Hubble teleskobu bir yıldızın ‘uyanışını’ görüntüledi
İSTANBUL - Hubble Uzay Teleskobu, Dünya’dan 1350 ışıkyılı uzaklıktaki (1 ışıkyılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre) bir bulutsu içinde şekillenen yıldızı gözlemledi
@mersinhaber 'i takip et
İSTANBUL - Hubble Uzay Teleskobu, Dünya’dan 1350 ışıkyılı uzaklıktaki (1 ışıkyılı = yaklaşık 10 trilyon kilometre) bir bulutsu içinde şekillenen yıldızı gözlemledi.
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ortaklığında keşiflerini sürdüren 20 yıllık emektar Hubble Uzay Teleskobu, Samanyolu galaksisindeki Orion B moleküler bulutsusu içinde oluşmakta olan yıldızı ortaya çıkardı.
Vizyona giren ‘Star Wars: Güç Uyanıyor’ filmine atıfta bulunan NASA’daki bilim insanları, yıldızı ‘çift bıçaklı bir ışın kılıcına’ benzetiyor. NASA Bilim Görevi direktörlerinden John Grunsfeld, “Bilim kurgu, her zaman mühendislere ve gökbilimcilere ilham kaynağı oldu, Star Wars da buna dahil” yorumunu yaptı.
Yıldızlar çok yoğun ve görünür ışımayı geçirmeyen yıldızlararası gaz ve toz bulutlarının ortasında doğuyor. Moleküler bulut, birkaç yoğunlaşmış bölgeye parçalanıyor. Bu yoğunlaşmış parçalar daha sonra yıldızların oluşması için çökmeye devam ediyor. Çöküş sırasında zıt yönlere doğru ‘süper sıcak’ gaz ve materyal püskürmesi gerçekleşiyor. Hubble Uzay Teleskobu'nun gözlemlediği son yıldız da bu yüzden ‘kozmik bir kılıca’ benzetildi.
200 ila 400 milyar yıldızı barındıran Samanyolu galaksisinde her yıl Güneş kütlesinin yaklaşık 3 – 10 katı arasında değişen bir gaz kütlesinin yıldıza dönüştüğü sanılıyor. CİHAN
Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) ile Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ortaklığında keşiflerini sürdüren 20 yıllık emektar Hubble Uzay Teleskobu, Samanyolu galaksisindeki Orion B moleküler bulutsusu içinde oluşmakta olan yıldızı ortaya çıkardı.
Vizyona giren ‘Star Wars: Güç Uyanıyor’ filmine atıfta bulunan NASA’daki bilim insanları, yıldızı ‘çift bıçaklı bir ışın kılıcına’ benzetiyor. NASA Bilim Görevi direktörlerinden John Grunsfeld, “Bilim kurgu, her zaman mühendislere ve gökbilimcilere ilham kaynağı oldu, Star Wars da buna dahil” yorumunu yaptı.
Yıldızlar çok yoğun ve görünür ışımayı geçirmeyen yıldızlararası gaz ve toz bulutlarının ortasında doğuyor. Moleküler bulut, birkaç yoğunlaşmış bölgeye parçalanıyor. Bu yoğunlaşmış parçalar daha sonra yıldızların oluşması için çökmeye devam ediyor. Çöküş sırasında zıt yönlere doğru ‘süper sıcak’ gaz ve materyal püskürmesi gerçekleşiyor. Hubble Uzay Teleskobu'nun gözlemlediği son yıldız da bu yüzden ‘kozmik bir kılıca’ benzetildi.
200 ila 400 milyar yıldızı barındıran Samanyolu galaksisinde her yıl Güneş kütlesinin yaklaşık 3 – 10 katı arasında değişen bir gaz kütlesinin yıldıza dönüştüğü sanılıyor. CİHAN