MURAT KAYA'DAN TARSUS TANITIMI
Borsa başkanı Kaya, Tarsus'un da tarım yapısı ve üretimi, geçmişten gelen sanayi kültürü ile ekonomik şehir olmaya aday olduğuna dikkat çekti
@mersinhaber 'i takip et
MERSİN HABER-- Tarsus Ticaret Borsası Başkanı Murat Kaya, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Borsalar Müşterek Konsey Toplantısı’nda konuştu.
Tarsus Ticaret Borsası’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre başkan Kaya, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci ve Konsey Başkanları’nın katılımlarıyla TOBB İkiz Kuleler’de gerçekleştirilen toplantıda, dünya ticaretinin yüzde 60'ının şehirlerde gerçekleştirildiğine dikkat çekerek, "Artık yeni trend ekonomik şehirler" dedi.
Başkan Kaya, Tarsus'un da tarım yapısı ve üretimi, geçmişten gelen sanayi kültürü ile ekonomik şehir olmaya aday olduğuna dikkat çekerek, Tarsus'un birçok medeniyete ev sahipliği yapan bir ilçe olduğunu ifade etti.
Kaya, yaklaşık 10 bin yıllık bir kent olduğunu aktardı. Türkiye' de ilk elektriğin üretildiği, sanayi ve ticaret odasının kurulduğu, tekstil fabrikalarının kurulduğu, Kurtuluş Savaşında ordunun ihtiyacını karşılayan dokuma fabrikasının kurulduğu kent olduğunu dile getiren Kaya, Tarsus'un her türlü altyapı yatırımının tamamlandığının altını çizdi.
ilçenin yıllardır Çukurova Havaalanı, Tarsus Kazanlı Kıyı Şeridi, Karboğazı Kayak Merkezi, üniversite gibi büyük projelerin özlemini çektiğini aktaran Kaya, "Tarsus ticari ve sosyal kalkınma bakımından bu projelere oldukça hazır bir kent konumunda. Bu eylemlerin harekete geçmesi için siyasi iradeye ihtiyaç var" dedi. Sadece 1o bin kişilik yatak kapasitesi olan turizm bölgesi için o oranda işçi istihdam edileceğini belirten Kaya, Mersin ve Adana'nın da bu istihdamdan faydalanacağını kaydetti.
Tarsus'ta dünyada yetişen tarım ürünlerinin tamamının üretilebildiğini ifade eden Kaya, yılda 2-3 ürünün ekiminin yapılabildiğini ve erkenci ürünün alındığı ender bölgelerden olduğunu kaydetti. Üretilen ürünlerin kaliteli olduğunu ancak pazarlama noktasında sıkıntılar yaşandığını belirten Başkan Murat Kaya, ihracatta kalite ve marka bilincinin oluşturulması gerektiğinin altını çizdi. Kaya, narenciye ihracatı yapılırken gönderilen mal içinden çıkan fireden sonra kalan paranın 2-3 ay içerisinde geldiğini ifade ederken, "Böyle bir ticaret şekli dünyada yok. İlk önce ürünümüze güvenmemiz gerekiyor. Ürünümüz oldukça kaliteli. Ancak ürünün istenilen yere sağlıklı şekilde ulaştırılması gerekiyor. Bu konuda lojistik sorunlarımız var. Ürünlerimizde lojistik alanında yaşanan sıkıntılar nedeniyle fireler verebiliyoruz. Buradan Trabzon'a giden ürün 2-3 gün sıcakta gemi beklerken bozulabiliyor. Thermoking araçlarla ulaşım sağlanabilmeli. Özellikle taşımacılıkta geleneksel yöntemlerde vazgeçilmeli. Bunun için devlet mekanizması da kontrol anlamında gelişmeli. Kaliteli ürünü kontrollü bir şekilde sevk ettiğiniz takdirde ürünlerimiz aranılan ürün haline gelecektir" şeklinde konuştu.
Üretilen ürünlerin yurtdışına ihraç ederken iç piyasanın da unutulmaması gerektiğini aktaran Kaya, iç piyasada narenciyenin dalında fiyatının halde 5 kat pahalanarak tüketiciye yansıdığının altını çizdi. "Dalından üreticiye giderken fiyatı 5 kat artan ticaret şeklide dünyanın hiçbir yerinde yok" diyen Kaya, buna bir çözüm bulması gerektiğine dikkat çekti. Kaya, "Üretici de tüccar da market de para kazansın ama tüketiciye 5 kat farkla ürün satılmasın" dedi. Kaya, asgari ücret ile geçinen ailelerin alım gücüne yetmediğini, bu nedenle iç piyasa tüketimin düşük olduğunu anlattı. Kaya, iç piyasa fiyatının düşük olduğu takdirde tüketimin de canlanacağını vurgularken, "Türkiye'nin narenciye tüketimi kişi başı yıllık 27 kilo. Avrupa' da ise bu rakam 45-50 kiloya çıkıyor. Arada 2 kat fark var. İç piyasa tüketiminin artması için fiyatların düşmesi gerekiyor" ifadelerinde bulundu. DFİF desteğini ihracatçıların değil üreticinin alması ile iç piyasa fiyatlarının ucuzlayacağını kaydeden Kaya, "Kilo başına verilen desteğin üreticiye verilmesi ile hem üretici ürününden kazanmış olacak hem tüccar hem de tüketici kazanmış olacak. İç tüketim artacak ve iç piyasadaki fiyatlar da düşecektir. Bu sayede ürün en başından sonuna kadar tamamıyla kayıt altına alınmış olur. Herkes bu anlamda elini taşın altına koymalı" ifadelerini kullandı.
Mısır, pamuk, soya üreticisine destek verilirken yıllardır narenciye üreticinin desteklenmediğine işaret eden Kaya, narenciye fiyatlarının dalında hep aynı kaldığını aktardı.ykb