KESK Hiçbir dönemle kıyaslanmayacak derecede ateşten günlerden geçiyoruz
ELAZIĞ - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu Federasyonu (KESK) Elazığ Şubeler Platformu, Güneydoğu'da uygulanan sokağa çıkma yasakları ve yaşananları protesto etti
@mersinhaber 'i takip et
ELAZIĞ - Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu Federasyonu (KESK) Elazığ Şubeler Platformu, Güneydoğu'da uygulanan sokağa çıkma yasakları ve yaşananları protesto etti. Yapılan açıklamada, “Aylardır bölgede haftalara yayılan sokağa çıkma yasakları nedeniyle milyonlarca vatandaşımız kamu hizmetlerinden yararlanamamakta, çocuklarımız okullara gidememektedir.” denildi.
Elazığ’da KESK’e bağlı sendikalar adına KESK Şubeler Platformu, Hozat Garajı'nda toplanarak yaşananları protesto etti. Grup adına açıklama yapan KESK dönem sözcüsü Ali Erdem, "Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu illerinde yaşananlar, OHAL ve sıkıyönetimi de aşan savaş hukukunun yürürlükte olduğunu göstermektedir. Günlerce süren sokağa çıkma yasakları kısa süreliğine kalktığında ortaya çıkan manzara da savaşın görüntüleridir, yıkımıdır.” ifadelerini kullandı.
Erdem, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Harabeye dönen şehirlerden yüz binlerce vatandaşımız diğer şehirlere göç etmektedir. Şimdilik iç göç şeklinde olsa da AKP hükümetinin oluşturduğu savaş ittifakının politikaları böyle devam ederse ülkemizde de Suriye’ye benzer göçlerin yaşanacağından kuşku yoktur. Aylardır bölgede haftalara yayılan sokağa çıkma yasakları nedeniyle milyonlarca vatandaşımız kamu hizmetlerinden yararlanamamakta, çocuklarımız okullara gidememektedir. En son Şırnak Valiliğinin SMS’lerle Cizre ve Silopi'de görev yapan öğretmenleri izine göndermesi tüyleri diken diken eden bir uygulamadır. Aynı şekilde öğrenci yurtlarının Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından boşaltılması ve devlet hastanelerine gönderilen resmi yazıda 'personeliniz ve malzemeleriniz hazır olsun' denilmesi topyekun savaş hazırlığı yapıldığını ve kamu hizmetlerinin de savaşa göre düzenlendiğini göstermektedir. Valiliğinin, Milli Eğitim Müdürlüğünün kararlarının AKP hükümeti tarafından Ankara’dan verildiği çok açıktır."
AK Parti hükümetinin en meşru ve yasal hakları olan greve gitme karşısında soruşturma üstüne soruşturma açıldığını hatırlatan KESK dönem sözcüsü, "Yasal dayanaktan yoksun şekilde eğitim emekçilerini izine göndermekte, sağlık emekçilerini zorunlu nöbete tabi tutmaktadır. Bu uygulama çocuklarımızın eğitim hakkının engellenmesi, sağlık hakkının ortadan kaldırılmasıdır. AKP hükümeti kamu hizmeti vermekle yükümlüyken kamu hizmetlerini ortadan kaldırarak suç işlemektedir. Öte yandan AKP hükümeti il dışından gelen öğretmenleri hazırlandığı saldırıdan “zarar görmemeleri için” izine gönderirken, on binlerce öğrenciyi ve yereldeki öğretmenleri olası ölümlere terk ederek bölge insanına ırkçı bakışını da ele vermektedir." şeklinde konuştu.
Türkiyenin dış politikasına da değinen Erdem, konuşmasını şöyle tamamladı: "Rusya ile yaşananlar, Suriye politikası, Musul’a asker gönderilmesi ve ülkemizde yaşananlar AKP’nin ülkemizi dolu dizgin bir savaşa sürüklediğini göstermektedir. Hiçbir dönemle kıyaslanmayacak derecede ateşten günlerden geçiyoruz. Bu tehlikeli gidişata emekçiler, demokrasi güçleri ve halklarımız geçit vermeyecektir. Sivillere yönelik katliamlara, savaş politikalarına, temel hak ve özgürlüklerin askıya alınmasına karşı demokratik eylem ve etkinliklerle karşı koyacağız.”
Toplanan kalabalık açıklamanın ardından oturma eylemi yaptıktan sonra olaysız bir şekilde dağıldı.
CİHAN
Elazığ’da KESK’e bağlı sendikalar adına KESK Şubeler Platformu, Hozat Garajı'nda toplanarak yaşananları protesto etti. Grup adına açıklama yapan KESK dönem sözcüsü Ali Erdem, "Ülkemizin Doğu ve Güneydoğu illerinde yaşananlar, OHAL ve sıkıyönetimi de aşan savaş hukukunun yürürlükte olduğunu göstermektedir. Günlerce süren sokağa çıkma yasakları kısa süreliğine kalktığında ortaya çıkan manzara da savaşın görüntüleridir, yıkımıdır.” ifadelerini kullandı.
Erdem, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Harabeye dönen şehirlerden yüz binlerce vatandaşımız diğer şehirlere göç etmektedir. Şimdilik iç göç şeklinde olsa da AKP hükümetinin oluşturduğu savaş ittifakının politikaları böyle devam ederse ülkemizde de Suriye’ye benzer göçlerin yaşanacağından kuşku yoktur. Aylardır bölgede haftalara yayılan sokağa çıkma yasakları nedeniyle milyonlarca vatandaşımız kamu hizmetlerinden yararlanamamakta, çocuklarımız okullara gidememektedir. En son Şırnak Valiliğinin SMS’lerle Cizre ve Silopi'de görev yapan öğretmenleri izine göndermesi tüyleri diken diken eden bir uygulamadır. Aynı şekilde öğrenci yurtlarının Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından boşaltılması ve devlet hastanelerine gönderilen resmi yazıda 'personeliniz ve malzemeleriniz hazır olsun' denilmesi topyekun savaş hazırlığı yapıldığını ve kamu hizmetlerinin de savaşa göre düzenlendiğini göstermektedir. Valiliğinin, Milli Eğitim Müdürlüğünün kararlarının AKP hükümeti tarafından Ankara’dan verildiği çok açıktır."
AK Parti hükümetinin en meşru ve yasal hakları olan greve gitme karşısında soruşturma üstüne soruşturma açıldığını hatırlatan KESK dönem sözcüsü, "Yasal dayanaktan yoksun şekilde eğitim emekçilerini izine göndermekte, sağlık emekçilerini zorunlu nöbete tabi tutmaktadır. Bu uygulama çocuklarımızın eğitim hakkının engellenmesi, sağlık hakkının ortadan kaldırılmasıdır. AKP hükümeti kamu hizmeti vermekle yükümlüyken kamu hizmetlerini ortadan kaldırarak suç işlemektedir. Öte yandan AKP hükümeti il dışından gelen öğretmenleri hazırlandığı saldırıdan “zarar görmemeleri için” izine gönderirken, on binlerce öğrenciyi ve yereldeki öğretmenleri olası ölümlere terk ederek bölge insanına ırkçı bakışını da ele vermektedir." şeklinde konuştu.
Türkiyenin dış politikasına da değinen Erdem, konuşmasını şöyle tamamladı: "Rusya ile yaşananlar, Suriye politikası, Musul’a asker gönderilmesi ve ülkemizde yaşananlar AKP’nin ülkemizi dolu dizgin bir savaşa sürüklediğini göstermektedir. Hiçbir dönemle kıyaslanmayacak derecede ateşten günlerden geçiyoruz. Bu tehlikeli gidişata emekçiler, demokrasi güçleri ve halklarımız geçit vermeyecektir. Sivillere yönelik katliamlara, savaş politikalarına, temel hak ve özgürlüklerin askıya alınmasına karşı demokratik eylem ve etkinliklerle karşı koyacağız.”
Toplanan kalabalık açıklamanın ardından oturma eylemi yaptıktan sonra olaysız bir şekilde dağıldı.
CİHAN