Dünya Tıbbi Bitkileri Yeniden Keşfediyor

İl Gıda Tarım Hayvancılık Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği” semineri, Eskişehir Ticaret Odası’nda (ETO) yapıldı.
Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü uzmanları tarafından verilen seminerin açılış konuşmasını yapan Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürü Mehmet Özdemir, Türkiye’nin haşhaş, kekik, defne yaprağı ve adaçayı üretim ve ihracatında dünyada birinci sırada olduğunu ifade etti. Özdemir, “Türkiye, farklı iklim ve ekolojik koşulları, zengin florasıyla doğada toplanan ve kültürü yapılan tıbbi ve aromatik bitkiler açısından büyük bir ekonomik potansiyele sahiptir. Ülkemiz, haşhaş, kekik, defne yaprağı, adaçayı üretim ve ihracatında dünya birincisi. Ayrıca kırmızıbiber, kimyon, anason, nane üretimi ve ihracatında da önemli yere sahiptir. Tıbbi ve aromatik bitkiler, ilaç, kozmetik, kimya ve zirai mücadele sektörlerinde kullanılmaktadır” şeklinde konuştu.
Özdemir, dünya nüfusunda yüzde 64’lük bölümün bitkileri tedavi amaçlı kullandığını ve dünya genelinde kullanılan ilaçların yüzde 25’inin bitkilerden yapıldığını söyledi. Mehmet Özdemir, “Geçen yüzyılda 80 bin kimyasal madde piyasaya girmiştir. Son yıllarda tıbbi bitkiler ve bunlardan elde edilen aktif maddeler üzerinde yapılan çalışmalar ve bunlara karşı olan ilgi çok artmıştır. Adeta dünya yeniden tıbbi bitkileri keşfetmeye başlamıştır. Gelişmiş ülke insanları özellikle tedavide bitkisel kaynaklara yönelmesiyle dünyada 24 milyar dolarlık tıbbi bitki pazarının oluşmasına neden olmuşlardır. Tedavilerde kullanılan ilaçların önemli bir kısmı doğal kaynaklı ilaçlardan oluşmaktadır. Doğal kaynaklı ilaçların kullanım oranı gelişmiş ülkelerde yüzde 60, gelişmekte olan ülkelerde ise yüzde 4 civarındadır” dedi.
"Ülkemizin birbirinden farklı yeryüzü şekilleri ve değişik iklim tiplerini barındırması, zengin bir biyolojik çeşitliliğin gelişmesine neden olmuştur" diyen Özdemir konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Ancak bu kadar çeşitliliğe rağmen bitki yetiştiriciliği ve ihracatı bakımından istenilen düzeyde değiliz. Üretim ve ihracatı artırmak için; üreticinin teşvik edilmesi, ürün bazlı desteğin verilmesi, hasat sonrası ambalajlama, paketleme ve depolamayı sağlayacak tesislerin kurulması, üretimin artmasını sağlayacaktır. Ayrıca tıbbi ve aromatik bitkilerin teşvik kapsamına alınması da ihracatı artıracaktır.”
Yoğun katılımla gerçekleşen seminere, İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü çalışanları, ziraat odaları başkanları ve ziraat mühendisleri ile önder çiftçiler katıldı.