Başkan Seçer, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü Törenine Katıldı
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü töreninde yaptığı konuşmada, “Basın demokrasinin yücelmesinde, ihya olmasında, taçlanmasında en önemli unsur” dedi.
@mersinhaber 'i takip et
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer,10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Cumhuriyet Alanı’nda düzenlediği törene katıldı. Başkan Seçer, “Basın demokrasinin yücelmesinde, ihya olmasında, taçlanmasında en önemli unsur” dedi.
Başkan Seçer, düzenlenen törende yaptığı konuşmada, 10 Ocak’ın Türk basını açısından önemine dikkat çekerek, “Sorunlar yumağı haline gelmiş bir alanda bayram kutlamak gibi bir abesle iştigal olamaz. Bu alanda gazetecilik ve basın çalışanlarının sorunları, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasal süreç, burada basının aldığı rol, etkileri, basının etkilendiği durumlar, bunların konuşulması lazım. Hiç süslü laf etmeye gerek yok” dedi.
Seçer: “Demokrasi varsa ekonomi kötü olmaz”
Türkiye’nin demokrasi anlamında çok olgunlaşmış bir ülke olmadığını, 150 yıllık bir demokrasi deneyimi bulunduğunu kaydeden Başkan Seçer, şöyle devam etti:“Basın demokrasinin yücelmesinde, ihya olmasında, taçlanmasında en önemli unsur. Çünkü haber alma özgürlüğü diyoruz. İnsanların fikirlerini hürce yayma alanı diyoruz. Fikirlerim var, düşüncelerim var, ben Belediye Başkanıyım. Belediye Başkanı olarak fikirlerimi basın yoluyla halka aktarabilirim ya da bunun tam tersi. Belediye Başkanı olarak bazı uygulamalar yapıyorum, politikalar uyguluyorum ama bununla ilgili değerlendirme yapıp kamuoyuna sunacak olan bu konuda bilgisi olan, birikimi olan gazetecilerdir. Toplum böyle aydınlatılır. Demokrasi böyle gelişir, insan hakları böyle gelişir. Demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin olduğu yerde de zaten ekonominin kötü olması mümkün değil. Demokrasisi ilerlemiş bir fakir ülke gösterebilir misiniz? Ama yeraltı zenginlikleri çok olup da demokrasisi gelişmemiş ülkeleri Ortadoğu coğrafyasında görebilirsiniz.”
“Basına el uzatmak zorundayız”
Basının içinde bulunduğu ekonomik sorunlara da dikkat çeken Başkan Seçer, “Belediyeler olarak, basınla ilgili, onların yaşamlarını idame ettirebilmesi, emeklerinin karşılığını alabilmesi için yasalar çerçevesinde el uzatmak zorunluluğumuz olduğunun farkında olmamız lazım ki hepimiz bunun farkındayız. Bu bizim görevimiz. Basını koruyalım, basını yüceltelim bunda bir beis yok ama bunun karşılığında da doğru kalemler, doğru fikirleri, tarafsız değerlendirmeleri, yorumları olan, gerçekten toplumu iyi şekilde yönlendirebilecek bir basının olması, doğru haberi toplumla paylaşan bir basının olması yönünde de cemiyetin emek sarf etmesi gerektiğini düşünüyorum. Cemiyetler sadece tabelaları olan süslü binalar değil. Cemiyetin esasına girmek lazım. Basın etik kuralları çerçevesinde gereğini yapan meslektaşlarına sahip çıkması lazım. Ama bu alanı, bu mesleği kirletenlere de gerekli müeyyideyi uygulaması lazım.” dedi
Başkan Seçer, düzenlenen törende yaptığı konuşmada, 10 Ocak’ın Türk basını açısından önemine dikkat çekerek, “Sorunlar yumağı haline gelmiş bir alanda bayram kutlamak gibi bir abesle iştigal olamaz. Bu alanda gazetecilik ve basın çalışanlarının sorunları, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasal süreç, burada basının aldığı rol, etkileri, basının etkilendiği durumlar, bunların konuşulması lazım. Hiç süslü laf etmeye gerek yok” dedi.
Seçer: “Demokrasi varsa ekonomi kötü olmaz”
Türkiye’nin demokrasi anlamında çok olgunlaşmış bir ülke olmadığını, 150 yıllık bir demokrasi deneyimi bulunduğunu kaydeden Başkan Seçer, şöyle devam etti:“Basın demokrasinin yücelmesinde, ihya olmasında, taçlanmasında en önemli unsur. Çünkü haber alma özgürlüğü diyoruz. İnsanların fikirlerini hürce yayma alanı diyoruz. Fikirlerim var, düşüncelerim var, ben Belediye Başkanıyım. Belediye Başkanı olarak fikirlerimi basın yoluyla halka aktarabilirim ya da bunun tam tersi. Belediye Başkanı olarak bazı uygulamalar yapıyorum, politikalar uyguluyorum ama bununla ilgili değerlendirme yapıp kamuoyuna sunacak olan bu konuda bilgisi olan, birikimi olan gazetecilerdir. Toplum böyle aydınlatılır. Demokrasi böyle gelişir, insan hakları böyle gelişir. Demokrasinin, insan haklarının, özgürlüklerin olduğu yerde de zaten ekonominin kötü olması mümkün değil. Demokrasisi ilerlemiş bir fakir ülke gösterebilir misiniz? Ama yeraltı zenginlikleri çok olup da demokrasisi gelişmemiş ülkeleri Ortadoğu coğrafyasında görebilirsiniz.”
“Basına el uzatmak zorundayız”
Basının içinde bulunduğu ekonomik sorunlara da dikkat çeken Başkan Seçer, “Belediyeler olarak, basınla ilgili, onların yaşamlarını idame ettirebilmesi, emeklerinin karşılığını alabilmesi için yasalar çerçevesinde el uzatmak zorunluluğumuz olduğunun farkında olmamız lazım ki hepimiz bunun farkındayız. Bu bizim görevimiz. Basını koruyalım, basını yüceltelim bunda bir beis yok ama bunun karşılığında da doğru kalemler, doğru fikirleri, tarafsız değerlendirmeleri, yorumları olan, gerçekten toplumu iyi şekilde yönlendirebilecek bir basının olması, doğru haberi toplumla paylaşan bir basının olması yönünde de cemiyetin emek sarf etmesi gerektiğini düşünüyorum. Cemiyetler sadece tabelaları olan süslü binalar değil. Cemiyetin esasına girmek lazım. Basın etik kuralları çerçevesinde gereğini yapan meslektaşlarına sahip çıkması lazım. Ama bu alanı, bu mesleği kirletenlere de gerekli müeyyideyi uygulaması lazım.” dedi