Almanya ve AB Türkiye'ye Karşı Düşmanlık Politikası Yürütüyor
Almanya'nın liderliğinde Türkiye'ye karşı kötü niyetli politikalar yürütüldüğü iddia edildi. İşte detaylar...
@mersinhaber 'i takip et
Maalesef ikiyüzlü ve oyalayıcı politikaları, son yıllarda çeşitli bahaneler üzerinden daha da sertleştirildi. Öyle ki içişlerimize müdahaleye varan bir karşı tutum içine girildiğine şahit oluyoruz.
Tam üyeliğe kabul edilmeyen Türkiye, her alanda AB müktesebatına uymaya zorlanıyor.
Terör tehdidine karşı Türkiye’ye destek yerine sürekli köstek olan Almanya ve Almanya’nın güdümündeki AB, FETÖ’nün darbe kalkışmasını püskürterek demokrasiye sahip çıkan Türk milletini ve Türk hükümetini yalnız bırakmıştı.
15 Temmuz sonrası PKK-PYD/YPG, DHKP-C ile DAEŞ ve FETÖ gibi terör örgütleri ile daha etkin mücadele başlatan ülkemiz, bu sözde dostlarımızın baskılarıyla karşılaşıyor.
Almanya öncülüğündeki AB, bu terör örgütlerini hem himaye etmekte, hem de desteklemektedir. Daha da ileriye giderek Türkiye’yi engellemek için “Terörle Mücadele Kanunu”nu değiştirmeye zorluyor.
FETÖ darbe kalkışmasına açık – gizli destek veren Cumhuriyet gazetesinin FETÖ ile parasal gizli ilişkileri deşifre oldu.
Almanya ve güdümündeki AB, ‘Basın özgürlüğü’ bahanesi üzerinden Cumhuriyet gazetesine karşı başlatılan soruşturmayı engellemeye çalışıyor.
Bütün bu düşmanca tavır ve tutum yetmezmiş gibi şimdi müstemleke ülke muamelesi yapılmak isteniyor.
HDP ÇILGINLIĞI
Onlara göre, PKK’nın siyaset arenasındaki uzantısı HDP ile FETÖ ve FETÖ’nün suç ortaklarından Cumhuriyet gazetesi ile mensupları yargılanamaz.
HDP milletvekillerine yönelik operasyonlar, Alman medyası ve yandaşları siyasileri, çılgına döndürdü.
Halbuki, HDP’liler, hukukun işlemesine yardımcı olmamışlardır, hukuku tanımamışlardır. Hukuka saygı duymadıkları gibi halkı sokaklara döküp isyan etmeye davet ettiler. Ama şer güçler, bu gerçekleri görmezlikten geldiler ve Türkiye’ye karşı siyasi baskı için yeniden harekete geçtiler.
Elçilerimiz Dış İşleri Bakanlığı’na çağrılarak izahat istendi. AB Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “derin endişe duyuyoruz” diyerek Türkiye’ye baskı yapılması çağrısında bulundu.
Bu girişimler, Türkiye’nin iç işlerine karışmaktır. Devlete meydan okuyan ve hukuk tanımayan siyasi maskeli terör örgütlerine yandaşlıktır.
Şunu herkes bilsin ki: Hiçbir ülkenin Türkiye’nin içişlerine müdahale etmek hakkı yoktur ve haddine de değildir.
Almanya ve AB, bu ihanet örgütlerini, onların taşeronu olarak Türkiye aleyhinde faaliyet gösterdikleri için sahipleniyor.
Almanya, terör örgütlerinin suç işleme kalkanlığını yapıyor.
Almanya bu tavırlarıyla, hem suç işlemekte hem de Avrupa Birliği içinde Türk düşmanlığına öncülük etmektedir.
KORKULAR VE DÜŞMANLIKLAR
Türkiye’yi tehdit eden terör örgütlerini himaye eden Almanya öncülüğündeki AB’nin en büyük korkusu ‘YENİ TÜRKİYE’dir.
Küresel vesayetçi güçlere teslim olmayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğündeki ‘YENİ TÜRKİYE’, Almanya başta olmak üzere AB üyesi ülkeleri endişelendiriyor.
Onlar, her alanda kendilerine muhtaç, üreten değil, AB’nin ürettiklerini tüketen, sesi çıkmayan o ‘Eski Türkiye’yi arıyorlar…
Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’a düşmanlıkları ve Türkiye’nin içişlerine müdahaleleri işte bundandır.
Her fırsatta ona saldırıyorlar ve her fırsatı değerlendirerek Türkiye’nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Türkiye’yi tehdit eden terör örgütlerini himaye etmeleri, silahlandırıp bize saldırtmalarının sebebi, Türkiye’nin kalkınmasını ve 2023 hedeflerini engellemektir.
Türkiye, Almanya öncülüğünde AB ülkelerinin başlattığı karşı tavra rağmen hukuka bağlı kalarak gereğini yapmaya devam edecektir. Almanya ile AB’nin himayeci yaklaşımlarına asla itibar etmeyecektir.
haber7
Tam üyeliğe kabul edilmeyen Türkiye, her alanda AB müktesebatına uymaya zorlanıyor.
Terör tehdidine karşı Türkiye’ye destek yerine sürekli köstek olan Almanya ve Almanya’nın güdümündeki AB, FETÖ’nün darbe kalkışmasını püskürterek demokrasiye sahip çıkan Türk milletini ve Türk hükümetini yalnız bırakmıştı.
15 Temmuz sonrası PKK-PYD/YPG, DHKP-C ile DAEŞ ve FETÖ gibi terör örgütleri ile daha etkin mücadele başlatan ülkemiz, bu sözde dostlarımızın baskılarıyla karşılaşıyor.
Almanya öncülüğündeki AB, bu terör örgütlerini hem himaye etmekte, hem de desteklemektedir. Daha da ileriye giderek Türkiye’yi engellemek için “Terörle Mücadele Kanunu”nu değiştirmeye zorluyor.
FETÖ darbe kalkışmasına açık – gizli destek veren Cumhuriyet gazetesinin FETÖ ile parasal gizli ilişkileri deşifre oldu.
Almanya ve güdümündeki AB, ‘Basın özgürlüğü’ bahanesi üzerinden Cumhuriyet gazetesine karşı başlatılan soruşturmayı engellemeye çalışıyor.
Bütün bu düşmanca tavır ve tutum yetmezmiş gibi şimdi müstemleke ülke muamelesi yapılmak isteniyor.
HDP ÇILGINLIĞI
Onlara göre, PKK’nın siyaset arenasındaki uzantısı HDP ile FETÖ ve FETÖ’nün suç ortaklarından Cumhuriyet gazetesi ile mensupları yargılanamaz.
HDP milletvekillerine yönelik operasyonlar, Alman medyası ve yandaşları siyasileri, çılgına döndürdü.
Halbuki, HDP’liler, hukukun işlemesine yardımcı olmamışlardır, hukuku tanımamışlardır. Hukuka saygı duymadıkları gibi halkı sokaklara döküp isyan etmeye davet ettiler. Ama şer güçler, bu gerçekleri görmezlikten geldiler ve Türkiye’ye karşı siyasi baskı için yeniden harekete geçtiler.
Elçilerimiz Dış İşleri Bakanlığı’na çağrılarak izahat istendi. AB Güvenlik ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini, “derin endişe duyuyoruz” diyerek Türkiye’ye baskı yapılması çağrısında bulundu.
Bu girişimler, Türkiye’nin iç işlerine karışmaktır. Devlete meydan okuyan ve hukuk tanımayan siyasi maskeli terör örgütlerine yandaşlıktır.
Şunu herkes bilsin ki: Hiçbir ülkenin Türkiye’nin içişlerine müdahale etmek hakkı yoktur ve haddine de değildir.
Almanya ve AB, bu ihanet örgütlerini, onların taşeronu olarak Türkiye aleyhinde faaliyet gösterdikleri için sahipleniyor.
Almanya, terör örgütlerinin suç işleme kalkanlığını yapıyor.
Almanya bu tavırlarıyla, hem suç işlemekte hem de Avrupa Birliği içinde Türk düşmanlığına öncülük etmektedir.
KORKULAR VE DÜŞMANLIKLAR
Türkiye’yi tehdit eden terör örgütlerini himaye eden Almanya öncülüğündeki AB’nin en büyük korkusu ‘YENİ TÜRKİYE’dir.
Küresel vesayetçi güçlere teslim olmayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öncülüğündeki ‘YENİ TÜRKİYE’, Almanya başta olmak üzere AB üyesi ülkeleri endişelendiriyor.
Onlar, her alanda kendilerine muhtaç, üreten değil, AB’nin ürettiklerini tüketen, sesi çıkmayan o ‘Eski Türkiye’yi arıyorlar…
Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’a düşmanlıkları ve Türkiye’nin içişlerine müdahaleleri işte bundandır.
Her fırsatta ona saldırıyorlar ve her fırsatı değerlendirerek Türkiye’nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Türkiye’yi tehdit eden terör örgütlerini himaye etmeleri, silahlandırıp bize saldırtmalarının sebebi, Türkiye’nin kalkınmasını ve 2023 hedeflerini engellemektir.
Türkiye, Almanya öncülüğünde AB ülkelerinin başlattığı karşı tavra rağmen hukuka bağlı kalarak gereğini yapmaya devam edecektir. Almanya ile AB’nin himayeci yaklaşımlarına asla itibar etmeyecektir.
haber7