Hessen Ekonomi Bakanı Mültecileri, iş piyasasına entegre etmede hızlanmalıyız
FRANKFURT - Göçmenlerin her zaman ekonominin motoru olduğunu söyleyen Hessen Eyaleti Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Tarık El-Vezir, ekonomik hareketliliğin olduğu yerde göçün katkı sağladığını görmenin mümkün olduğunu belirtti
@mersinhaber 'i takip et
FRANKFURT - Göçmenlerin her zaman ekonominin motoru olduğunu söyleyen Hessen Eyaleti Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Tarık El-Vezir, ekonomik hareketliliğin olduğu yerde göçün katkı sağladığını görmenin mümkün olduğunu belirtti. Ülkeye gelen mültecilerin çoğunluğunun nitelikli olmadığını ifade eden El-Vezir, sıkıntının insanları iş gücü piyasasına entegre etmede olduğunu söyledi.
‘Göç, ekonomi motoru mu!? Siyasetin karşılaştığı zorluklar' başlıklı bir panelde bir önceki gün Frankfurt, Haus am Dom'da konuşan Hessen Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Tarık El-Vezir, göçmenlerin her zaman ülke ekonomisinin motoru olduğunu vurguladı. İyi bir niteliğe sahip insanların istihdam olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu dile getiren Hessen Yeşiller Eşbaşkanı El-Vezir, bunun aynı zamanda Alman sosyal koruma sistemine de olumlu katkı sağladığını ifade etti. Almanya'ya bu yıl içinde gelen 1 milyon mültecinin çoğunluğunun yüksek niteliğe sahip olmadığına dikkat çeken El-Vezir, “Tabii ki, kalifiye insanlar var. Örneğin Afganistan'dan gelen yüksek okulu bitirmiş insanlar var. Ancak oraya baktığımız zaman, ülkede 37 yıldır savaş sürüyor. O gibi ülkelerden gelen insanların Alman iş gücü piyasasına hemen ayak uyduracağını söyleyemeyiz.” şeklinde konuştu. Entegrasyonun bir kısmını iş gücü piyasası üzerinden başarabileceklerini altını çizen El-Vezir, “Devlet politikası çerçevesinde, gelen insanların iş gücü piyasasına entegre olmasını sağlayabiliriz. İş gücü piyasası dev bir entegrasyon makinesidir.” dedi.
‘2030 YILINA KADAR, 600 BİNE YAKIN İŞ GÜCÜMÜZÜ KAYBEDECEĞİZ'
Hessen eyaletinin 2020 yılına kadar yaklaşık 134 bin iş gücünü, 2030 yılına kadar ise 400 ile 600 bin arası iş gücünü kaybedeceğini bildiren Ekonomi Bakanı El-Vezir, “İş gücü eksikliğinin çoğunluğu akademik değil, daha çok meslek eğitimi alanlarında ortaya çıkacak. Dolayısıyla 2020 yılında 90 bin meslek eğitimli iş gücüne ihtiyacımız olacak.” dedi. Almanya'nın birleşmesinden beri işsizlik oranın yüzde 5,1 olduğunu ve çalışanların sayısının rekor olan 3,5 milyona ulaştığını Hessen ekonomisinin iyi olduğuna dikkat çeken El-Vezir, sıkıntının insanları iş gücü piyasasına entegre etmeden kaynaklandığını söyledi. Öncelikle nitelikli insanların Alman iş gücü piyasasına entegre olması ve çalışabilmesi için Almanca dilini bilmesi gerektiğini söyleyen El-Vezir, dilin geliştirilmesinin devletin görevi olduğunu, ancak ekonomi dünyasının da bu alanda angaje olması gerektiğini düşündüğünü vurguladı. Bu alanda hızlı hareket edilmesi gerektiğini belirten bakan, “Eyalet olarak ilk kabul alma merkezleri ve ilkokullardan liseye kadar dil eğitimini desteklemek için önümüzdeki sene 68 milyon Euro ayırıyoruz.” dedi.
GELEN MÜLTECİLERİN YÜZDE 80'İ GENÇ
Diğer bir sıkıntının ise staj, lise ve meslek eğitimi diplomalarının tanınması olduğunu söyleyen ve mültecilerin çoğunluğunu gençlerden oluştuğunu söyleyen El-Vezir şöyle devam etti: “Gelen mültecilerin yüzde 80'ini 35 yaşı altında gençler oluşturuyor. Meslek eğitimi için bu iyi bir durum. Ancak mültecilerin meslek eğitimine başlatmak için çok desteğe ihtiyacımız var. Alman meslek eğitimi sistemiyle hemen olmayacağını baştan söylememiz gerekiyor.”
El-Vezir, başlattıkları programları önümüzdeki sene daha da güçlendireceklerini ve sadece mültecilere yönelik olmayacağını da dile getirdi ve “Bir bölgenin nasıl geliştiğine birazcık bakılırsa, ekonomik hareketliliğin olduğu yerde göçün katkı sağladığını görülecektir.” dedi. CİHAN
‘Göç, ekonomi motoru mu!? Siyasetin karşılaştığı zorluklar' başlıklı bir panelde bir önceki gün Frankfurt, Haus am Dom'da konuşan Hessen Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Tarık El-Vezir, göçmenlerin her zaman ülke ekonomisinin motoru olduğunu vurguladı. İyi bir niteliğe sahip insanların istihdam olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu dile getiren Hessen Yeşiller Eşbaşkanı El-Vezir, bunun aynı zamanda Alman sosyal koruma sistemine de olumlu katkı sağladığını ifade etti. Almanya'ya bu yıl içinde gelen 1 milyon mültecinin çoğunluğunun yüksek niteliğe sahip olmadığına dikkat çeken El-Vezir, “Tabii ki, kalifiye insanlar var. Örneğin Afganistan'dan gelen yüksek okulu bitirmiş insanlar var. Ancak oraya baktığımız zaman, ülkede 37 yıldır savaş sürüyor. O gibi ülkelerden gelen insanların Alman iş gücü piyasasına hemen ayak uyduracağını söyleyemeyiz.” şeklinde konuştu. Entegrasyonun bir kısmını iş gücü piyasası üzerinden başarabileceklerini altını çizen El-Vezir, “Devlet politikası çerçevesinde, gelen insanların iş gücü piyasasına entegre olmasını sağlayabiliriz. İş gücü piyasası dev bir entegrasyon makinesidir.” dedi.
‘2030 YILINA KADAR, 600 BİNE YAKIN İŞ GÜCÜMÜZÜ KAYBEDECEĞİZ'
Hessen eyaletinin 2020 yılına kadar yaklaşık 134 bin iş gücünü, 2030 yılına kadar ise 400 ile 600 bin arası iş gücünü kaybedeceğini bildiren Ekonomi Bakanı El-Vezir, “İş gücü eksikliğinin çoğunluğu akademik değil, daha çok meslek eğitimi alanlarında ortaya çıkacak. Dolayısıyla 2020 yılında 90 bin meslek eğitimli iş gücüne ihtiyacımız olacak.” dedi. Almanya'nın birleşmesinden beri işsizlik oranın yüzde 5,1 olduğunu ve çalışanların sayısının rekor olan 3,5 milyona ulaştığını Hessen ekonomisinin iyi olduğuna dikkat çeken El-Vezir, sıkıntının insanları iş gücü piyasasına entegre etmeden kaynaklandığını söyledi. Öncelikle nitelikli insanların Alman iş gücü piyasasına entegre olması ve çalışabilmesi için Almanca dilini bilmesi gerektiğini söyleyen El-Vezir, dilin geliştirilmesinin devletin görevi olduğunu, ancak ekonomi dünyasının da bu alanda angaje olması gerektiğini düşündüğünü vurguladı. Bu alanda hızlı hareket edilmesi gerektiğini belirten bakan, “Eyalet olarak ilk kabul alma merkezleri ve ilkokullardan liseye kadar dil eğitimini desteklemek için önümüzdeki sene 68 milyon Euro ayırıyoruz.” dedi.
GELEN MÜLTECİLERİN YÜZDE 80'İ GENÇ
Diğer bir sıkıntının ise staj, lise ve meslek eğitimi diplomalarının tanınması olduğunu söyleyen ve mültecilerin çoğunluğunu gençlerden oluştuğunu söyleyen El-Vezir şöyle devam etti: “Gelen mültecilerin yüzde 80'ini 35 yaşı altında gençler oluşturuyor. Meslek eğitimi için bu iyi bir durum. Ancak mültecilerin meslek eğitimine başlatmak için çok desteğe ihtiyacımız var. Alman meslek eğitimi sistemiyle hemen olmayacağını baştan söylememiz gerekiyor.”
El-Vezir, başlattıkları programları önümüzdeki sene daha da güçlendireceklerini ve sadece mültecilere yönelik olmayacağını da dile getirdi ve “Bir bölgenin nasıl geliştiğine birazcık bakılırsa, ekonomik hareketliliğin olduğu yerde göçün katkı sağladığını görülecektir.” dedi. CİHAN