TEOG Sınavı Öncesi Velilere ‘Hoşgörü' Çağrısı

Ülke genelinde 29-30 Nisan’da yapılacak Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sınavı (TEOG) hem öğrencileri hem de velileri heyecanlandırdı. Özel Ege Liva Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Erdal Gezer, sınav stresinin öğrencilerde başarıyı olumsuz etkileyen unsurlar arasında yer aldığını belirterek velilere hoşgörü çağrısında bulundu.
Sınava girecek olan öğrencilerin aynı zamanda ergenlik dönemindeki gençler olması dolayısıyla hassasiyetin daha da artması gerektiğini belirten Özel Ege Liva Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Erdal Gezer, “Sınav dönemlerinde öğrencilerin daha hassas ve kırlgan bir yapıya sahip oldukları unutulmamalı ve öğrencilere maddi manevi desteğin çok önemli olduğu bilinmelidir. Sınav öncesi çocuklarımızın yorgunlukları, stresleri ve panikleri bu dönemde en yüksek düzeyde seyretmektedir. Daha iyi bir sınav için hekim olarak velilerden istediğimiz, kendi gerginliğinizi, stresinizi ve paniğinizi çocuğunuza yansıtmayınız. Siz ne kadar sakin ve serinkanlı olursanız çocuğunuz da o düzeyde iyi sonuçlar alacaktır. Özellikle, varsa, aile içi çekişmelerinizi ve problemlerinizi bu dönemde onlara kesinlikle hissettirmeyiniz. Ev ortamının mümkün olduğunca sakin olmasına (akraba, misafir, vs görüşmelerinizi erteleyiniz) ve çalışma odasının uygun olmasına dikkat ediniz. Çocuklarımızın bir çoğunun bu günlerde her zamankinden daha hassas, daha alıngan ve daha kırılgan olduklarının zaten pek çok velimiz farkındadırlar. Bu çok normaldir ve stres unsuru olan her durum, bireylerin gündelik yaşamlarında daha hassas ve kırılgan olmalarına neden olur. TEOG sınavı ise çocuklarımız üzerinde tabii ki büyük bir stres unsurudur. Bu yüzden çocuklarınızın daha alıngan, toleranslarının daha zayıf olmasını normal karşılamalısınız” diyerek velilerin sınav sürecinde daha hassas olmasını istedi.
“HOŞGÖRÜ VE GÜVEN ÇOK ÖNEMLİ”
Ailelerin çocuklarına güvenmesini ve hoşgörülü olmasını isteyen Başhekim Gezer, “Bize ve size düşen görev, bu hassas süreçte çok dengeli olmak ve çocuklara gereğinden fazla hoşgörülü ve yumuşak davranmaktan kaçınmaktır. Bu davranış biçimi, onların, “evet gerçekten çok kötü bir durumla karşı karşıyayım ki bana bu derece hoşgörülü davranılıyor” diye düşünmesine neden oluyor. Olabildiğince normal, her zamanki davranışlarımızı sürdürmeliyiz. Çünkü, çocuklarımızın ihtiyacı olan şey, mümkün olduğunca normal bir iş yaptıklarına inanmalarıdır. Sınavı gözünüzde büyütmeyin ki onların da büyütmesine engel olabilesiniz. Aynı biçimde sınavı hiç önemsemiyormuş gibi de davranmayınız. Onun her zaman yanında olduğunuzu, onunla ilgilendiğinizi ona hissettirmelisiniz. Onlara bu günlerde ev içi artı sorumluluklar, artı görevler vermeyiniz” diye konuştu.