital partidir diyebiliriz” ifadelerini kullandı.
“PANDEMİ SÜRECİ BİZİ ETKİLEMEDİ”
Parti kuruluş tarihinin pandemi dönemine gelmesiyle nedeniyle bir handikap yaşamadıklarını kaydeden Babaoğlan, “Partinin kuruluş tarihinin ertesi günü korona süreci başladı. Dışarıdan çok olumsuz bir etki etti gidi görülse de aslında ajandamızdan hiçbir sapma olduğunu söyleyebilirim. Çalışmalarımız planladığımız gibi devam ediyor. Dijital partinin en büyük avantajı bu süreçte ortaya çıktı. Bizim parti kuruluş etkiliğinden hemen sonraki hafta sokağa çıkma yasakları gelmeye başladı peş peşe. Çok iyi bir kurumsal ve bilişim altyapımız olduğu için pandemi sürecinden o kadar olumsuz etkilenmedik. Partinin dijital omurgasını çok iyi oluşturduğumuz için bu 3 aylık süreci kurucular kurulu toplantısında bir araya gelip bir daha hiçbir araya gelemeyen kurucular olarak bu süreci çok iyi yönettiğimizi düşünüyorum. 1 Haziran’dan itibaren de sahaya inerek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İnancımızdan dolayı ‘Olanda hayır vardır’ diyerek süreci olumluya çevirdik. Bu süreçte ev ödevlerimizi tamamladık ve sahaya indik. Tüm altyapımız bu süreçte test edildi” ifadelerini kullandı.
MERSİN VE ADANA’DA BİZE ÇOK
DEVA Partisi’nde Mersin ve Adana’da çok büyük bir ilgi olduğunun altını çizen Babaoğlan, “11 Mart’tan bu yana aktif olan internet sayfamıza gönüllü katılmak isteyen 90 bine yakın vatandaşımız başvuruda bulundu. Her ilimizde partimiz bünyesinde gönüllü çalışmak isteyen binlerce başvuru aldık. Türkiye’yi 18 bölgeye ayırdık ve ben de Mersin ile Adana’dan sorumlu ekibin içinde yer alıyorum. Mersin ile Adana’dan partimize çok ciddi başvuru oldu. Bu iki ilde parti teşkilatlarında çalışmak isteyen 6 bine yakın vatandaşımız başvuru yaptı. Geçtiğimiz haftalarda 6-7 gün bu iki kentimizde bire bir görüşmeler gerçekleştirdik. Bu arkadaşlarla önce zoom üzerinden görüşmeler gerçekleştirdik. Ardından da yüz yüze mülakatlar yaptık. Artık yavaş yavaş teşkilat yapımızı kuruyoruz. Belirlenmiş herhangi bir il teşkilatımız yok. Kısa sürede çok sayıda il teşkilatının atandığını göreceksiniz. Çok şeffaf bir süreç yürütüyoruz. Üye talebinde bulunan vatandaşlarımızdan da il başkanı atayacağımızı göreceksiniz. İl bazında teşkilat yapılanmamızı yaz aylarının sonunda, ilçe teşkilatlanmamızı da sonbahar aylarının sonlarına doğru tamamlamış olacağız. Çünkü biliyorsunuz Türkiye’de seçime girme koşullarından bir tanesi de 42 ilde il teşkilatlanın kurulması ve bu illerin üçte bir ilçesinde de ilçe teşkilatlanmalarının tamamlanmış olmasıdır” diye konuştu.
“EKRAN DURDURAN ANLAR YAKALAMAK GEREKİR”
Dijital parti tanımlanmasından da bahseden Babaoğlan, “Dijital parti tanımından önce dijital vatandaş nedir? diye önce ona bakmamız lazım. 2020 yılında yaşıyoruz ve insanlar yaşayış şekilleriyle ilgili yeni kararlar veriyor özellikle de yeni kuşak. Dijitalleşmeden önce insanların evinde sadece televizyon vardı ve insanlar televizyonlardan izledikleriyle kararlar veriyordu. Ama artık gençler internetten okudukları bir tweetle bir konuyu sevmek ya da sevmemek arasındaki kararını veriyor. Artık parmak durduran anlar diye bir söylem var. Akıllı telefonlarda ekranı aşağı doğru kaydırırken önünüze bir haber ya da mesaj çıktığınız bir an duruyoruz ya işte öyle ekranı durduran anları yakalamak lazım. Telefon ekranı kadar küçük bir yerde gençlere hitap ediyorsunuz aslında. Eskide televizyonlar büyüktü ve uzun süreli yayınlar yapılırdı ama şimdi ekranlar küçüldü ve daha etkili hale geldi. Gençler uzun süreli yayınlardan çok kısa süreli özetleri seviyor. 24 saat içinde yapabileceklerimiz daha da çoğaldı. Parmak durduran anlarla ulaşabildiğiniz anda kararlara direkt etki edebiliyorsunuz. Kararını televizyon ekranlarından değil de küçük telefon ekranlarında verenlerdir dijital vatandaşlar. Dijital vatandaş kavramı 2010 yılından beri üzerinde çalıştığım ve makaleler yazdığım bir kavram. Sonrasında tüm ülke çapında da kullanılır hale geldi. Bu insanlar artık yeni şeyler talep ediyorlar. Bunları anlamak gerekir. Artık tüm siparişlerimiz bir mail ya da telefonla evlerimize geldiği bir dönemi yaşıyoruz. Dünya artık değişiyor ve dönüşüyor. Bu değişen ve dönüşen dünyada siyaset de söylemler de ve parti yapıları da değişiyor” şeklinde konuştu.
“GENÇLER TARAFINDAN ÇOK İYİ ALGILANIYORUZ”
Seçimin sonucunu kararsız seçmenlerin belirleyeceğini ifade eden DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Rıza Babaoğlan, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de en büyük parti şuanda kararsızlar partisidir. Karasızların çok ciddi bir oranı var ve bunların çoğunu da yeni kuşak oluşturuyor. Bu nedenle daha değişik ve yenilikçi söylemlerle bu kararsız yeni kuşak seçmene ulaşmamız gerekiyor. Sadece bunu söylemle değil eylemle de göstermek gerekiyor. İşte sayın genel başkanımızın yaptığı açıklamalar ve partimizin yapısı tam da bu seçmenlere göre. Bizim en önemli ortamımız aslında partimizin web sitesi. Diğer parti siteleri 5 yıl önceki halini kururken bizim parti sitemizin sürekli güncellendiğini göreceksiniz. Partimizin web sitesini haber portalı gibi her gün insanların ilgisi çekecek şekilde güncelliyoruz. Bizim web sitemize her gün girmek için bir nedeniniz var aslında. Web sitemizde Serbest Kürsü diye bir bölümümüz var. Oraya her gün vatandaşlar seslerini duyurarak, kendi alanlarındaki mesajları yazarak bizimle iletişime geçiyorlar. Türkiye’de artık siyaset vatandaşın söylemi üzerinden gelişecek. Biz bunu kendi web sitemiz üzerinden yapmış bulunmaktayız şuanda. Vatandaşın gündemi artık siyasetin de gündemi olacak. Partimizde yüzde 20’lik gençlik kotası var ve 90 kurucumuzdan 18’i genç. Doğuştan genç bir partiyiz. 33 yaşında genç bir genel başkan yardımcısıyım ama benden çok daha gençleri de var. Dolayısıyla bizim fikirlerimizin çoğu gençlere dönük onlara yönelik fikirler. Kararsız genç seçmenler tarafından çok iyi algılanıyoruz.”