"18 bin okul müdürü atanmayı beklemekte, hepsinin yargı kararı kesinleşti"
ANKARA - CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, Balıkesir’de 60’a yakın okul müdürünün bir gece operasyonuyla hukukun ayaklar altına alınarak görevlerinden alındığını söyledi
@mersinhaber 'i takip et
ANKARA - CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, Balıkesir’de 60’a yakın okul müdürünün bir gece operasyonuyla hukukun ayaklar altına alınarak görevlerinden alındığını söyledi. Bu okul müdürlerinin haklarını aramak için idare mahkemesine başvurduğunu belirten Havutça, “Mahkeme açık bir şekilde idarenin işleminin hukuka aykırı olduğunu kesin ve nihai olarak saptamıştır. Bu mahkeme kararı, okul müdürlerinin idari yargılama usul kanununa göre gecikmeksizin yerine getirilmesini emretmiştir, bağlamıştır. Türkiye genelinde 18 bin okul müdürü atanmayı beklemekte. Hepsinin yargı kararı kesinleşmiştir. Bu kamu görevlileri kesinlikle şu anda anayasal suç işlemektedir. Bir kamu görevlisinin bir milli eğitim müdürünün ‘ben hapiste yatsam bu mahkeme kararını yerine getirmeyeceğim’ demesi Türkiye’deki parlamenter sisteme isyan etmesi anlamına gelir. O kamu görevlileri açıkça anayasayı çiğnemektedir.o kamu görevlileri açıkça TBMM iradesine karşı gelmektedir.” diye konuştu.
CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, CHP milletvekilleriyle birlikte basın toplantısı gerçekleştirdi. Balıkesir’de okul müdürü olarak görev yapan 58 öğretmenin görevde 4 yılını doldurduğu gerekçesiyle yöneticilik görevinin sona erdirildiğini belirten Tüm, “Yönetici atama ve değerlendirme formu uyarınca yapılan değerlendirmede düşük puan verilerek başarısız sayılmışlardır.” dedi. Adı geçen yöneticilerin hukuki süreç başlattığını ve idarenin işlemini iptal ettirdiklerini vurgulayan Tüm, “Ancak Balıkesir İdare Mahkemesi’nce iade yerine yeniden değerlenmeye tabi tutmaları yönünde karar verilmesine karşın 13 Eğitim Sen üyesi müdürü konuyu bir üst mahkeme Bursa İdare Mahkemesi’ne taşımıştır. Bursa İrade Mahkemesi 1. Kurulca verilen kararla hukuka aykırılığı saptanan idari işlemlerin tesis edildikleri tarihten itibaren hukuken yok sayılmasına ve bütün sonuçlarıyla oradan kalkması şeklinde hüküm vermiştir. Anayasanın 138. Maddesi açık şekilde ‘idare mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez’ demektedir.” şeklinde konuştu.
Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 12 Ekim 2015 tarihinde yasal süre olan 30 günlük süre bitmesine rağmen göreve iade yapmadığını anlatan Tüm, “Karara direnmekle açıkça anayasal suç işlemektedir. Göreve iade edilenlerin tamamının Eğitim Sen üyesi olması kamu bürokrasisinin siyasal kaygılarla hareket ettiğinin açık bir yansımasıdır. Hukukun kime göre nasıl işlediğinin açık yansıması olan bu olay karşısında idarenin başlatmama gerekçesi olarak somut bir veri ortaya koyamaması ayrımcılığın hukuk tanımazlığın açıkça ispatıdır.” ifadelerini kullandı.
“Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürünün okul müdürlerine şifahi olarak ‘Mahkeme kararını uygulamaktansa gerekirse hapis yatarım’ diyecek kadar kararlara direnmesini gerektiren sebepler ne olabilir ki?” diyen Tüm, “Bu okul müdürlerinin her biri 4 yıl yöneticilik yapmış kamu görevlisi arkadaşladır. Bunların görevlerini iade etmek yerine hapis yatmayı göze aldıracak gerekçeler nelerdir. Bir açıklama bekliyoruz. Bu arkadaşlarını zararlı yanları varsa özlük dosyaları bakanın elinin altındadır. Neden gereğini yapmamaktadır. Balıkesir valisi ve milli eğitim müdürünü göreve çağırıyorum. Hukuk herkese lazımdır bu ülkede sarsılan adalet duygusunu onarmak yerine her gün biraz daha derinleştirmenin kimseye faydası yoktur.” açıklamasında bulundu.
Türkiye’de büyük bir hukuk skandalının yaşandığı sürecin gerçekleştiğini vurgulayan Balıkesir Milletvekili Namık Havutça da, “Balıkesir’de 60’a yakın okul müdürümüz bir gece operasyonuyla hukuku ayaklar altına alarak görevlerinden alınmış, haklarını aramak için idare mahkemesine başvurmuşlardır. Bu arkadaşlarımız idare mahkemesinin kararında muğlak bir şekilde ifade edilen ve hukuka aykırı olduğu saptanan mahkeme kararını idarenin uygulamaması üzerine Bursa Bölge İdare Mahkemesine gerekli itirazı yapmış. Bursa idare mahkemesi açık bir şekilde idarenin işleminin hukuka aykırı olduğunu kesin ve nihai olarak saptamıştır. Bu mahkeme kararı okul müdürlerinin idari yargılama usul kanununa göre gecikmeksizin yerine getirilmesini emretmiştir, bağlamıştır.” dedi.
Türkiye genelinde 18 bin okul müdürünün atanmayı beklediğini vurgulayan Havutça şunları söyledi: “Hepsinin yargı kararı kesinleşmiştir. Bu kamu görevlileri kesinlikle şu anda anayasal suç işlemektedir. Bir kamu görevlisinin bir milli eğitim müdürünün ‘ben hapiste yatsam bu mahkeme kararını yerine getirmeyeceğim’ demesi Türkiye’deki parlamenter sisteme isyan etmesi anlamına gelir. O kamu görevlileri açıkça anayasayı çiğnemektedir. O kamu görevlileri açıkça TBMM iradesine karşı gelmektedir.”
CİHAN
CHP Balıkesir Milletvekili Mehmet Tüm, CHP milletvekilleriyle birlikte basın toplantısı gerçekleştirdi. Balıkesir’de okul müdürü olarak görev yapan 58 öğretmenin görevde 4 yılını doldurduğu gerekçesiyle yöneticilik görevinin sona erdirildiğini belirten Tüm, “Yönetici atama ve değerlendirme formu uyarınca yapılan değerlendirmede düşük puan verilerek başarısız sayılmışlardır.” dedi. Adı geçen yöneticilerin hukuki süreç başlattığını ve idarenin işlemini iptal ettirdiklerini vurgulayan Tüm, “Ancak Balıkesir İdare Mahkemesi’nce iade yerine yeniden değerlenmeye tabi tutmaları yönünde karar verilmesine karşın 13 Eğitim Sen üyesi müdürü konuyu bir üst mahkeme Bursa İdare Mahkemesi’ne taşımıştır. Bursa İrade Mahkemesi 1. Kurulca verilen kararla hukuka aykırılığı saptanan idari işlemlerin tesis edildikleri tarihten itibaren hukuken yok sayılmasına ve bütün sonuçlarıyla oradan kalkması şeklinde hüküm vermiştir. Anayasanın 138. Maddesi açık şekilde ‘idare mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez’ demektedir.” şeklinde konuştu.
Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün 12 Ekim 2015 tarihinde yasal süre olan 30 günlük süre bitmesine rağmen göreve iade yapmadığını anlatan Tüm, “Karara direnmekle açıkça anayasal suç işlemektedir. Göreve iade edilenlerin tamamının Eğitim Sen üyesi olması kamu bürokrasisinin siyasal kaygılarla hareket ettiğinin açık bir yansımasıdır. Hukukun kime göre nasıl işlediğinin açık yansıması olan bu olay karşısında idarenin başlatmama gerekçesi olarak somut bir veri ortaya koyamaması ayrımcılığın hukuk tanımazlığın açıkça ispatıdır.” ifadelerini kullandı.
“Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürünün okul müdürlerine şifahi olarak ‘Mahkeme kararını uygulamaktansa gerekirse hapis yatarım’ diyecek kadar kararlara direnmesini gerektiren sebepler ne olabilir ki?” diyen Tüm, “Bu okul müdürlerinin her biri 4 yıl yöneticilik yapmış kamu görevlisi arkadaşladır. Bunların görevlerini iade etmek yerine hapis yatmayı göze aldıracak gerekçeler nelerdir. Bir açıklama bekliyoruz. Bu arkadaşlarını zararlı yanları varsa özlük dosyaları bakanın elinin altındadır. Neden gereğini yapmamaktadır. Balıkesir valisi ve milli eğitim müdürünü göreve çağırıyorum. Hukuk herkese lazımdır bu ülkede sarsılan adalet duygusunu onarmak yerine her gün biraz daha derinleştirmenin kimseye faydası yoktur.” açıklamasında bulundu.
Türkiye’de büyük bir hukuk skandalının yaşandığı sürecin gerçekleştiğini vurgulayan Balıkesir Milletvekili Namık Havutça da, “Balıkesir’de 60’a yakın okul müdürümüz bir gece operasyonuyla hukuku ayaklar altına alarak görevlerinden alınmış, haklarını aramak için idare mahkemesine başvurmuşlardır. Bu arkadaşlarımız idare mahkemesinin kararında muğlak bir şekilde ifade edilen ve hukuka aykırı olduğu saptanan mahkeme kararını idarenin uygulamaması üzerine Bursa Bölge İdare Mahkemesine gerekli itirazı yapmış. Bursa idare mahkemesi açık bir şekilde idarenin işleminin hukuka aykırı olduğunu kesin ve nihai olarak saptamıştır. Bu mahkeme kararı okul müdürlerinin idari yargılama usul kanununa göre gecikmeksizin yerine getirilmesini emretmiştir, bağlamıştır.” dedi.
Türkiye genelinde 18 bin okul müdürünün atanmayı beklediğini vurgulayan Havutça şunları söyledi: “Hepsinin yargı kararı kesinleşmiştir. Bu kamu görevlileri kesinlikle şu anda anayasal suç işlemektedir. Bir kamu görevlisinin bir milli eğitim müdürünün ‘ben hapiste yatsam bu mahkeme kararını yerine getirmeyeceğim’ demesi Türkiye’deki parlamenter sisteme isyan etmesi anlamına gelir. O kamu görevlileri açıkça anayasayı çiğnemektedir. O kamu görevlileri açıkça TBMM iradesine karşı gelmektedir.”
CİHAN