Fransa"şokta" Le Pen Elysee'ye bir adım daha yaklaştı (Haber-Analiz)
PARİS - Fransa'da bölgesel seçimler aşırı sağ parti Ulusal Cephe'nin(FN) zaferiyle tamamlandı
@mersinhaber 'i takip et
PARİS - Fransa'da bölgesel seçimler aşırı sağ parti Ulusal Cephe'nin(FN) zaferiyle tamamlandı. Seçimlerin ilk turunda 6 bölgede ilk sırada yer alan parti, yüzde 30 sınırına dayanan oy oranıyla tarihinin en büyük başarısını elde etti. Aşırı sağ partinin Fransa'nın birinci partisi olmasını bazı gazeteler ise 'şok' manşetiyle duyurdu. Ayrıca aşırı sağ partinin aldığı oy oranı Le Pen'i 2017 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü adayı konumuna da getirdi.
Ulusal Cephe'yi Fransa'nın zirvesine taşıyan süreç 2011'in hemen başında gerçekleştirilen FN kongresinde Marine Le Pen'in genel başkanlık koltuğunu babası Jean Marie Le Pen'den devralmasıyla başlamıştı. Parti'nin liderlik koltuğunu babasından devraldıktan sonra girdiği her seçimden oylarını artırarak çıkan Le Pen, 2014 Mayıs ayında düzenlenen Avrupa Parlamentosu seçimlerinden sonra, bölgesel seçimlerde de Fransa'nın ilk partisi olmayı başardı. Marine Le Pen de seçim gecesi yaptığı açıklamada, ''Artık kimse Fransa'nın birinci partisi olduğumuzdan şüphe duymuyor. Bu seçimler Fransa'nın birinci partisi olduğumuzu doğruladı.''ifadelerini kullandı. Oysa 2012 yılında düzenlenen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Le Pen, aday olabilmek için zorunlu 500 seçilmiş politikacının imzasını toplamanın bile çok uzağında bulunuyordu. 2012 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerine girerken FN'in tüm Fransa genelinde sadece 120 belediye başkanı ve belediye meclisi azası vardı. Marine Le Pen aday olabilmek için geri kalan imzayı ise bağımsız adaylardan toplayabilmişti. Bugün ise 1 yıldan fazla bir süre bulunan cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi aşırı sağ parti 500 seçilmiş rakamının çok üzerine çıkmış durumda.
LE PEN'İN OYU YÜZDE 40'N ÜZERİNE ÇIKTI
Son bölgesel seçimlerde de aşırı sağ parti, lideri Marine Le Pen'in bölge başkanlığına aday olduğu Belçika sınırındaki Nord-Pas de Calais-Picardie ve Le Pen'in yeğeni Marion Marechal Le Pen'in aday olduğu Provence-Alpes-Côte d'Azur bölgelerinde oy oranını psikolojik sınır olan yüzde 40'ın üzerine çıkarmış durumda. Türklerin yoğun olarak yaşadığı Alsace-Lorraine-Champagne Ardenne de dahil Centre, Languedoc-Roussillon-Midi-Pyrenees ve Bourgogne-Franche-Comte bölgelerinde de ilk sıralarda aşırı sağ partinin adayları yer almayı başardı. Gelecek pazar günü gerçekleştirilecek seçimlerin ikinci turunda da FN'in en az 3 bölgede seçimleri kazanmasına kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca 2017 cumhurbaşkanlığı seçimlerinin favorisi olarak görülen bölgesel seçimlerde Le Pen'in elde ettiği oy oranı aşırı sağ lideri Elysee'ye bir adım daha yaklaştırdığı yorumları da yapılıyor.
SARKOZY'NİN ELYSEE HAYALLERİ ZORA GİRİYOR
Seçimlerde ikinci sırayı elde eden Nicolas Sarkozy'nin liderliğini yaptığı Cumhuriyetçiler partisi ise beklentilerin altında kaldı. Dört bölgede ilk sırada yer alan Sarkozy'nin partisinin iktidara kızgın kesimi kendi partisi etrafında toplayamayıp aşırı sağa kaptırmakla eleştiriliyor. Ayrıca seçim akşamı aşırı sağın ilk sırada yer aldığı bölgeleri kastederek, ''Hiçbir adayımızı geri çekmeyeceğiz, hiçbir parti ile de birleşmeyeceğiz.'' açıklamasını yapan Sarkozy'ye kendi partisinde de eleştiri okları yöneldi. Cumhuriyetçiler'in güçlü ismi Fransa'nın eski başbakanlarından Jean Pierre Raffarin, seçimleri 3'üncü sırada tamamlayan Cumhuriyetçiler'in adayının aşırı sağa karşı diğer rakibi desteklemek için çekilmesi gerektiğini söyledi.
Cumhuriyetçiler, Languedoc-Roussillon-Midi-Pyrenees bölgesinde Ulusal Cephe ve Sosyalist Parti'nin(PS) ardından 3'üncü sırada yer aldı. Öte yandan yeniden aktif siyasete döndükten sonra beklenen çıkışı yakalayamayan Nicolas Sarkozy'nin yeniden Elysee'ye çıkma hayallerinin de bölgesel seçimlerde ilk sırayı aşırı sağa kaptırmasıyla biraz daha zora girdiği belirtiliyor.
HOLLANDE'IN ARTAN POPÜLARİTESİ SEÇİMLERE YANSIMADI
Bölgesel seçimlerin ilk turunun mağlup partisi ise hiç kuşkusu iktidardaki Sosyalist Parti (PS) oldu. 13 Kasım'daki terör saldırılarından sonra Cumhurbaşkanı Hollande'a güven Elysee'ye çıktıktan sonraki en yüksek düzeylere ulaşsa da Hollande'ın popülaritesinin seçimlere yansımadığı görülüyor. 2012 Mayıs'ındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 1 ay sonra düzenlenen milletvekilleri seçimleri dışında girdiği tüm seçimlerden hezimetle çıkan PS'de kan kaybı da sürüyor. Son olarak bölgesel seçimlerde yüzde 23 oy elde eden PS'in sadece 2 bölgede adayları ilk sırada yer aldı. 2010 yılındaki seçimlerde o dönem 22 olan bölgelerin 21'inde sosyalistler ilk sırada yer almayı başarmıştı. Hükümet Sözcüsü Stephane le Foll'un seçim gecesi sol partilerin, (Avrupa Ekoloji ve Yeşiller Partisi yüzde 6, Ulusal Sol yüzde 4,10) toplam oy oranlarıyla birinci sırada yer aldığına dikkat çekse de iktidar partisinde yenilmişlik havası hakim. Ayrıca sosyalistler, FN'in yüzde 40'ın üzerine çıktığı Nord-Pas de Calais-Picardie ve Provence-Alpes-Côte d'Azur bölgelerinde 2'inci sıradaki Cumhuriyetçilerin adayları lehine seçimlerden çekileceğini duyurdu.
SEÇMEN EKONOMİK VE GÜVENLİK KAYGILARIYLA SANDIĞA GİTTİ
Paris'i kana bulayan terör saldırılarından 3 hafta sonra gerçekleştirilen seçimlerde Fransızların sandığa çoğunlukla ekonomik kaygı ve güvenlik endişeleriyle gittikleri de ortaya çıktı. Opinion Way tarafından seçimlerin ertesinde gerçekleştirilen araştırmada halkın yüzde 54'ü verdiği oyda en büyük etkenin ekonomik kaygıları olduğunu söyledi. Önceliğini güvenlik olduğunu kaydedenlerin oranı ise yüzde 45 olarak gerçekleşti. Göç sorununun öncelikleri olduğunu belirtenler yüzde 34, terörle mücadele olduğunu belirtenler ise yüzde 32 olarak ölçüldü.
Fransa'da bölgesel seçimlerin ikinci turu 13 Aralık Pazar günü gerçekleştirilecek. CİHAN