DSP'li Çakmak AB'nin basın özgürlüğünde 3 maymunu oynaması utanç verici
ANTALYA - DSP Manavgat İlçe Başkanı Ahmet Çakmak, basın özgürlüğü noktasında Avrupa Birliği'nin(AB) üç maymunu oynamasının üzüntü verici bir durum olduğunu söyledi
@mersinhaber 'i takip et
ANTALYA - DSP Manavgat İlçe Başkanı Ahmet Çakmak, basın özgürlüğü noktasında Avrupa Birliği'nin(AB) üç maymunu oynamasının üzüntü verici bir durum olduğunu söyledi.
34 gazetecinin Silivri zindanlarında tutsak olmasına karşı AB'nin sesini çıkarmamasının 'ifade özgürlüğünün' AB'de karşılığının bu olmaması gerektiğini belirten Çakmak, "Bugün AB sırf Suriyeli göçmenler buraya gelmesin diye basın özgürlüğü ihlallerine karşı sesini çıkarmıyor. Bu AB değerlerini kendisinin benim menfaatim söz konusu olduğunda bütün değerlerimi ayaklar altına alırım demek. Bugün Silivri zindanında Can Dündar, Erdem Gül, Hidayet Karaca, Mehmet Baransu, Gültekin Avcı, Murat Çapan, Cevheri Güven ve 34 gazeteci kurmaca senaryolarla tutsak olduğu halde AB hiç sesini çıkarmıyorsa bu utanç verici tablodur." diye konuştu.
Tutsak gazetecilerle ilgili açıklama yapan Çakmak, bu akıl tutulmasının uzun süreli olmayacağını umduklarını kaydetti. Bir ülkede basın özgürlüğünün ayaklar altında olmasının aynı zamanda demokrasi çıpasının ne halde olduğunu gösterdiğinin altını çizen Çakmak, "Bir ülkede gazeteciler hayali suçlamalarla cezaevlerinde tutsak hale getiriliyorsa bazı gerçekler halktan saklanıyor demektir. Bugün ülkemizde ifade hürriyetinin başı eğik durumdadır. Halkın haber alma hürriyeti yok edilmiştir. Tutsak olan halkın haber özgürlüğüdür. Özgür düşünce tarihten bu güne hiç bir zaman tutsak edilememiştir. Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi bir huyları vardır. Güneşe karşı tül örtülmez. Örtülse de bir fayda sağlamaz." ifadesinde bulundu. CİHAN
34 gazetecinin Silivri zindanlarında tutsak olmasına karşı AB'nin sesini çıkarmamasının 'ifade özgürlüğünün' AB'de karşılığının bu olmaması gerektiğini belirten Çakmak, "Bugün AB sırf Suriyeli göçmenler buraya gelmesin diye basın özgürlüğü ihlallerine karşı sesini çıkarmıyor. Bu AB değerlerini kendisinin benim menfaatim söz konusu olduğunda bütün değerlerimi ayaklar altına alırım demek. Bugün Silivri zindanında Can Dündar, Erdem Gül, Hidayet Karaca, Mehmet Baransu, Gültekin Avcı, Murat Çapan, Cevheri Güven ve 34 gazeteci kurmaca senaryolarla tutsak olduğu halde AB hiç sesini çıkarmıyorsa bu utanç verici tablodur." diye konuştu.
Tutsak gazetecilerle ilgili açıklama yapan Çakmak, bu akıl tutulmasının uzun süreli olmayacağını umduklarını kaydetti. Bir ülkede basın özgürlüğünün ayaklar altında olmasının aynı zamanda demokrasi çıpasının ne halde olduğunu gösterdiğinin altını çizen Çakmak, "Bir ülkede gazeteciler hayali suçlamalarla cezaevlerinde tutsak hale getiriliyorsa bazı gerçekler halktan saklanıyor demektir. Bugün ülkemizde ifade hürriyetinin başı eğik durumdadır. Halkın haber alma hürriyeti yok edilmiştir. Tutsak olan halkın haber özgürlüğüdür. Özgür düşünce tarihten bu güne hiç bir zaman tutsak edilememiştir. Gerçeklerin bir gün ortaya çıkma gibi bir huyları vardır. Güneşe karşı tül örtülmez. Örtülse de bir fayda sağlamaz." ifadesinde bulundu. CİHAN