S&P Türkiye, Fed'in faiz artırmasına karşı en hassas ülke
NEW YORK - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor’s, Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırması durumunda Türkiye'nin etkilenecek ülkelerin başında geldiğini söyledi.
@mersinhaber 'i takip et
NEW YORK - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard and Poor’s, Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz artırması durumunda Türkiye'nin etkilenecek ülkelerin başında geldiğini söyledi.
S&P "Gelişmekte olan piyasaları 2016'da neler bekliyor" isimli raporunda Türkiye’nin kredi görünümünün değişmesi için bazı reformları hayata geçirmesi gerektiğine dikkat çekti. Kuruluş, kredi analizinde önem verdikleri gecikmiş reformların hayata geçmesi durumunda Türkiye ekonomisinin yeniden dengelenebileceğini belirtti.
Gelişen ülkeler için Fed'in faiz artırımına gitmesiyle uluslararası likiditenin sıkılaşmasına ilişkin riskler olduğunu belirten derecelendirme kuruluşu, Türkiye’nin bu durumdan en çok etkilenecek ülkelerden bir tanesi olduğunu kaydetti. Raporda “Türkiye, Lübnan ve Venezuela küresel faiz oranlarındaki ani bir artışa karşı en hassas ülkelerdir. Türkiye, özellikle bankacılık sektöründe, kısa vadeli dış borç güveninde savunmasızdır.” ifadelerine yer verildi.
Türkiye’de kasım ayı seçimlerinden sonra belirsizliklerin azaldığını; ancak, uygulanacak politikaların ve jeopolitik belirsizliğin hala devam ettiği ifade edildi.
Türkiye’nin iç büyümeyi artırmak ve cari açığını finanse etmek için büyük ölçüde bankacılık sektörü aracılığıyla gerçekleştirilen dış borca bağımlı olduğuna dikkat çekilen raporda, bu gelişmelerin, "net dış borcunun yükselmesi ve büyük finansman gereksinimleri ile sonuçlandığı" kaydedildi.
Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında en zayıf dış finansman altyapılarından birine sahip olduğunu belirten S&P, bu nedenle dış borç finansman bağımlılığını azaltacak reformların yapılmasının önemine vurgu yaptı. Kuruluşa göre reformların yanı sıra, iş gücündeki artışı büyük ölçüde karşılayabilecek kadar istihdam oluşturması ve bunun ekonominin büyümeyi sağlaması halinde not görünümünün ‘negatiften durağana’ dönüştürebileceği ifade edildi.
Raporda bazı gelişmekte olan ülkelerin, ekonomilerinde istikrar sağlamak için kredi kullanımının yükseldiğini ve bunun finansal istikrar için risk oluşturduğu belirtildi. Bu alanda Türkiye en riskli ülkeler arasında gösterildi. 2008 finans krizinde, bu tarz iç finans baskıların sonuçlarını gördüklerini hatırlatan kuruluş "Türkiye, Venezuela ve Çin en savunmasız ülkelerdir. Bunları Rusya ve Arjantin takip ediyor." denildi.
Raporda, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) ve yargı gibi bağımsız kurumlar üzerindeki baskının son yıllarda arttığı ifade edildi. CİHAN
S&P "Gelişmekte olan piyasaları 2016'da neler bekliyor" isimli raporunda Türkiye’nin kredi görünümünün değişmesi için bazı reformları hayata geçirmesi gerektiğine dikkat çekti. Kuruluş, kredi analizinde önem verdikleri gecikmiş reformların hayata geçmesi durumunda Türkiye ekonomisinin yeniden dengelenebileceğini belirtti.
Gelişen ülkeler için Fed'in faiz artırımına gitmesiyle uluslararası likiditenin sıkılaşmasına ilişkin riskler olduğunu belirten derecelendirme kuruluşu, Türkiye’nin bu durumdan en çok etkilenecek ülkelerden bir tanesi olduğunu kaydetti. Raporda “Türkiye, Lübnan ve Venezuela küresel faiz oranlarındaki ani bir artışa karşı en hassas ülkelerdir. Türkiye, özellikle bankacılık sektöründe, kısa vadeli dış borç güveninde savunmasızdır.” ifadelerine yer verildi.
Türkiye’de kasım ayı seçimlerinden sonra belirsizliklerin azaldığını; ancak, uygulanacak politikaların ve jeopolitik belirsizliğin hala devam ettiği ifade edildi.
Türkiye’nin iç büyümeyi artırmak ve cari açığını finanse etmek için büyük ölçüde bankacılık sektörü aracılığıyla gerçekleştirilen dış borca bağımlı olduğuna dikkat çekilen raporda, bu gelişmelerin, "net dış borcunun yükselmesi ve büyük finansman gereksinimleri ile sonuçlandığı" kaydedildi.
Türkiye'nin gelişmekte olan ülkeler arasında en zayıf dış finansman altyapılarından birine sahip olduğunu belirten S&P, bu nedenle dış borç finansman bağımlılığını azaltacak reformların yapılmasının önemine vurgu yaptı. Kuruluşa göre reformların yanı sıra, iş gücündeki artışı büyük ölçüde karşılayabilecek kadar istihdam oluşturması ve bunun ekonominin büyümeyi sağlaması halinde not görünümünün ‘negatiften durağana’ dönüştürebileceği ifade edildi.
Raporda bazı gelişmekte olan ülkelerin, ekonomilerinde istikrar sağlamak için kredi kullanımının yükseldiğini ve bunun finansal istikrar için risk oluşturduğu belirtildi. Bu alanda Türkiye en riskli ülkeler arasında gösterildi. 2008 finans krizinde, bu tarz iç finans baskıların sonuçlarını gördüklerini hatırlatan kuruluş "Türkiye, Venezuela ve Çin en savunmasız ülkelerdir. Bunları Rusya ve Arjantin takip ediyor." denildi.
Raporda, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) ve yargı gibi bağımsız kurumlar üzerindeki baskının son yıllarda arttığı ifade edildi. CİHAN